Değerli okurlar, Allah rızası kavramının sen onu geç söylemine dönüştüğü bir dönemi yakinen yaşıyoruz. Yiyoruz, içiyoruz, yaşıyoruz, geziyoruz, bunun aynısını hayvanlar da yapıyor/yapabiliyor, aramızda bir fark olması lazım değil mi?

Bu farkın oluşması için aklın devreye girmesi; zalimlerin zalimliklerine dur denilmesi, tohum, gübre, mazot, ilaç ve elektrik gibi tarımsal girdi fiyatlarını karşılayıp üretim yapacağım diye yoksulluk, sefalet içinde yaşamayı göze alan emektar çiftçimiz ile tarımın monşerleri arasında eşit yaşam koşullarının sağlanması gerekmez mi? Çiftçiyi âdeta sağmal inek gibi sağan, çiftçi dostu gibi görünen ama her fırsatta, her hasat döneminde farklı farklı bahanelerle çiftçileri çarpan(!) Çiftçinin iliğini kemiğini emerek bütün bir yıl boyunca beslenen vampirlerin temizlenmesi artık gereklilik arz etmektedir.

Çayır tırtılı…

Öyle acayip bir millete dönüşmüşüz/dönmüşüz ki! Akraba, eş, dost, saygı, sevgi, şefkat, merhamet gibi bireysel ve toplumsal ne var ise tarihe gömerek nemelazımcılık, fırsatını bulunca “bir tekme de sen vur anlayışı” almış başını gitmiş. 19 Mart 2020’de başlayan pandemiden günümüze kadar, çiftçilerin durumuyla ilgili olaylara duyarsızlaşarak; tarım, aile işletmeciliği, çiftçilik gibi kavramların itibarının kaybedilmesine sessiz kalarak, aynı toplumun fertleri olarak bu olaylara göz yummaktayız.

Çayır tırtılı…

Özellikle söz konusu tarım olunca “bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan insanlarla karşı karşıya kalmak mümkün! Çayır tırtılı (Loxostege sticticalis Lepidoptera L.) bir anda tarımın gündemi oldu. Hayatında çayır tırtılını görmeyen de, ayçiçeği tarlasında sadece fotoğraf çektirmiş olan da konuşur duruma geldi. 1975 ve 2012 yılında da Trakya’da salgın yapan zararlının şu andaki tek çaresi, kimyasal ilaçla mücadeledir. Küresel iklim değişikliği nedeniyle bazı yıllarda etkili olabilmektedir. Sektöre uzak, tarıma dair bilgisi yetersiz olan insanlar da zannediyor ki; bu sene ayçiçeğini tırtıllara yedirdik, tamamen dışa bağımlı olacağız.  Şu anda çayır tırtılı ile yatıyoruz, ayçiçeğiyle kalkıyoruz. Acaba şeker pancarı ve mısırdaki çayır tırtılı varlığından ne kadar haberimiz var? Bu zararlı, polifag (her türlü bitkiyle-çok yönlü beslenen) bir zararlı olup, sadece ayçiçeğinde değil mısır, şekerpancarı, biber, karpuz, yonca gibi birçok üründe yoğun zarar yapabiliyor.  Özetle 40 familyaya ait 150’den fazla bitki türü konukçusudur.

Dolayısıyla tarımda öngörü yapabilecek bir oluşuma ihtiyaç var. Boşuna yazmıyoruz liyakat liyakat ille de liyakat diye! Sistemi kuracak liyakatli insanlara ihtiyaç var! Kişisel beklenti içinde olan insanlarla bu işler olmaz, yürümez! Dolayısıyla yapılan atamaların ne kadar isabetli olup olmadığını sizlere bırakıyorum. Burada en önemli nokta şudur: Biyolojik olaylar gelmeden önce öngörüde bulunmak ve alternatif planlarla mevcut duruma karşılık vermek! Karşılaştığımız bu olayda daha önce survey çalışması yapılmamış olmasının bazı bedellerini hep birlikte ödüyoruz. Ne yazık ki geçtiğimiz yıllarda çekirge istilası ile benzer bir tecrübe yaşadık. Her şey değişiyor veya değiştiriliyor. Bundan sonraki süreçte iklim şartlarının etkileri göz önüne alınarak bizi bekleyen risk faktörlerinin önceden düşünülmesi ve gerekli faktörlerin alternatifleriyle birlikte ortaya koyulması şarttır.

