Türkiye’nin ilk cep uydusu GRIZU-263A, ABD’deki Cape Canaveral Fırlatma Üssü'nden bugün akşam uzaya fırlatıldı. Bülent Ecevit Ünviversitesi tarafından geliştirilen Grizu-263A,'nın fırlatılma anı Zonguldak'da akademisyenler ve cep uydusunu hazırlayan üniversite öğrencileri tarafından heyecanla izlendi. Peki Cep uydusu GRIZU-263A nedir? Cep uydusu GRIZU-263A özellikleri neler, ne kadar görev alacak? merak ediliyor. GRIZU-263A takımı kaptanı Çağla Aytaç Dursun, "6 yıllık hayalimizi gerçekleştirdik" dedi.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'DAN 'GRİZU-263A' PAYLAŞIMI: GENÇLERİMİZİ TEBRİK EDİYORUM
Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye'nin ilk cep uydusu olan Grizu-263A'nın uzaya fırlatılmasına ilişkin Twitter hesabı üzerinden paylaşımda bulundu. İşte o tweet:
2019 TEKNOFEST yarışması model uydu alanında 1’inci olan gençlerimizin geliştirdikleri Grizu-263A mini uydu, bugün SpaceX tarafından uzaya fırlatıldı.
— Recep Tayyip Erdoğan (@RTErdogan) January 13, 2022
Türkiye’den ilk kez bu projede yer alma başarısı gösteren gençlerimizi, hocalarımızı, destekleyen kurumlarımızı tebrik ediyorum. pic.twitter.com/2swUqWCokM
CEP UYDUSU GRIZU-263A NEDİR?
Cep uyduları uzay çalışmalarında görev yükü ve haberleşme sitemlerinin testi gibi alanlarda uygun maliyetlerinden dolayı tercih edilmektedirler. Grizu-263A Cep uydusu 5 temel alt sistemden ve bu sistemlerin sabitlendiği ve korunduğu bir gövdeden oluşmaktadır. Cep uydu alt sistemleri Elektrik Güç Alt Sistemi (EGS), Yerleşik Bilgisayar Alt Sistemi (YBS), Haberleşme Alt Sistemi (HS), Yönelim Belirleme Alt Sistemi (YBKS) ve Faydalı Yük Alt Sistemi (FYS) olarak adlandırılmaktadır.
CEP UYDUSU GRIZU-263A ÖZELLİKLERİ NELER?
ZBEÜ Grizu-263 Uzay Takımı, 2017 yılında temel haberleşme faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi hedefiyle Türkiye'nin en küçük cep uydusunu tasarladı. 5x5x5 santimetre boyutlarındaki Türkiye'nin ilk 'pocketqube uydusu' olma özelliğini taşıyan cep uydusu , pandemi nedeniyle geçen yılki uzay yolculuğu ertelendi. Grizu-263A Cep uydusu küp şeklinde olup 5cm x 5cm x 5cm boyutlarında ve 237g ağırlığa sahiptir. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi'nden yapılan açıklamada uydu ile ilgili şu ifadeler yer aldı;
Uydumuzu modüler bir şekilde tasarladığımızdan farklı yararlı yükler kolayca uydumuza entegre edilebilir. Bu sayede uydumuz farklı yararlı yükler ile temel alt sistemleri değişmeden uzay görevlerinde kullanılabilme özelliğine sahiptir. Bu doğrultuda uydumuzu uzay koşullarında deneyerek temel alt sistemlerinin çalışmasını test etmek istiyoruz. Uydumuzun dünyaya göndereceği veri paketi içerisinde alt sistemlerin tükettiği ve güneş panellerinden elde edilen güç bilgileri, uydunun yörüngedeki hareketlerinin analizi için atalet verileri, UTC zaman bilgileri ve uydu iç sıcaklık bilgisi bulunmaktadır. Uydumuz ayrıca yer istasyonu ile uydu arasında çift yönlü haberleşmenin test edilebilmesi için tele komut ile bazı temel işlevleri yerine getirebilmektedir. Bu işlevlerden bazıları uydunun telemetri gönderim periyodunun değiştirilmesi, yer istasyonundan gönderilen küçük veri paketlerinin tekrar dünyaya yayınlanması gibi işlevlerdir.
Uygu 4 yıl boyunca Alçak Dünya Yörüngesinde hareketini sürdürecek. Yaklaşık 1 yıl boyunca aktif bir şekilde çalışması beklenecek.
GRİZU-263 TAKIMININ KAPTANI ÇAĞLA AYTAÇ DURSUN'DAN AÇIKLAMA
Çağla Aytaç Dursun, ilk cep uydusu Grizu 263A uydusunu uzaya fırlatılma törenin ardından duygu ve düşüncelerini aktardı.
Heyecanlı ve gururlu olduklarını ifade eden takım kaptanı Çağla Aytaç Dursun şöyle konuştu:
“Şu anda bizim için gurur gecesi oldu bu, 6 yıllık hayalimizi gerçekleştirdik ve büyük emeklerle geliştirdiğimiz uydumuzu Space-X Falcon 9 roketiyle uzaya gönderdik. Bütün takım olarak gurur yaşıyoruz ve uydumuzun başarılı bir şekilde ayrılmasını bekliyoruz.
Uydumuz uzaya bırakıldığında ve ilk sinyali aldığımızda gurur gecemiz kutlamaya dönüşecek bunun için çok mutluyum. Üniversitemiz bünyesinde kurmuş olduğumuz Uydu yer istasyonu ile şuanda uydumuzu takip ediyoruz ve ilk gelecek sinyali bekliyoruz.
Burada en büyük olay Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi'nde uzaya bir uydu göndermek oldu. Bizim için en büyük zorluk ise insanları inandırabilmekti. Ben ve takım arkadaşlarım bu hikayeye inandı ve bunu başarılı bir şekilde gerçekleştirmiş olduk.”
