Hangi konu olursa olsun, saplantılı ve takıntılı yandaşlık ile tarafgirlik, hakikatlerin önündeki en büyük perdedir. Siyasi ve ideolojik körlükler ise her toplumda kaos, çatışma ve ayrılıkları körükler. CHP merkezli solun bu ülkede yaratmaya çalıştığı atmosfer de tam olarak budur. Bu bağlamda birçok örnek bulunmakta ve biz de bunları sık sık paylaşıyoruz.
Dün Halk TV ekranlarında bir örnek daha gündeme geldi. Gıda enflasyonuyla mücadele kapsamında, hükümetin “Cumhur Reyonu Projesi” adı altında bir çalışma yürüttüğü iddia edildi. İletişim Başkanlığı
• [ ] “Bahse konu “Cumhur Reyonu” ifadesi, bir devlet politikasını değil; yalnızca bir gazetede dile getirilen fikir düzeyindeki bir öneriyi ifade etmektedir. Söz konusu öneri, resmî kurumlar tarafından benimsenmiş ya da hayata geçirilmesi yönünde herhangi bir karar alınmış bir uygulama değildir.” Diyerek bilgilendirme yapsa da, iktidar ve muhalefet medyasında bu haber geniş yer buldu.
Sağduyulu tüm haberlerde projenin amacı, fahiş fiyatların önüne geçmek ve marketler arasındaki fiyat farklılıklarını disiplin altına almak ve düşürmek olarak açıklandı. Halkın en çok şikâyet ettiği konuların başında gıda fiyatlarındaki kontrolsüz artışlar gelmektedir. Yan yana marketlerde, hatta internet üzerinden alışverişte bile aynı ürünlerin fiyatları farklılık göstermektedir. Pandemi döneminde fiyat denetimleri gevşetildiğinde ve zincir marketlerin uyguladığı fiyat politikaları kontrol altına alınamayınca, bugün halkın alım gücü ciddi şekilde zorlanmaktadır. Fiyatlar adeta ateş pahasıdır. Zincir marketlerin fiyat terörü kontrol altına alınmazsa, vatandaşın yaşam şartları daha da güçleşecektir.
“Cumhur Reyonu Projesi” yahut benzeri projeler gerçekten uygulanacaksa, son derece disiplinli ve kapsamlı bir şekilde hayata geçirilmelidir. Vatandaşlarımız bu konuda köklü bir çözüm beklemektedir. Tuzu kurular idrak edemezse de halkın yaşam şartları gerçekten çok zorlaşmıştır. Bu durum hem ekonomik hem de sosyal bir gerçektir. Muhalefetin beslediği istismar alanı da burasıdır.
Sol’un, yapılan her şeye karşı çıkma ve bir yerinden kulp bulma saplantısını “Cumhur Reyonu Projesi”nde bir kez daha gördük. Halk TV’deki sunucu ve programa katılan kişilerin, projeyi ismi üzerinden adeta dalga konusu yaptığını ve alaya aldığını şahit olduk. CHP’li bir milletvekili zeka derecesini göstererek “Cumhur Reyonu mu, Ayrım Reyonu mu?” Diye sorabildi.
Oysa “Cumhur” kelimesi sözlükte “topluluk, halk”anlamına gelir. Görünüşe göre bunların kafalarında karşı çıkmak için hemen “Cumhur İttifakı”canlanıyor. Bu saplantı ve takıntı hali, her duruma uygun bir bahaneye dönüşebiliyor.
Peki, bir zincir markette “Cumhur Reyonu Projesi”hayata geçerse, Cumhur İttifakı’na mensup olmayan bir vatandaşımız alışveriş yapamadan marketten mi kovulacak?
Vallahi, Halk TV gibi zihniyete sorarsanız, bu sorunun cevabına “Evet” derler.
Çünkü alaya alan konuşmalar ve değerlendirmeler tam olarak böyleydi. Bunların hastalıklı bir zihniyeti olduğunu görmek zor değil.
Eski CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da demiyor muydu: “Bu hükümet dünyanın en doğru işini bile yapsa, bizim bu hükümeti alkışlayacak halimiz yok. Bize verilen görev bu.”
Her konuda bunu defalarca ispatlamadılar mı?
Hastanelerde, yollarda, hava alanlarında, arabalarda, gemilerde, uçaklarda, üretilen teknolojik silahlarımızda… Velhasıl, her konuda alaya aldılar, dalga geçtiler, iftira attılar ve karalamaya çalıştılar. “Cumhur Reyonu Projesi” haberine yaklaşımları da bunun bir parçası ve yansımasıdır.
Bunların saplantılı, takıntılı zihniyetlerine aldırmadan, halkımızın yaşam şartlarını kolaylaştıracak önlemleri almak ve meselelerimize çözüm bulmak, hükümetimizin başlıca görevidir. Zaten sağlıklı bir muhalefet olsa, özellikle bu gibi konuları istismar etmez ve engellemeye çalışmaz. Türkiye’nin kaliteli muhalefeti olsaydı, inanın her şey çok daha güzel olacaktı.
