AK Parti’den kovulma sürecine girdiğindeki son konuşmalarından birinde “Cumhurbaşkanıyla son nefesime kadar vefa ilişkimi sürdüreceğim. Hiçbir kimse benim ağzımdan Cumhurbaşkanı adına hiçbir şekilde kötü bir söz duyamayacak. Onun onuru benim onurumdur. Onun ailesi benim ailemdir” açıklamasını yapmıştı. Daha sonra ne olduysa birden “1970’li yıllarda ‘sol’ ideolojinin güçlü olduğu bir ortamda büyüdüm. Yani İstanbul Lisesi, Boğaziçi Üniversitesi… Ama ben kendimi sağcı olarak görmedim hiçbir zaman. Marksist literatürü de ilk kez ortaokul çağlarında okuduk hepimiz o günkü şartlar gereği“ açıklamaları yaparak CHP saflarında ittifaka katıldı. Ondan sonra da ne bir vefa tanıdı ne bir ölçü. Herkesten daha çok Cumhurbaşkanı Erdoğan’a saldırdı.

Serok Ahmet, ‘Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın politikalarına destek veriyor’ diye MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye de büyük nefret besliyor, büyük öfke duyuyor. Çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan’a duyduğu nefret öylesine büyük ki onun milli ve manevi politikalarının yanında duran herkes ona göre düşman, ona karşı çıkan herkes de dostudur.

Ahmet Davutoğlu’nun beynini okuyacak bir cihaz varsa, onu o cihaza bağlayın kendisinin bu nefret temelinde HD(P)KK’ya daha yakın olduğunu göreceksiniz. Gerçi cihaza gerek yok ki sözlerinden ve davranışlarından bile bu nefret çok net anlaşılıyor.

Irak ve Suriye’de sözde Kürdistan’ın kurulmasına sıcak bakarak, HDP’ye hep sahip çıkarak, terörist Demirtaş’ın serbest bırakılmasını isteyerek zaten herşeyi alenen gerçekleştiriyor.

HD(P)KK’ya ne zaman dokunulsa Serok Ahmet kendine dokunulmuş hissediyor.

MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli, terör örgütü PKK’yı biat merkezi kabul eden Amedspor’a dokundu ses Ahmet Davutoğlu gibilerden geldi.

Serok Ahmet “Amed de yoktur diyor Bahçeli. Allah aşkına Bahçeli, Türkmen beyliği var, Kara Amed Türkmen Beyliği. Dede Korkut'u oku Amed yazar. Ya ne korkuyorsunuz isimlerden? Yunus Emre'nin Türkçesi ne kadar mukaddesse Feqiye Teyran'ın Kürtçesi de o kadar mukaddestir. Senin ne haddine bir kültürü yok sayacaksın, kimsin. Ama Bursa'daki olay bir şeyin işareti ise, kim böyle bir provokasyona bulaşırsa bilsin ki 15 Mayıs var. 15 Mayıs'ta hesabı sorulur. Herkes ayağını denk alsın” açıklamasını yapmış. Küçük enişteye bak hele…

Bu küçük eniştenin Amedspor kazandığı maçı terör örgütü PKK’ya ithaf ettiğinde, maçlarında İstiklal Marşı okumadığında, Amedsporlu futbolcular PKK paçavralarıyla poz verdiğinde, Amedsporlu futbolcular konuk takımın oyuncularına maç esnasında jiletle saldırdığında, taraftarları sözde Kürdistan paçavraları açtığında, teröristbaşı Apo lehine slogan attığında bir tepki açıklaması olmuş muydu? Elbette olmamıştı.

Ama aklınca fırsat kokluyor, PKK’nın hizmetindeki bir sözde spor kulübü üzerinden MHP Lideri Devlet Bahçeli’yi Kürt ve Kürtçe düşmanı göstermeye çalışıyor.

Oysa MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin tepki gösterdiği tek konu Amedspor’un bölücü, halkı tahrik eden tutumlarıdır. Bunun Kürtlük ve Kürtçe ile alakası nedir Davitoğlu?

MHP Lideri Devlet Bahçeli aynı konuşması içinde sizin gibilere “Ancak şunu da söylemem lazımdır ki, Bursa’da küçük bir azınlık olan terör yandaşlarının ve bölücü alçakların stadyumu tahrik etmesi, çıkan olayların Kürt kökenli kardeşlerimle ilişkilendirilmesi bir defa cinayettir, melanettir, rezalettir.

Kürt kökenli kardeşlerim başkadır, huzur ve asayişimize kast eden şerefsizler başkadır.

Kürt kökenli kardeşlerim başkadır, bölücü teröristler bambaşkadır.

Türk ile Kürt arasına kan serpiştirmeye, düşmanlık tohumu ekmeye kalkışan, buna teşne olan kim varsa koparılması gereken çıbanbaşıdır, kesilmesi gereken kanser hücresidir, başı ezilmesi gereken emperyalizmin piyonudur.

Bursa nasıl gözbebeğimizse Diyarbakır da öyledir.

Bursa nasıl bir Türk kenti ise Diyarbakır da aynısıdır.

Bursalı kardeşlerimle Diyarbakırlı kardeşlerim birdir, kardeştir, bozgunculuk yapanlar ise kalleştir, kahpedir” cevabını verdiğinde sen üzerine düşen payı niye almadın Serok Ahmet? Zekân mı yoksa aklın mı yetmedi? Bu cümlelerin neresinde Kürt düşmanlığı var, neresinde Kürtçe düşmanlığı var?

Senin nazarında Kürt ile PKK’lı olmak eşit mi yoksa Serok Ahmet?

Futbol liglerinde bölücülük yaparak, PKK hizmetkârlığı yaparak halkın arasına nifak tohumları ekenlere gösterilen tepkiyi saçma sapan sözlerle değerlendiren Ahmet Davutoğlu sen bu ülkenin siyasetindeki kara bir talihsin. Yazık ki senin gibi bir adam bu ülkede Dışişleri Bakanlığı ve Başbakanlık yaptı.

Sen kim hesap sormak kim? 14 Mayıs günü tarihten silinip gideceksin. Sen çakma bir Türkmenliğin ardında etnik bölücülük kovalayan birisin. Sen her daim terör örgütü PKK ve uzantılarına hayat öpücüğü olan bir adamsın. O yüzden sen bu millete hesap vereceğin günü bekle…

Sana “Tarihin en çapsız Dışişleri Bakanı” diyen Kemal Kılıçdaroğlu ile büyüdüğün sol mahallede 14 Mayıs’ta gelecek hezimete şimdiden hazırlan. Sağa-sola bulaşmadan bu hazırlıklarına başla.