İki takım arasındaki sıklet o kadar farklıydı ki, Fenerbahçe ne yapsa olmadı. Basketbol Süper Ligi final serisinde Anadolu Efes beklediğinden de rahat bir şekilde 15’inci şampiyonluğuna kavuştu.

Anadolu Efes’in eurolig şampiyonluğundan sonra final serisine nasıl başlayacağı merak ediliyordu. Ergin Ataman’ın takımı net bir girişle merakı giderdi. 40 farklı galibiyet rakibinin umudunu yok etti, psikolojisini, kimyasını bozdu adeta.

Fenerbahçe Beko, tam ve sağlıklı bir kadroyla çıkabilseydi final serisine, bu kadar kolay teslim olmazdı. Ancak sonuç yine de değişmezdi. Anadolu Efes’in kadrosu öylesine geniş ve güçlü. Micic dursa Larkin, o yoksa Beaubois daha olmadı, Buğrahan attı. Sadece De Colo ile bu kısa rotasyonuna karşı koymak zordu, kaptan Melih’in büyük katkısına rağmen. Pota altında alternatifsiz, neredeyse yedeksiz Vesely, müthiş çıkış yapan Sertaç, Dunston, Moerman’a karşı elinden geleni yaptı, yetmedi. Fenerbahçe, üç maçta da bazı bölümlerde rakibine cidden kafa tuttu. Bırakın diğerlerini Guduriç ve Barthel’in de katkı veremediği durumda, bu kadar üst seviye oyuncusu olan bir rakibi yenmek için çok fazlası gerekliydi.

Son maçta da senaryo aynıydı. Fenerbahçe’nin öne fırladığı bölümler vardı. Anadolu Efes yine vitesi arttırıp cevap verdi. Üçüncü periyotta bu kez Beaubois alev aldı. Larkin’in erkenden sakatlandığı, Micic’in kenarda olduğu anlarda Buğrahan da müthiş oynadı. Maç 27 farkla bitti. Geçen sene de hak etmişti çifte kupayı Anadolu Efes. Umduğundan da kolay ulaştı bu sefer.

Koronalı sezondan akıllarda Anadolu Efes’in sadece Afyon Belediye’ye yenilmesi, Beşiktaş’ın çıkışı, 18’lik Alperen’in MVP olması kaldı. Bir de, sonuca etki eden bariz hakem hataları ile yerli ve genç oyuncuların ciddi rol almaları…