İyi yetişmiş bir hâkimin adalet sisteminin omurgası olacağını savunan MHP’li Öztürk Genel Kurul konuşmasına şöyle devam etti: “Hâkimlik mesleğini icra etmekte olan kişilerin, görevlerini ifa ederken hayatın her alanından bin bir türlü sorun ve olayla karşılaşması doğal olup, bu sorunlar karşısında çözüm üretici bilgi ve yeteneğe sahip olması gerekmektedir. Bu sebeple genel olarak kamuoyunda hâkimlerin, diğer kamu görevlilerinden farklı birtakım vasıflara sahip olması beklenmektedir. Diğer taraftan Türkiye bakımından hâkim yardımcılığı kurumuna olan ihtiyacın birçok nedeni bulunmaktadır. Öncelikle yargı teşkilatındaki aşırı iş yükü altında ezilen hâkimlerin, bu yükü hafifletecek bir yardımcıya olan ihtiyaçlarının var olduğunu dile getirmekte fayda vardır. Avrupa ülkelerinde de yaygın bir kurum olan hâkim yardımcılığı, bizdekine benzer sebeplerle, yargı binasını ayakta tutan ikinci temel sütun olarak değerlendirilmektedir.” dedi. Yüksek Mahkeme Üyelerinin Sorunları Milletvekili Öztürk TBMM’de yaptığı konuşmada adalet çalışanlarının özlük haklarının iyileştirilmesini isterken, yüksek mahkeme üyelerinin görev sürelerinin uzatılmasını istedi. Öztürk; “Yargıtay ve Danıştay üyeliğinde görev süresi 12 yıl ile sınırlı olduğundan, 6 yıl sonra yüksek yargı üyelerinin yarısı ve en kıdemlileri emekli olacak veya kürsüye dönmek zorunda kalacaklardır. Deneyimli ve kıdemli üyelerin, mahkemelerden ayrılmaları yargıyı olumsuz etkileyebilecek, yüksek yargı; bu üyelerden en verimli oldukları dönemde faydalanamayacaktır. Bu sebeple; yüksek mahkeme üyelerinin görev sürelerindeki 12 yıl sınırının uzatılması veya görev sürelerinin 65 yaşla sınırlanması ile bu önemli sorun çözülebilecektir. Yine tüm yüksek yargı hâkim ve savcılarının özlük ve mali şartlarının eşitlenmesi de hakkaniyeti sağlayacaktır.” dedi. Adalet Çalışanlarının Özlük Hakları İyileştirilmeli TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen 6. Yargı Paketi hakkındaki konuşmasında adalet çalışanlarının sorunlarına da değinen Av. Halil Öztürk; “Tüm adalet çalışanlarının özlük ve sosyal şartlarında imkânlar dâhilinde iyileştirilmeler yapılmalı. Bu kapsamda Anayasa Mahkemesi bünyesinde görev yapan idari personele verilmekte olan ‘Yüksek Yargı’ tazminatının, yoğun iş yükü altında çalışan Danıştay, Yargıtay ve Sayıştay’da görev yapan idari personele de verilmesi çalışma barışına katkı sunacaktır. Adliyelerde görev yapan idari personele ödenen ‘Adalet Hizmetleri Tazminatı’nın Adalet Bakanlığı merkez teşkilatında, Hâkimler ve Savcılar Kurulu ile Adalet Akademisi’nde görev yapanlara da ödenmesi hakkaniyete katkı sunacaktır. Zira söz konusu tazminatı alamayanlar ile alanlar arasında Temmuz itibariyle neredeyse 2 bin TL’lik fark oluşacaktır.” diyerek, bakanlıklarda görev yapan silahlı güvenlik görevlilerine mesai saati sonrasında da silah taşıma yetkisi verilmesini istedi. Stokçuluk Yapanlar ile Türkiye’yi Şikâyet Edenler Aynı Saftalar MHP’li Öztürk TBMM’deki konuşmasında; “Son günlerde vatandaşlarımızca oldukça şikâyet konusu yapılan ve de fiyat artışlarını körükleyen stokçuluk konusunda cezaların artırılması da yer almaktadır. Bize göre; savaş dönemlerinde karaborsacılık yapan, stokçuluktan geçinen satılmışların durumu ne ise, ekonomik saldırıda ahlaksızlık yapan, fiyat etiketlerini şişirenler de aynıdır. Özellikle ekonomik sorunları kullanarak, vatandaşı hükûmete karşı kışkırtmaya gayret eden çevrelerin, öncelikle batılı ülkelerden destek beklemekten vazgeçmelerini öneririz. Zira onlarla benzer söylem kullanmaları, yarın öbür gün oy isteyeceği Aziz Milletimizi galeyana getirme çabaları, Türkiye’nin Karabağ’dan tutun da, Mavi Vatan’daki başarı ve hukuki haklarına kadar eleştiren ve sürekli yabancı ülkelere şikâyet pozisyonunda olanlar unutmasın ki bu günler geçicidir. Hükümet işinin başında ve alınması gereken tüm tedbirleri vatandaşımız lehine almaktadır.” dedi. Bugün Ankara Merkezli Milli Siyaset Yapan Cumhur İttifakı Var Genel Kurul konuşması ilgiyle izlenen Kırıkkale Milletvekili Öztürk bugün Ankara merkezli milli bir siyaset güden ‘Cumhur İttifakı’nın görevde olduğunu dile getirerek; “Cumhur İttifakı’nın en temel görevi Türkiye’ye her alanda söz sahibi yapabilmektir. Nasıl ki; tüm dünya yerli ve milli insansız hava, kara ve deniz üstü deniz altı araçlarımıza, diğer savunma araç-gereçlerimize gıpta ile bakıyorsa, Türkiye 2023 sonrasında her alanda imrenilen bir güce erişeceğinden hiç kimsenin şüphesi olmamalıdır. Hedef önce ‘Lider Ülke Türkiye’, daha sonra ise ‘Süper Güç Türkiye’dir.” dedi. Kırıkkale Esnafı, Çiftçisi, Taşımacısı Bir Kez Daha TBMM Gündeminde TBMM’deki konuşmasında Kırıkkale’nin beklentilerini de dile getiren milletvekili Halil Öztürk; “Seçim Bölgem Kırıkkale’de bulunan Adli Tıp Şube müdürlüğünün de ihtiyaçlarının karşılanması, yaşanmakta olan gecikmeleri önleyecektir. Diğer taraftan geçtiğimiz günlerde Kırıkkale ve bazı ilçelerinde yaşanan aşırı yağış ve taşkınların neden olduğu zarar tespit çalışmalarının biran önce tamamlanması ve zarar gören çiftçimizin ödemelerinin bayram öncesi gerçekleştirilmesi çok önemlidir. Ekonomide bir tarafı korurken, diğer tarafları ihmal edemeyiz. Bu bakımdan özellikle Kırıkkaleli esnaf ve sanatkârımızı da koruyup, onlara destek olabilmeliyiz. Başta kredi borçları ve prim borçları olmak üzere TBMM kapanmadan, bazı borçlarının af edilmesi, bazılarının ertelenmesi ve yine bazılarının da faizsiz yapılandırması büyük bir beklentiyi karşılamış olacaktır. Yine Kırıkkale’de özellikle okul taşımacılığı tatil nedeniyle sona eren servisçi ve minibüsçü esnafımız ile, kamyoncu, taksici esnafımızı da bu kapsam içine alarak, bu kesime ÖTV’siz yakıt desteği, ulaşım belgelerinde indirimler ve prim desteği verebilmeliyiz.” diyerek, Kırıkkale’nin her türlü teşviklerle desteklenmesini istedi