Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, neredeyse ilk yarının ortalarından başlayarak bugünleri işaret etti. Devre arası operasyonunu, kadroda, ona bağlı olarak da oyun planında yapacağı değişiklikleri her kötü sonucun ardından dile getirdi. Arada kaç puan fark olursa olsun, ikinci yarıda çıkışa geçeceklerini, şampiyonluğun en büyük adayı olduklarını iddia etti. Bu iddiayı güçlendirmek için transferler yapıldı. İlk yarıda bekleyenlerin lisansları çıkartıldı. Yeni kadro, yeni anlayış stoper eksiğiyle yola çıktı. Daha fazla pozisyon üreten, ceza alanına top indiren, şut atan takımdaki gelişmeler, Başkan Mustafa Cengiz ile Teknik Direktör Fatih Terim’in, medya üzerinden Arda Turan atışmalarının gölgesinde kaldı.

Şampiyonluk iddiasının sürmesi için kazanılması gereken maç öyle bir hale geldi ki, sonucundan çok, Cengiz’in vurgusuyla “Sayın Teknik Direktörümüzün”, Terim’in hitabıyla “Sayın Başkana” vereceği yanıt merak edilir oldu.

Tartışmaların gölgesindeki maça, Cengiz’in vurguladığı, “Kadro kalitesinin karşılığına yakışan sonuçları almak” amacıyla sürdü takımını sahaya Terim...

İlk yarı maçlarının aksine istikrarı korumak adına maçlara olabildiğince aynı oyuncularla, aynı taktik anlayışla çıkan deneyimli hoca, biri zorunlu, iki değişiklik yaptı. Cezalı Marcao’nun yerine Ahmet Çalık’a forma veren Terim, ‘bugün, yarın gidecek’ diye gözünün içine bakılan Mariano’yu, Martin Linnes’in yerine oynatarak sürpriz yaptı. Maça heyecan ve istekli başladı Galatasaray. Baskılı oynadı. Rakip ceza alanında rakipten daha fazla pas yaptı. Girdiği pozisyonlarda daha dikkatli ve isabetliydi. Rakibine pozisyon vermeden, attığı gollerle ilk yarıyı önde bitirdi.

Bu sezon evinde oynadığı maçların ilk yarısında ilk kez iki gol yiyen Konyaspor, ikinci yarıya biraz önde başladı. Rakibin bu baskısını doğal kabul eden Galatasaray, topu orta sahanın kendine yakın tarafında karşıladı ve baskıyı Thuram’ın tehlike yaratan tek şutuyla aştı.

Son yarım saate girilirken, duran topların dışında da geriye kadar gelerek savunmaya destek olan Radamel Falcao, ani atakta adalesi çektiği için oyundan çıkmak zorunda kaldı. Takımı adına goller atmaya başlayan Kolombiyalının çıkması, ev sahibinin öne doğru daha fazla hamle yapmasını sağladı. İlk yarının aksine oyunu rakip alana yıkmak yerine, top çevirip zamana oynayan Galatasaray’dan kaptığı toplarla pozisyon aradı. Marcelo Saracchi’nin, Falcao’ya benzer şekilde oyundan çıkması, yoğun maç trafiğinin adalelere yansımasıydı. İttifak Konyaspor’ın etkisiz baskısının arttığı sırada ikinci yarıdaki, ilk kalabalık hücumunu yapan Galatasaray, farkı üçe çıkartarak iyice rahatladı. Sıkıntıya düştüğü anlarda da Fernando Muslera gereğini yaptı. Ve Galatasaray, her takımın her takımı yenebileceği, bir takımın bir hafta attığı farkı, bir sonraki hafta yiyebileceği ligde, hedefindeki ikinci maçını da kazanmayı başardı. Rakiplerinin birbirlerini kıracağı haftaları kayıpsız geçecek bir Galatasaray, yarışın içinde ağırlığını hissettirecektir muhakkak…

Yeter ki, Arda Turan polemiği sona ersin…