Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri arasında Rojava'da güvenli bölge konusunda varılan anlaşma Arap dünyasında geniş yankı uyandırdı.

Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri arasında Rojava'da güvenli bölge konusunda varılan anlaşma Arap dünyasında geniş yankı uyandırdı. Ancak anlaşmanın ayrıntılarının belli olmaması birçok farklı yoruma neden oldu.

ABD'nin Suriye'deki müttefiki Suriye Demokratik Güçleri'ne karşı olan Türkiye'yle detayları henüz belli olmasa bile bir anlaşmaya varması, bazı yorumcular tarafından “ABD'nin Türkiye'yi kaybetmek istemediği” şeklinde yorumlandı ve bu çerçevede Türk-Rus yakınlaşmasına dikkat çekildi.

Pierre Akiki / El Arabi El Ceid: ABD Türkiye'yi kaybetmeye hazır değil
“Türkiye ABD'yi ağrıyan elinden tutuyor.” Kürtler, ABD ve Türkiye arasında varılan ve Kuzey Suriye'de güvenli bir koridor oluşturulmasının kararlaştırıldığı anlaşmanın sonucunu bu şekilde özetliyor. Kürtlere göre Türkiye, Ruslar ile olan siyasetleri ve ittifakları sayesinde ABD'yi zor durumda bırakabilecek ve kendi şartlarını dayatabilecek durumda.

Gelinen noktada Kürtler'in önünde iki yol var. Birincisi hezimete uğrayacak olsalar dahi herhangi bir askeri operasyona karşı durmak. Veya Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları bölgelerde 2011'den önceki duruma geri dönülmesi şartı koşan rejimle anlaşmak.

Ancak her iki yola başvurmak da Kürtler için şu an söz konusu değil. Askeri seçenekte hezimet onların özerklik hayalinin tam olarak sona ermesi ve bugüne kadar kazandıklarının çok gerisine düşmeleri anlamına gelir. Rejimle anlaşma konusunda da engeller var. Rejim hiçbir şekilde Suriye içerisindeki bir grubun başka bir ülkeyle bağlantısı olmasına izin vermeyecektir.

Amerikalılar Türkleri kaybetmeye hazır değiller. Onlar kırmadan baskı kurmaya çalışıyorlar. Zira Türkiye ve Rusya arasındaki işbirliği oldukça ilerledi ve İdlib örneği Suriye konusunda birbirinden farklı iki ülkenin anlaşabileceğini ve beraber çalışabileceğini gösterdi.”

Editör: Haber Merkezi