DEM’li Sırrı Sakık’ın CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e söylediği "Size kaybettireceğiz. Size de AKP ve MHP faşizmine de kaybettireceğiz. Siz kimsiniz ya? 2019'da size destek sunduk. Bu belediyelerde bir cennet yarattık size. Siz döndünüz Kürtlere cehennem hayatı yaşattınız" cümlelerinin DEM’in parti politikasını yansıtmadığı ortadadır. Çünkü DEM ve CHP arasında PKK’nın dağ kadrosu tarafından kurulan “Kent Uzlaşısı” birlikteliği var.
Bu kapsamda DEM Parti, İstanbul'un 20 ilçesinde belediye başkan adayı çıkarmayarak CHP'nin adayını destekleme kararı aldı.
DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan da "Mesela Mersin, Akdeniz ve Esenyurt kent uzlaşısının sağlandığı yerler. Adana ve İstanbul’un bazı ilçelerinde henüz görüşmeler sürüyor. Şanlıurfa adaylarımızda kent uzlaşısı kapsamında belirlenmiş" diyerek Türkiye genelinde CHP ve DEM’in kent uzlaşısı yaptığı yerleri açıklamıştı.
Dolayısıyla Sırrı Sakık’ın suçlama ve serzenişle dolu olan ifadelerinde, kendisini DEM’de demlenmeye bırakan ve DEM’in kirli varlığını temize çıkarma adına her türlü rezilliği sergileyen CHP’ye karşı son derece haksız bir söylem var.
Bölücü Sırrı Sakık’ın “Bu belediyelerde bir cennet yarattık size” sözü elbette doğrudur. Uzun senelerdir metropollerdeki birkaç ilçe belediyesini elde tutmayı başarı olarak gören CHP, sırtını DEM’e dayaması sayesinde birçok büyükşehir belediyesini kazanabilmiştir.
Ama CHP de boş durmayarak, DEM’e olan bağımlılığını, mahcubiyetini CHP’li büyükşehir belediyelerinin kaynaklarını kullanarak ödemiştir.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun DEM’in önerdiği listelere kadro açması, kayyum atanan DEM’li belediyelerle dayanışma adına Diyarbakır’a kadar gitmesi bunlara örnektir.
CHP’li Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin Basın Yayın Halka İlişkiler Daire Başkanı Bedrettin Gündeş'in danışmanlık adı altında teröristlere ve PKK savunucusu gazetecilere para dağıtması bunlara örnektir.
CHP’li yazar-yorumcu Yılmaz Özdil’in “Diyarbakır'dan daha fazla HDP'li ismi İzmir'in belediyelerine monte ettiler” diyerek CHP’nin İzmir ölçeğinde DEM’e ödediği diyeti ortaya koyması bunlara örnektir.
Demek ki DEM’li Sırrı Sakık’ın “Siz döndünüz bize cehennem hayatı yaşattınız” sözleriyle CHP’yi eleştirmesi, temelde vefasızlıktan başka bir şey değildir.
Bölücü hareket, Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHP’den gördüğü ilgi ve şefkati Özgür Özel’in genel başkan olduğu CHP’den almaya devam ediyor.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel “DEM Parti ile Tayyip Bey istemiyor diye ilişkiyi koparacak kadar saygısız değiliz” diyerek DEM’le aralarındaki ilişkiye sevgi, saygı, bağlılık penceresinden baktığını bildiriyor.
DEM’lilerin ellerini öpüp, yollarına kırmızı halılar seriyor, Abdullah Öcalan’ın “Eşit vatandaşlık” söylemine “Türkiye'de herkes eşittir ama Kürtler daha az eşittir” diyerek can veriyor.
DEM’in böyle bir CHP’ye yatıp kalkıp duacı olması gerekir.
Bindiği dalı kesmemesi gerekir.
O dal kesilirse, hepsi birlikte çukurun dibine doğru yuvarlanırlar maazallah!..
