Türkiye'nin geçen yıl Karadeniz'de 405 milyar metreküplük gaz keşfinin ardından Sakarya Gaz Sahası'nda rezerv tespiti ve yeni gaz keşfine yönelik sondajlarla yürüttüğü çalışmalar meyvelerini vermeye başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yarın bölgede yeni bir gaz keşfine yönelik açıklama yapması bekleniyor.

Fatih sondaj gemisinin geçen yıl Zonguldak Filyos açıklarında Türkiye'nin Karadeniz münhasır ekonomik bölgesinde Sakarya Gaz Sahası Tuna-1 kuyusundaki gaz keşfi, yılın dünyada derin denizlerdeki en büyük, tüm gaz keşifleri arasında ise ikinci en büyük keşfi olarak kayıtlara geçti.

Uluslararası Enerji Ajansı, keşfin potansiyel ekonomik büyüklüğünün 80 milyar doların üzerinde olduğunu hesapladı. Keşfin ardından bölgede ilk gaz üretiminin 2023'te başlayarak Türkiye'nin doğal gaz şebekesine verilmesi için çalışmalar hızla devam etti.

Keşif kuyusu olan Tuna-1'in ardından, Fatih sondaj gemisi Türkiye'nin ilk derin deniz tespit kuyusu olma özelliği taşıyan Türkali-1'de 3 bin 920 metre sondaj derinliğine ulaşarak buradaki çalışmaları 77 günde bitirdi.


İkinci derin deniz tespit kuyusu olan Türkali-2'de ise yine 3 bin 950 metre sondaj derinliğine ulaşılmasının ardından rezerv tespit çalışmaları 53 günde tamamlandı. Tespit kuyuları, sahanın özellikleri, sınırları ve rezervin boyutlarının net olarak öğrenilebilmesi için önem arz ediyor.

Fatih sondaj gemisi bu iki tespit kuyusunun ardından yeni keşifler için Kuzey Sakarya Gaz Sahası'nda yer alan Amasra-1 kuyusunda sondaj gerçekleştirdi. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO), 28 Mayıs'ta ise Fatih sondaj gemisinin Sakarya Gaz Sahası'ndaki yeni tespit kuyusu olan Türkali-3'te sondaja başladığını duyurdu.

Böylece, Karadeniz'de 405 milyar metreküp gaz keşfedildiğinin açıklanmasının ardından iki tespit ve bir keşif kuyusunda sondaj gerçekleştirilirken, üçüncü tespit kuyusunda da çalışmalar sürüyor.

Ayrıca, geçen yıl TPAO envanterine katılan ve Sakarya Gaz Sahası'nda kuyu testlerini gerçekleştirmekle görevlendirilen Kanuni sondaj gemisi de halihazırda Türkali-2'de kuyu testlerini yapıyor.

Cuma günü Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Filyos'a ziyarette bulunması, bölgedeki rezerv artırma ve yeni keşiflere ilişkin açıklama yapması ve Kanuni sondaj gemisine canlı bağlantı gerçekleştirmesi bekleniyor.

Karadeniz'de tam olarak ne kadar yatırım yapılacağı henüz belirlenmedi fakat TPAO'nun Sakarya Gaz Sahası Denizaltı Üretim Tesisleri, Denizaltı Nakil Hatları ve Kara Doğal Gaz İşleme Tesisi Entegre Projesi için hazırlanan ÇED başvuru dosyasına göre, doğal gazın şebekeye iletilmesi için gerekli üretim ve iletim altyapısına 780 milyon lira yatırım yapılacağı hesaplanıyor.


Bu kapsamda, gaz denizin yaklaşık 2 bin 200 metre derinliğinde ve Filyos Endüstri Bölgesi'ne 155 kilometre uzaklıkta kurulacak denizaltı üretim tesisinin bulunduğu gaz bloğunda üretilecek. Bu tesis, 2 bin 173 kilometrelik bir alan içerisinde 30-40 üretim kuyusunu birleştirip gazın boru hattına aktarılmasını sağlayacak ve deniz tabanında kurulu bir şebeke şeklinde çalışacak.

İşletme süresince üretim, uzaktan kontrol edilen sistemlerle gerçekleştirilecek ve denizde insan bulunacak herhangi bir tesis kurulmayacak.

Burada üretilen gazın karaya ulaştırılması için denizin 2 bin 200 kilometre derinliğinde 155 kilometrelik çift boru hattı kurulacak. Boru hattıyla Filyos'a gelen gaz burada kurulacak işleme tesisiyle Türkiye'nin gaz şebekesinin standartlarına uygun hale getirilecek.

 

Üretimde kademeli artış
Deniz altına kurulacak üretim sistemine ilk olarak 6 ila 10 kuyu bağlanacak ve bu kuyulardan günlük 10 milyon metreküp gaz üretilecek. Bu miktar yıllık bazda 3,5-4 milyar metreküpe denk gelirken, üretim dünyadaki bu tür sahalarda da olduğu gibi kademeli olarak artacak.

Karadeniz'de en yüksek üretim seviyesine 2027-2028'de ulaşılması beklenirken, bu dönemde günlük 40 milyon metreküp, yıllık bazda ise yaklaşık 15 milyar metreküp gaz üretilmiş olacak.

Söz konusu üretim bugünkü rakamlarla, Türkiye'nin geçen yıl 48,2 milyar metreküp olan doğal gaz tüketiminin yüzde 30'unu karşılayabilecek.


