Bu küçük ağaçlar, dünyanın dört bir yanındaki çocuk tabaklarından itilmeleriyle ünlüdür, ancak brokolinin en sağlıklı sebzelerden biri olarak ünlenmesi hala doğru şekilde gerçekleşmektedir. Brokoli lahana, karnabahar, Brüksel lahanası, Çin lahanası, lahana, yeşillik, rutabaga ve şalgam içeren lahanalı sebze familyasına aittir. Bu beslenme santralleri az kalorili besinler için çok miktarda besin sağlar.

Daha sağlıklı beslenmeye çalışıyorsanız brokoli gibi sebzelerin alışveriş listenizin en üstünde olması gerekir. Siz veya çocuklarınız büyük brokoli hayranları değilseniz, püf noktaları ve lezzetli tarifler için daha fazla brokolinin nasıl diyet bölümüne ekleneceğini mutlaka okuyun.

Brokoli tüketmenin olası sağlık yararları

Her türlü meyve ve sebzeyi tüketmek uzun zamandır yaşam tarzıyla ilgili sağlık koşullarında riskin azalmasıyla ilişkilendirilmiştir. Birçok çalışma, brokoli gibi bitkisel gıda tüketiminin artmasının obezite, diyabet, kalp hastalığı ve genel ölüm riskini azalttığını göstermiştir.

Aynı zamanda sağlıklı bir cilt ve saç, daha fazla enerji ve genel olarak daha düşük ağırlık sağlar.

Kanserle mücadele

Yüksek miktarda posalı sebze yemek, daha düşük kanser riskiyle ilişkilendirilmiştir; özellikle akciğer ve kolon kanseri. Araştırmalar, sert sebzelere acı ısırıklarını veren kükürt içeren bileşik olan sülforaphanın aynı zamanda onlara kanserle savaşma güçlerini verdiğini ortaya koydu.

Araştırmacılar, sülforaphanın, kanser hücrelerinin ilerlemesinde yer aldığı bilinen histon deasetilaz (HDAC) enzimini inhibe edebileceğini bulmuşlardır. HDAC enzimlerini bloke etmesi sayesinde sülforaphane içeren yiyecekleri gelecekte potansiyel olarak kanser tedavisinin güçlü bir parçası haline getirebilir. Sulforaphane, melanom, özofageal, prostat ve pankreas kanserlerinde gösterilen ümit verici sonuçlarla kanseri geciktirme veya yavaşlatma kabiliyeti için çalışılmaktadır.

Kolayca tanınabilen diğer sebzeler arasında karnabahar, Brüksel lahanası, şalgam ve lahana ile az bilinen roka, brokoli, alabaş ve su teresi bulunur.

Brokolinin içerdiği bir diğer önemli vitamin olan folat’ın, kadınlarda meme kanseri riskini azalttığı bulunmuştur. Yeterli diyet folatı (gıdada) alımı da kolon, mide, pankreas ve rahim ağzı kanserlerine karşı korunma sözü verdiğini göstermiştir. Korumanın arkasındaki mekanizma anlaşılmasa da, araştırmacılar folatın DNA ve RNA üretiminde ve mutasyonların önlenmesindeki rolüyle ilgili olabileceğine inanıyorlar.

Kemik sağlığının iyileştirilmesi

Zayıf K vitamini alımı, daha yüksek kemik kırığı riski ile bağlantılıdır. Sadece bir fincan kıyılmış brokoli, günlük ihtiyacınızın yüzde 100'ünden fazlasında 92 mikrogram K vitamini sağlar. Yeterli miktarda K vitamini tüketmek, kalsiyum emilimini artırarak ve idrarda kalsiyum atılımını azaltarak kemik sağlığını iyileştirir. Brokoli aynı zamanda günlük kalsiyum ihtiyacınıza katkıda bulunur ve bir fincanda 43 miligram kalsiyum sağlar.

Genç görünüm

Antioksidan C vitamini, doğal haliyle (takviyelerin aksine taze ürünlerle birlikte alındığında), güneş ve kirliliğin neden olduğu cilt hasarlarıyla mücadelede, kırışıklıkları azaltmada ve genel cilt dokusunu iyileştirmede yardımcı olabilir.

Birçok insan, C vitamini deyince narenciye meyvesini otomatik olarak düşünür, ancak brokolinin sadece bir fincanda 81 miligram C vitamini sağladığını biliyor muydunuz? Bu, bütün bir gün boyunca ihtiyacınız olandan daha fazlası.

Kollajen oluşumunda C vitamini önemli bir rola sahiptir. Çünkü kollajen cildin ana destek sistemidir. Her ikisi de brokolinin sağladığı sağlıklı ciltler için A vitamini ve E vitamini aynı zamanda çok önemlidir.

Gelişmiş sindirim ve doğal detoksifikasyon

Brokoli gibi doğal bir lifle yemek yemek kabızlığı önleyebilir, sağlıklı bir sindirim sistemini koruyabilir ve kolon kanseri riskini azaltabilir. Yeterli lif, toksinlerin safra ve dışkı yoluyla günlük atılımı için çok önemli olan düzenliliği teşvik eder. Son çalışmalar diyet lifi de bağışıklık sistemi ve iltihap düzenleyen bir rol oynadığını göstermiştir.

Kronik hastalıklardan korunma

Yüksek lif alımı, koroner kalp hastalığı, felç, hipertansiyon, diyabet, obezite ve bazı gastrointestinal hastalıkların gelişmesi riskini önemli ölçüde azaltır. Artan lif alımının ayrıca kan basıncı ve kolesterol seviyelerini düşürdüğü, insülin duyarlılığını arttırdığı ve obez kişiler için kilo kaybını arttırdığı gösterilmiştir.

 

Editör: Haber Merkezi