Ligin bitimine 8 hafta kalmış. İki takım zirve yarışında, iki takım üçüncülük mücadelesinde, gerisi tehlike hattından çıkmak için uğraşıyor.

Gerilim son noktada.

Böyle bir atmosferde ortamı geren açıklamalar, gereksiz kavgalar, taraftar tahrikleri olayların daha fazlasına gebe kaldığının işareti. Artık zirvedekilerin her hafta birbirlerine bulaşmaları, saldırmaları alışkanlık haline geldi. Koca koca iş insanları birbirlerine ağza alınmayacak hakaretler yapıyor. Hakemler suçlu, TFF suçlu, rakipler suçlu! Bir tek kendileri suçlu değil. Kim kaybetse veryansın ediyor, rakibine ve diğerlerine. 

İşte dün Trabzon’da gördük. Sonunda taraftarlar da patladı, ortalık karıştı. Yabancı maddeler sahaya yağdı, futbolculara, hocalara isabet etti. Maç sonu saha karıştı, tekmeler, yumruklar havada uçuştu. 

Bu daha ilk sinyaller, arkası gelecektir. Olaya futbolu yönetenlerin el koyması için daha ne olması gerekiyor? Bu tahriklere, bu ortamı geren söylemlere birilerinin “sus” demesi gerekmez mi? Belli ki ceza fayda etmiyor, nasıl olsa bir şekilde ödeniyor. Biri sussa, diğeri konuşmaya devam ediyor, gerilim artarak sürüyor.

TFF’nin bir an önce futbolun paydaşlarıyla bir araya gelip, sükuneti sağlaması, tansiyonu düşürmesi gerekiyor. Yoksa Türk futbolunu daha kötü günler bekleyecektir. 

Uyanın futbolu yönetenler!

Yoksa, Avrupa Şampiyonası’na katılacağımız yılda imajımız yerlerde sürünecektir.