CHP’nin bir taraftan FETÖ’ye sözcülük ederken, diğer taraftan Adil Öksüz üzerinden hükümeti sıkıştırmaya çabalaması, her zamanki samimiyetsizliğinin, tutarsızlığının ve kargaşa çıkarma gayretlerinin artık bizi şaşırtmayan yeni tezahürüdür. CHP, bu konuda da devletin yanında değil, kendi güdük siyasi hesaplarının peşindedir.

           İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Adil Öksüz’ün yerini biliyoruz” açıklaması, FETÖ ile mücadeleyi yeniden gündemin ön sıralarına çıkardı. Adil Öksüz’ün kim olduğu, neden bu kadar gündem oluşturduğu artık herkesin malumudur. Bu teröristin yakalanmış olmasına rağmen nasıl serbest kaldığı, nerede saklandığı ve kaçtığı soruları henüz tam olarak cevap bulamamıştır. Kesin olan, kripto FETÖ’cülerin bu işin içinde olduklarıdır ki, asıl mesele de burada düğümlenmektedir. Bu kadar mücadeleye, bu kadar çok kimsenin yakalanmasına, görevden el çektirilmesine veya açığa alınmasına rağmen, terör örgütünün kökünün kazındığını söylemek imkânsızdır. Kendilerini çok iyi gizliyor ve çok iyi organize oluyorlar. Dolayısı ile çok dikkatli, çok uzun ve kararlı bir mücadele gerekiyor.

TEMİZLEMEKLE BİTMİYORLAR

            İçişleri Bakanı yeni bağlantılar bulunduğunu, 25 bin yeni ByLock kullanıcısı tespit edildiğini, yeni FETÖ yapılanmalarına ulaşıldığını açıklıyor. Daha başka gelişmelerin olabileceğine dikkat çekiyor. FETÖ ile mücadelenin tam sonuç verebilmesi için istisnasız bütün unsurlarının tespit edilmesi ve yargı önüne çıkarılması gerekiyor. Bu da çok dikkatli, titiz ve uzun bir çalışmayı gerekli kılıyor. O kadar yayılmışlar ki, temizlemekle bitmiyorlar. ByLock çok önemli bir belge, ama başka metotlar kullandıkları da anlaşılıyor. Biz hükümetin FETÖ ile mücadelede samimi olduğu kanaatindeyiz. Fakat kolay bir durum değil. Pensilvanya’daki elebaşı hain, ABD tarafından açık ve net şekilde korunup, kollanıyor. İade edilmesi için yaptığımız bütün girişimler, uluslararası hukuk ve karşılıklı anlaşmalara son derece uygun olmasına rağmen, bir sonuç alınamamıştır. Bu çok büyük bir açmazdır ve işleri daha da zorlaştırmaktadır. Bu durum, diğer ülkelerdeki FETÖ’cüler için de geçerlidir.

BİRBİRLERİNİ KORUYORLAR

          Adil Öksüz denilen teröristin Almanya’da olduğu tahmin edilmektedir. Ne yazık ki, Almanya’nın tavrı da ABD’den farklı değildir. Yaptıkları terör eylemlerinin belgeleri, bulundukları yer, isim, adres belirtilerek FETÖ’cü hainler için iade taleplerinde bulunulmuştur, ama bir karşılık alınamamıştır. Terör örgütlerini Türkiye’ye ve Türk milletine karşı kullananların belli ki FETÖ ile işleri henüz bitmemiştir. Bu hainler barındıkları ülkelerde, hiçbir engelle karşılaşmadan, kaldıkları yerden devam ediyorlar.  Hâlâ aynı ihaneti sürdürüyor, aynı şeyi hedefliyorlar. Her imkânı kullanıyor, şeytanın bile aklına gelmeyecek her türlü kalleşliği yapıyorlar. Son derece organize olduklarının, sosyal medyayı ve teknolojiyi çok iyi değerlendirdiklerinin, birbirlerini koruyup kolladıklarının farkındayız. Türkiye’ye kin kusuyor, kendileriyle mücadele edenlere her türlü yöntemi kullanarak ve organize biçimde saldırıyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar, mücadele kararlılığı en küçük bir tavsama göstermeden devam ettirilmelidir. FETÖ’nün bütün uzantıları er veya geç mutlaka temizlenmelidir.

CHP’NİN GÜDÜK HESAPLARI

         CHP’nin bir taraftan FETÖ’ye sözcülük ederken, diğer taraftan Adil Öksüz üzerinden hükümeti sıkıştırmaya çabalaması, her zamanki samimiyetsizliğinin, tutarsızlığının ve kargaşa çıkarma gayretlerinin artık bizi şaşırtmayan yeni tezahürüdür. Adil Öksüz’ün yeri biliniyorsa, neden gereği yapılmıyormuş. Bu çok sıradan ve içi boş bir sözdür. Bunu söyleyerek kime, ne mesaj veriyorsunuz? CHP her zaman olduğu gibi, bu konuda da ne yazık ki, devletin yanında değil, kendi güdük siyasi hesaplarının peşindedir. FETÖ üzerinden Türkiye’deki siyasi dengelerin bozulmasının peşindeler. Aynı hesapla diğer terör örgütlerini de temize çıkarmakta bir sakınca görmediklerini ibretle izliyoruz. PKK uzantısı YPG’yi, terör örgütü bile saymadıklarını söylediler. Türkiye’nin terörle mücadelesini sulandırmak istiyor ve ellerinden geleni yapıyorlar. 15 Temmuz’a “kontrollü darbe” diyerek yola çıkanların, FETÖ konusunda samimi olmalarını beklemek beyhudedir. CHP’nin bütün gayretlerine rağmen, hükümet doğru şeyler yapıyor.  Nitekim Sayın Cumhurbaşkanı, Adil Öksüz konusunda, “İçişleri Bakanlığımız yapılacak herhangi bir operasyonla karga tulumba alır gelir mi, o ayrı bir konu” diyerek, her ihtimalin değerlendirildiğini göstermiştir. Belli ki, devlet peşini bırakmış değil. Bütün kurumlarımız, bu teröristi bulmak için yoğun bir çalışma yürütüyor. Daha fazlası için sabırlı olmak gerekiyor.

KAMUOYUNUN BEKLENTİSİ

        Siyasi ayağın da artık ihmal edilemeyeceğini bir defa daha ve altını çizerek belirtelim. FETÖ ile mücadelede dokunulmayan hiçbir kurum kalmadı. Her yerden çıktılar, ancak ne hikmetse siyasi olarak hiç kimseye dokunulmadı. Sayın Bahçeli zaman zaman bu durumu hatırlatıyor ve buranın da ihmal edilmemesi ve üzerine gidilmesi gerektiğini söylüyor. Bizimle verdiği son röportajda da bu konuya özellikle dikkat çekti. Bu aynı zamanda kamuoyunun beklentisidir. Sıranın siyasi ayağa da mutlaka geleceği kanaatimizi koruyoruz. FETÖ’yü bir daha asla geri dönemeyecekleri şekilde temizlemek devletimizin varlığı, milletimizin birliği için şarttır.