Stop stop stop!

Olmuyor arkadaşlar olmuyor!

İzleyici artık bu nevi işlerden hoşlanmıyor…

Ne o öyle duygusuz repliklerle sahne almak falan? Geçti bunlar geçti!

Yenileyin kendinizi, aşın bunları, izlemiyor artık bunları seyirci…

Meral, Kemal, Ekrem, Serok, Temel amca, Ali, Veli, kırk dokuz, elli…

Haydi, gelin şöyle, toplanın yamacıma bakayım.

Yaşayın biraz lütfen, daha inandırıcı olun! Yapımcı bizden sanat istiyor, gişe istiyor, hasılat istiyor. Anlıyorsunuz değil mi? Daha fazla tutku istiyorum sizden…

Biraz daha aşk, biraz daha ihtiras, ihanet, intikam, alavere-dalavere, kin, nefret ve entrika istiyorum sizden… Heyecanı artırın biraz. Vücut dilinizi kullanın, biraz daha kıvrak olun canım…

Meral, unutma, sen esas kızsın. Ona göre oynamalısın. Bırak sağa sola racon kesmeyi. Biraz daha kırılgan ol lütfen. Ekrem’e daha sıkı sarıl. Sarılırken de gülme sakın, ceza aldı adam, niye gülüyorsun ki? Ağlaman gerekiyor. Koşarken Hülya gibi, bakarken Türkan gibi, ağlarken Filiz gibi, kızgınken de Fatma gibi olmalısın. Ama sen ‘Şoför Nebahat’ gibisin kızım! Olmuyor yani. Nedir bu Basmane ağzı? Seni böyle görmek istemez seyirci.

Kemal, daha kıskanç ol lütfen. Hani tutku, nerede kaldı ihtiras? Bu gidişle Ekrem’e kaptıracaksın kızı. Yüzündeki o kıskançlığı görmeli seyirci. Hamburgerini de kimseye verme! Elinden almak isteyenlere; “Benim adım Kemal, o benim hakkım” diyerek atıl ortaya… Unutma, sen fakir ama gururlu genci oynuyorsun…

Serok, olmuyor olmuyor olmuyor! Sen işten atıldın aslanım. Mağdursun. ‘Mağdurum da mağdurum’ diye ver coşkuyu. Ne yapacaksın, hani şöyle bilyeleri elinden alınan çocuklar var ya, bildin değil mi? Hah, işte aynı onlar gibi ağlak ve mızmız olacaksın! Seyirci seni böyle seviyor. Nerede kaldı uçan kuşlara, başaklara, kelebeklere, börtü böceğe gönderdiğin selamlar… Aynısını istiyorum senden.

Bin bir surat Ali, ne oldu sana yahu! Hani senin o salon delikanlısı tavırların nerede kaldı? Seni briyantinli saçlarına uyumlu şekilde izlemek istiyorum. Unutma, İngiltere’den yeni döndün. Türkiye’ye gelen gurbetçi gibi olmalısın. Hafif mağrur, çokbilmiş, Avrupa görmüş birisisin sen. Seyirci bunu görmek istiyor. Gizle kendini, tak maskeni öyle oyna, hadi göreyim seni.

Amca! Amca! Temel amca nerede Necla?

Şimdi gelir hocam…

Tamam tamam anladım. Ne oynuyordu o? Hah tamam hatırladım, esas kızın babası. Otursun şöyle başköşede. Aman diyim oradan hiç ayrılmasın. Sahne boş kalmamalı…

‘Hocam! Bana bir şey demediniz?

Sen kimsin yahu? Asistan bu kim?

Gültekin hocam. Esas kızın kardeşi yani…

‘Teessüf ederim hocam, beni tanımadınız mı? Yardımcı başrol oyuncusu Gültekin ben… Esas kızın yani Meral’in kardeşi rolündeyim.’

Yeni misin sen Cantekin?

‘Yok hocam, ABD’de eğitim gördüm. Birkaç dizide de rol almışlığım var. Hem Cantekin değil hocam Gültekin…’

Her neyse, tamam, Nartekin olsun… Sen ablanın yanından ayrılma sakın, destek olacaksın Meral’e… Hamburgerci Kemal’e dikkat ediyorsun her zaman. Ona karşı çatık kaş, İmamın Ekrem’e karşı da güler yüzlü davranacaksın. Unutma İmamın Ekrem’le iş birliği içindesin.

‘Tamam hocam, siz hiç merak etmeyin fakat Nartekin değil hocam.’

 Peki peki tamam. Ne dersen o olsun.

Hocam ben ne zaman başrol oynarım acaba?’

Bilmiyorum Baytekin. Onu yapımcı bilir. Aklımı karıştırma şimdi!

Koro hazır mısınız? Fehmi Taha, Özcü, Sözcü, Kadri, Nihale, Portakal, Ordakal, Nagi, Saymaz, Okyanus, Oner, Soner; İsfendiyar Küçüktaş, Barni Moloztaş, Fred Çakmaktaş yüksek ses istiyorum sizden…

Hocam çok uyumsuzlar!

Uyumsuz olduklarını ben de biliyorum Necla, ben de biliyorum! Ama ne yapalım yapımcı bu kadro ile çekeceksin dedi. İtiraz edemiyoruz işte…

Evet arkadaşlar haydi göreyim sizi… Bütün sahneleri yeniden çekiyoruz.

Üç, iki, bir motor…