Tarımda sosyal medya algı ve ağları (Facebook, WhatsApp, Instagram, Twitter, Skype, Telegram, Pinterest vb.) çok önemlidir. Bu ağı ne yazık ki Bakanlık her dönemde (Mehdi Eker, Faruk Çelik, Ahmet Eşref Fakıbaba, Bekir Pakdemirli ve Vahit Kirişci) kullanma ve yönetme zorluğu çekmiştir, hâlen de çekmeye devam ediliyor. 

T.C Tarım ve Orman Bakanlığı yaklaşık 150 bin kişilik dev bir kadroya sahiptir! İçinde bulundurduğu ilgili kuruluşlarda (TAGEM, TİGEM, BÜGEM, HAYGEM, TRGM, GKGM vs.) konusunda uzman teknik personeller barındırmaktadır. Bu işin kitabını yazacak birisi varsa o da T.C Tarım ve Orman Bakanlığıdır. Meydanı boş bırakmaya gelmez. Alanına sahip çıkamazsan, alakasız birileri gelir senin alanında ileri geri açıklama yapar! Sen de başta yapman gereken şeyleri sonradan daha fazla zaman ve daha fazla emekle telafi etmek zorunda kalırsın. 

Çayır tırtılı…

Anlaşılan birilerine yeni kazanç kapısı olacak bizim bu çayır tırtılı… 

Bitkide 3-5 adet larva veya metrekarede 20 adet larva saptandığında mücadeleye başlanmalıyken; çiçekte bir tane tırtıl gören hemen ilaçlama telaşı içine sokuluyor.  İlaçlamalar yer aletleri veya insansız hava araçları (drone) kullanılarak yapılabiliyor.

Bir: Drone sahibi kaç çiftçimiz var?

Çiftçi olan olmayan herkeste etkili ilacı bulma telaşı ve stoklama anlayışı gündem oldu.

İki: İki hafta önce bu ilaçların fiyatı neydi? Şu anda kullanılan bu ilaçların fiyatı ne oldu?

Kullanılacak ilaçlarda etkin madde 25 g/L Deltamethrin ve kullanma dozu 25 ml/100 L suya önerisi yapıldı.

Üç: Deltamethrin’in önerilen dozuna maruz kalan mikro kolonilerde işçi arıların etkilendiği görülüyor.

Kimyasal mücadele sabah veya akşam saatlerinde, rüzgârsız bir havada yapılmalıdır önerisinde bulunuldu. 

Dört: Zararlı gece aktif olup, gündüz hareketsiz olduğuna göre, yapılan ilaçlama ne kadar yeterli ve etkili?

Kullanılan ilaç fiyatını (fırsat bu fırsat mantığıyla) siz tahmin edin? Drone ile ilaçlamayı 25-40 TL/dekar (ilaç hariç) yapılıyor.                           

Beş: Bu şartlarda ilaç girdi fiyatlarının altında ezilen çiftçimize bir de drone ilaçlama maliyeti yük olarak geldi. Bu koşullar altında çiftçimiz ne yapsın?

Son söz: Fransızların güzel bir sözü vardır: “Ne tirez pas sur l’ambulance.” Yani: “Ambulansa ateş etmeyin.” Zaten mağdur olmuş veya mağdur edilmiş kişilere bir tekme de siz vurmayın. Deyim bu anlamda kullanılır. Bizde ise özellikle tarım sektörü ve çiftçiler işin içine girince: “Düşene bir tekme de sen vur, ilkesi öne çıkıyor.”  İnsanoğlu bunu yapacak kadar düşmemeli…

Hükümetin temsilcisi olan T.C Tarım ve Orman Bakanlığı başta olmak üzere, tarım sektöründe faaliyet gösteren STK’lar, ziraat odaları, ziraat fakülteleri, araştırma enstitüleri, Tarım Kredi Kooperatifleri vs.: 

Türk çiftçisini tanıyınız! 

Türk çiftçisini anlayınız! 

Türk çiftçisine güveniniz!

Türk çiftçisini anlatınız!   Yarın çok geç olabilir!...