Gençlerbirliği’nin rahmetli duayen başkanı İlhan Cavcav, “Ben futbolcuyu gözünden tanırım” derdi hep. Tanırdı da.

Gençlerbirliği’nin rahmetli duayen başkanı İlhan Cavcav, “Ben futbolcuyu gözünden tanırım” derdi hep. Tanırdı da.

Cavcav, Giresunspor’a gelen genç bir Kosovalı futbolcuyu bulmuş, takımına katmıştı.

Arnavut kökenli Cavcav, bu defa Afrika’ya gitmemiş, çok daha yakından Kosova’dan getirmişti Arnavut kökenli, futbolcuyu.

Fizikli, stoperlerin belası olacak şekilde güçlü bir oyuncuyu geliştirip satacaktı. Amaç buydu. Ancak, girdi, çıktı, girdi çıktı, bekleneni alamadı. Golcü diye düşündü Cavcav, 3 golle sezon bitti.

Rahatsızdı çok ilginemedi, takımın da sıkıntısı artınca, ertesi yıl ancak bir devre sürdü birliktelik.

Çaykur Rizespor ile Süper Lig’de kendini buldu Vedat Muriç, takımın Süper Lig’e çıkmasına katkı sağladı. Sonrasında, Süper Lig’de, Gençlerbirliği günlerini anımsatan bir ilk yarı, devre arasında Galatasaray’dan sinyal gelince, canlanan, güçlenen, attıkça coşan, coştukça attıran bir oyuncu oldu. Duayen başkan haklı çıktı.

Vedat Muriç, futbolcu olduğunu, futbol için, güçlü bir fiziğe ve yeteneğe sahip olduğunu gösterdi. Ve karşılığını da sezon bitiminde aldı.

Fenerbahçe istedi önce, ardından Galatasaray, “Devre arasında istemiştim” dedi. Başkaları da varmış isteyen, ancak, onlardan bizim haberimiz yok... Belki de yalnızca ‘müşteri kızıştırmak’ için ‘varmış’ gibi yapılan bir durum...

Çaykur Rizespor Başkanı Hasan Kartal’dan söz edelim bu durumda...

Sayın Kartal, Etimesgut Belediyespor Başkanı iken bir, hem Çaykur Rizespor Başkanı hem de Etimesgut Belediye Başkanı iken bir kez daha olmak üzere iki kez Bengü Türk Televizyonu’nda Uğur Tenekecioğlu ile birlikte sürdürdüğümüz Spor Kulisi Programına konuk oldu.

Sayın Kartal, ilk programda kulüp yöneticilerinin kulübe borçsuz devretmelerini sağlayan tüzük değişimini, ikinci programda da Çaykur Rizespor’da Okan Buruk ile ikinci yarıda yarattıkları büyük başarıyı anlatmıştı.

Aklımda kalan bir sözü vardı: “Ben işi profesyonellere bırakıyorum. Transferleri menajerimiz Yılmaz Bal yapar...”

Sorduk, “Vedat Muriç’i istiyorlar. Ne yapacaksınız?”

“Takımda tutmayı düşünüyoruz. Hem kim ekonomisi bozuk, para almayacağı bir yere gitmek ister!..”

Ve sezon bitti.

Hiç bir şeye karışmadığını söyleyen Hasan Kartal’ın içinden bir İlhan Cavcav çıktı...

Fenerbahçe 2.5 milyon avro... Galatasaray 3 milyon avro... Yılmaz Bal, “Vedat Muriç 10 milyon avro..”

Vedat Muriç, “Şampiyonlar Ligini istiyorum...” Fenerbahçe, 3.5 milyon avro... Galatasaray’dan da hamle bekleniyordu ki, hamle Rize’den geldi. Hasan Kartal, “Toulouse resmi teklif veren tek takım, 7.5 milyon avro..”

Belli ki, Çaykur Rizespor ile Vedat Muriç’in yolları ayrılacak. Ve belli ki, Çaykur Rizespor Başkanı Hasan Kartal, işini iyi bilen, doğru yöntemlerle kulübüne ‘ekonomik getiri’ sağlayan bir tüccar gibi davranıyor.

Ve belli ki, Vedat Muriç “Nabza göre şerbet” yöntemi ile bu sezon Türkiye’nin ekonomik koşulları sınırında, en yüksek noktadan başka bir takıma gidecek...

En yakın görünen de, 45 milyon avro transfer bütçesi ayıran Galatasaray...

Ancak alırsa da, Kartal’ın tüccarlığı ile “2.5 milyon avro veririz, o kadar” rakamının belki de biraz daha fazlası rakamla...