Kemal Kılıçdaroğlu’nun yapmacık, komik ve imaj yaratmaya yönelik ajans temelli propagandalarına bakınca Cumhurbaşkanı adayı olacağı çok net anlaşılıyor. Evinin mutfağında sergilediği “Misafir ol gel bana / Börekler açarım sana” tiyatrosu daha gülünme oranını yitirmeden, geçtiğimiz günlerde de ajans “Kılıçdaroğlu eşiyle pazar alışverişi yaptı: Poşetleri kendi taşıdı” tiyatrosunu oynattı.

“Pazarda korumasız gezdi, poşetlerini kendi taşıdı”

Ah canım ne kadar etkileyici, ne kadar halk adamı görüntüsü…

Solcu paçoz yazarlar, o görüntüleri yayınlayarak Kılıçdaroğlu’nu cilalamak için birbiriyle yarıştı.

Ajans “oyna” diyor oynuyor, ajans “dur” diyor duruyor.

          Ama Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu tiyatro sahneleri bize çizgi film kahramanının serüveninden başka bir anlam üretmiyor.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun tiyatrocu hâli, sanatçı Selda Bağcan’ın şarkısındaki şu sözler gibi…

“Şeffaf bir maske taktı

Deli mi ne?

Bir oynadı, bir oynadı

Oynamaya doymadı

Ne yapsın işte böyle

Oyna demiş birileri

Bir ileri iki geri

Birilerinin elinde ipleri”

          Pazarı kurgulanmış bir şekilde korumasız gezmiş gibi gösterince, pazar poşetini eline verip bir de arkadan poz çekince cumhurbaşkanı olacağına inandırmışlar herhâlde…

          Ahmak ajans, geçeceksin bu börekler açan, pazar poşetlerini kendi taşıyan mütevazı aile imajlarını…

          Kemal Kılıçdaroğlu değil mi on binlerce kişinin katili olan terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile her türlü iş birliği yapan?

          Bize inanmıyorsanız HDP konusunda milliyetçileri aldatmak için yine karar değiştirip “HDP’yi terör örgütü PKK’nın yanında konumlandırıyoruz” diyen resmi ittifak ortağınız Meral Akşener’e kulak verin…

          On binlerce aileyi ortadan kaldırmış terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile iş birliği içinde olacaksın ama sana mütevazı aile rolleri oynama görevini verecekler öyle mi?

O poşetlerden, o böreklerden kan akıyor bence kan…

Kemal Kılıçdaroğlu’nun eşi de hiç masum sayılmaz.

          CHP’nin tetikçi gazetesi Sözcü’nün “Operasyonda yaralanan Dilek canlı bombanın arkadaşı çıktı” başlığı ve “DHKP-C’ye yönelik operasyonda çıkan arbedede yaralanan Dilek D.’nin canlı bomba ile çekilmiş fotoğrafı ortaya çıktı” içeriğiyle haber yaptığı DHKP-C’li militanı Dilek Doğan’ın cenaze törenine katılmış Selvi Kılıçdaroğlu hangi mütevazı ana, eş rolüne yakışacak?

Eline poşet verince, mutfakta börek açınca her şey silindi mi sanıyorsunuz?

          Terörist Demirtaş’ın elinde poşetle evine giremeyen kaç ananın, babanın azmettirici katili olduğunu bildiği hâlde ona şeref madalyası takan Kemal Kılıçdaroğlu’na, terörist Demirtaş’ın eşiyle doğum gününde, tiyatroda sürekli buluşan Selvi Kılıçdaroğlu’na hangi börekli, poşetli imajı yaparsanız yapın, onlar bu derecede vicdanı kara, merhamet yoksunu insanlardır.

          Malum ajans ve solcu paçoz yazarlar, istediği kadar kendini paralasın, tarih Kemal Kılıçdaroğlu’nu ve eşini vatana, şehitlere, gazilere ihanet eden aile olarak anacaktır. Onlara mütevazı maskesi fayda etmez. Çünkü onlar Dersim olaylarında Atatürk’ten intikam alma peşindedir. “Hatırladıkça öfkeleniyoruz” diyen Selvi Kılıçdaroğlu, aslında olayın özetidir.