Bu hafta geride bıraktığımız 27 Mayıs, devlet adamlığının hakkını vererek liyakatla şehadete varan eski Gümrük ve Tekel Bakanımız Gün Sazak’ı ve ülküsü için yaşayıp ülkesi uğruna şehadete koşan Ülkücü Şehitleri Anma Günü’ydü… 27 Mayıs bu sene daha derin bir anlam içeriyor. Gerek devlet makamlarına yöneltilen itibarsızlaştırma çabası gerekse gençliğin “Z kuşağı” adı altında hedefleştirilerek çapraz ateşe alınması…

Üretilmeye çalışılan kaosun, kara bulut gibi memleket semalarına çökmeye çalıştığı bir dönem içerisindeyiz.

Ülkesi için verdiği kavga ile şehit düşenler, ülkesine karşı kavgalı olanlar tarafından hep itibarsızlaştırılmaya çalışıldı. 27 Mayıslar, bu ülkenin teminatını kanı ile imzalayanların günüyken bu kavganın ne için verildiği sorgulanmadan, vefasızca, kavgacılar dediler Ülkücülere… Tiyatrolar, filmler, diziler Ülkücüleri kavgacı; asıl kavgayı ateşleyenleri ise ülkenin aydınlık geleceği olarak gösterdi hep… Çünkü Ülkücüler kendilerini anlatmak için bir role bürünmeye ihtiyaç duymadı. Bu vatan için, millet için, bayrak için yaşamaya ant içti ve ölmeye koştu. Aferin beklemedi, teşekkür ummadı, nitekim aferin diyen de olmadı. Buna rağmen Ülkücüler, içinde bulundukları zamanın 57. Alay’ı olmaktan geri durmadı. Dün memleketi Sovyet rüzgârlarında talan etmek isteyenlerle kavgalıydı, onların rüzgârına karşı siper etti canını… Bugün, memlekete kanca atıp memleketi geriye fırlatmak isteyenlerle kavgalı; onların rüzgârına karşı ilimle siper oluyor.

Bu çağın her sahnesini gasbetmiş olanlar, sahnelerde kendini parlatıp nesli bir karanlığa çekmeye çalışırken Ülkücüler, onların kaos için kullandığı sosyal mecraları bilgi ile kuşatıyor. Ağızlarını sadece kavga için açanlara karşı Ülkücüler öğütlerle, bilimle, bilgiyle, ilimle konuşuyor… Biliyorum, ayna karşısına geçip “Ülkücüler kavgacı!” demeye devam edecek asıl kavgacılar ama biz yine de tarihe not düşelim: ***Ülkücüler ne yapıyor..?*** diye…

*Ülkü Ocakları, tarihte ve bugünde benzeri olmayan bir teşkilatlanma ile memleketin bağrında dünü, bugünü, yarını cihanın her köşesinden aydınlatacak bir ateş yakıyor. Çağın eğitim ateşi Ülkü Ocaklarında yanıyor. Ülkücüler için engel yok. Ocak çatısı altında yapılan eğitim seminerleri, salgın döneminde kısıtlamalar çerçevesinde devam ediyor. Ülkücüler çağın gereçlerini devlete saldırmak, zamanı öldürmek, kaos çıkarmak için kullanmıyor. Her alanda bilgi veren seminerler çağın mucizesi olan internet üzerinden aksatmadan yürütülüyor. Ülkü Ocakları dergisi hem yazarlara hem okurlara okul oluyor… Ülkü Ocakları tarafından hazırlanan Bilgiocakta eğitim platformu, gençliği öncelik alarak kurulmuş bir internet sitesi olarak hizmet veriyor. Bilgiocakta sitesine giriş yaptığınızda, site sizi anlık değişim sağlayan yeni bilgilerle karşılıyor. Salgın döneminde sunduğu seminer, yarışma, oyun ve programlarla zamanı yaşatmanın gayretini güdüyor. Sistemde, sınavlara hazırlananlar için deneme sınavları da var. Ve “Kanımız aksa da zafer İslam’ın” nidaları ile yeri göğü inleten Ülkücüler olarak elbette sistemde kutsal kitabımız olan Kur’an’ı okumayı öğreten bir bölüm de var. Bunların yanı sıra yine Ülkü Ocakları tarafından yapay zekâ teknolojisi ile geliştirilen Odak2023 programı, bu çağın en büyük problemine çare olmak için hizmet sunuyor… Çağın en büyük problemi algı! Tüm kaos stratejileri bu problem üzerine kuruluyor. Ülkü Ocakları da her zaman millete doğrultulan namluların karşısında durduğu gibi, zihinlere yöneltilen algı oklarına da bu program ile set olmayı amaçlıyor. Odak2023; dikkat, odaklanma, anlayarak hızlı okuma yazılımı. Yani bir çeşit beyin jimnastiği programı, bir algı güvenlik sistemi…*

Birileri ülkenin aydınlık yüzü imajı ile gömleklerinin kollarını sıvayıp tiyatro çevirerek gençliğin zihninde hâkimiyet kurmayı arzularken; Ülkü Ocakları, gençliğe zihinlerinin anahtarını veriyor… Ülkü Ocakları, gençliği kaosta değil ilimde, irfanda, akılda, mantıkta buluşturuyor. Ülkü Ocakları, gençliği memlekete karşı değil memleket için buluşturuyor. Sözün nihayetinde Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı, bu çağın 57. Alay’ı oluyor.

“İlimde, irfanda kol kola gençler Akılda, mantıkta kol kola gençler Gayrette, çabada kol kola gençler Bu memleket için kol kola gençler” -Mustafa Yıldızdoğan