TÜRKGÜN ÖZEL HABERİ

Akıllı telefonların hayatımıza girmesiyle birlikte, avuç içine dünyaları sığdıran bir teknolojiyle yaşamaya başladık. İnterneti iliklerimize kadar hissediyor, her türlü nimetinden faydalanmaya çalışıyoruz. Özellikle gıda, market, giyim, teknoloji alışverişlerimizi birkaç parmak hareketiyle gerçekleştirmek, büyük konfor sağlıyor. Bu tür hizmetlerin en yoğun kullanıldığı alan ise yemek sipariş siteleri.

OLUMLU TARAFI VAR AMA…

Restoranların gelirlerini ciddi oranlarda artıran, âdeta olmazsa olmaz cinsinden işletmelerin büyük önem verdiği yemek sipariş siteleri, tüketicilere sunulan puanlama sistemiyle de işletmenin kalitesini doğrudan ölçümleme fırsatı veriyor.

Puanlama sisteminde geri plana düşmenin zararını bilen restoranlar, hizmet kalitesini artırmak için birbiriyle yarış içine giriyor. Bu durum tüketicinin lehine bir durum, ancak madalyonun bir de öbür yüzü var. Yemek siparişlerinden alınan komisyonların yüksekliği, işletmelerin ve tüketicilerin canını bir hayli sıkmaya başladı.

Ortaya çıkan maliyeti menü fiyatlarına ekleyen işletmeler, komisyon oranlarının düşürülmesini istiyor. %10’lardan, %35’lere kadar çıkan komisyon oranları, direkt tüketicinin cebine yansıyor.

FARKLI FİYATLAR

İşletmeler siparişleri üç farklı maliyet hesabına göre fiyatlandırıyor. Müşterinin mekâna gelerek yemek yemesi, kurye ve uygulama komisyonlarını ortadan kaldırıyor. Uygulama üzerinden verilen siparişler ise, aracılara ödenen komisyon oranı ve kurye maliyetleri işin içine katılarak fiyatlandırılıyor.

Sipariş verilen bir yemeğin yüzde 20’sini yemek kartları ve online sipariş siteleri alıyor. İşletmeye kurye hizmeti de verildiği vakit, oran yüzde 40’lara kadar ulaşabiliyor. Bu konuda yasal bir düzenleme yok.

Birkaç marka üzerinden dönen rekabet var. İşletmelerin gel al hizmetlerinde sundukları fiyatlar ile, online sipariş sitelerinde yer alan fiyatları arasında büyük farklılıklar var.

30 GÜN BEKLETİLİYORLAR

Gün içerisinde 2 bin liralık online sipariş siteleri üzerinden iş alan restoran, yemek kartı ile ödeme komisyonlarıyla birlikte 400 TL’yi aracılara ödüyor. Bunun yükünü ise tüketiciler çekiyor. Bu sebeple restoran sahipleri müşterilerine telefonla sipariş verilmesini istiyor. İşletmelerin kaybı sadece aracı komisyon oranları değil. Bunun yanında alacaklarını tahsil etmek için 30 gün beklemeleri gerekiyor. Yemek sipariş sitelerinin restoranlara zorunlu indirim ve kampanya yapma şartı getirdiğini öne süren işletme sahipleri, “Kampanyayı zorunlu kılıyorlar. Yüzde 25 indirim yapacaksın diye şart koşuyorlar. Ama kendileri komisyon oranlarında indirime gitmiyor” eleştirisinde bulunuyor.

YÜK ÇALIŞANA BİNİYOR

Komisyon oranlarında bir standardın getirilmesi gerektiğinin altını çizen İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekip Avdagiç, daha önce yaptığı bir açıklamada, hem yemek çeki şirketlerinin hem de online yemek sipariş sitelerinin, restoranlar başta olmak üzere üye işletmelerden talep ettikleri komisyon oranlarının işletmelerin ve çalışanlarının dayanma sınırlarını oldukça aştığı değerlendirmesinde bulunmuş ve şunları söylemişti:

Kendi servisi olmayan bir lokanta, bir yemek kartı sahibine online siparişle yemek götürecekse, ödenecek toplam komisyon yüzde 38’i buluyor.

Burada esas mağdur olanlar çalışanlar. Çünkü yemek kartını onlar kullanıyor. Böylece çalışanlar yemeklerini neredeyse yarı oranda daha pahalıya yiyor. Üye restoranların siparişi üzerinden yüzde 12’ye varan çok yüksek komisyonlar alınıyor. Bunlara bir standart getirilmeli ve en fazla yüzde 3-4 civarında olacak şekilde belirlenmeli.

Editör: Haber Merkezi