TPAO'ya 13.4 milyar lira ödenek
Bu süreçte ayrıca Karadeniz'de 10 bin kilometrenin üzerinde bir alanda sismik arama çalışmaları da sürdürüldü.

Öte yandan TPAO, 2021 Yılı Yatırım programına göre, Karadeniz'de keşfedilen doğal gazın arama, sondaj ve saha geliştirme çalışmalarına yönelik Sakarya Doğalgaz Sahası Geliştirme Projesi için ayrılan 6,8 milyar liralık ödeneğin de içinde bulunduğu 13,4 milyar liralık yatırım hedefiyle KİT'ler arasında bu yıl en fazla ödenek tahsis edilen kuruluş oldu.

Uzmanlar müjdeyi değerlendirdi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TRT ortak yayınında yeni müjde haberi verdi, meraklı bekleyiş başladı. "Cuma günü Zonguldak'ta bir müjde açıklayacağız." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Zonguldak'ta Uzun Mehmet Camii'nin açılışını yapacağız. Oradan da Kanuni sondaj gemimizle bağlantımızı kuracağız. Oradan açıklamamızı yapacağız" ifadelerini kullanmıştı.

Hürriyet'in haberine göre Gas&Power Enerji Uzmanı Emin Emrah Danış, Kıbrıs Üniversitesi Kıdemli Öğretim Görevlisi Necdet Pamir ve Eski BOTAŞ Gaz Alımı Daire Başkanı Ali Arif Aktürk Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vereceği müjdeli haberi değerlendirdi.

"Karadeniz'de yapılacak keşifler oldukça önemli"
Gas&Power Enerji Uzmanı Emin Emrah Danış, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) tarafından 2020 yılında Karadeniz'de yapılan ve toplamda 405 milyar metreküplük bir büyüklüğe ulaşan doğal gaz keşfinin Türkiye için çok önemli ve tarihi bir keşif olduğunu hatırlattı.

Türkiye'nin petrolde yaklaşık yüzde 92, doğal gazda ise yüzde 99 ithalata bağımlı olduğunu belirten, Danış, "Stratejik bir emtia olan bu 2 üründe dışa olan bağımlılık arz güvenliği açısından bir risk oluşturuyor. Aynı zamanda Türkiye her yıl on milyarlarca doları petrol ve gaz ithalatı için yurt dışına ödüyor. Karadeniz'de geçtiğimiz sene yapılan keşif ve yarın açıklanması muhtemel yeni keşifler ülkemizin kendi yerli kaynakları olması hem de dışarıya olan bağımlılığın ve ithalatın düşürülecek olması nedeniyle oldukça önemli." dedi.

"İhtiyacın 3'te 1'i Sakarya sahasından üretilecek"
Sakarya gaz sahasında ilk üretimin 2023 yılında başlamasının ve 2027 civarında yıllık yaklaşık 15 milyar metreküplük gaz üretimi yapılmasının planlandığını belirten Danış, "Güncel tüketim verileriyle hesapladığımız ülkemizin gaz ihtiyacının yaklaşık üçte biri Sakarya sahasından üretilecek. Diğer muhtemel yeni keşifler ve rezerv artışları da buna eklendiğinde 2030 sonrası Türkiye'nin gaz üretiminin büyük bölümünü Karadeniz'deki sahalardan karşılayacağını ön görebiliriz" diyerek şöyle devam etti:

"Ülkemizin enerjide bağımsızlığını sağlaması, her yıl ödediği on milyarlarca dolarlık ithalatın yerli üretimle ikame edilerek karşılanacak olması ve en önemlisi kendi milli şirketimiz TPAO tarafından kendi sondaj gemilerimizle kendi mühendislerimiz ve işçilerimizin emeği ile yapılan bu keşifler ülkemizde bir petrol-doğal gaz ekosistemi yaratılmasına, ülkemizin uzun yıllardır çabaladığı bölgenin enerji ticaret merkezi olma hedefine sağlayacağı katkılar da dikkate alındığında önemi önümüzdeki yıllarda çok daha iyi anlaşılacak çok önemli adımlar."

 

Müjde ne olabilir?
Fatih ve Kanuni sondaj gemilerinin sondaj ve çalışmalarına devam ettiğini söyleyen Danış, "Fatih geçtiğimiz günlerde Amasra-1 kuyusunda sondajını tamamlamıştı. Kanuni ise Türkali-2 kuyusunda çalışmalarını yürütüyor. Yarın açıklanması muhtemel bir rezerv artışı Türkali 1 ve 2 ile Amasra-1 kuyularındaki sondajlar neticesinde elde edilmiş olabilir. Karadeniz'de Sakarya gaz sahasının çevresinde benzer özelliklerde başka alanların da olduğu pek çok kez ifade edildi. Yarın açıklanması muhtemel yeni keşif ve rezerv artışlarının önümüzdeki 5 yıllık dönemde başka yeni sahalarda yapılacak rezerv keşifleri ile devam etmesini bekliyorum." açıklamasında bulundu.

"Yeni kuyulardan gelen bilgiler ile ilgili olacaktır"
Kıbrıs Üniversitesi Kıdemli Öğretim Görevlisi Necdet Pamir de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vereceği müjde ile ilgili olarak, "Tuna 1'den sonra Türkali 1 ve 2 kuyuları delindi. Bir de Amasra 1... Buralardaki gelişmeler ile ilgili bir açıklama yapacaktır." ifadelerini kullandı.

"Anımsarsanız 'Tek kuyu ile ve daha o kuyunun da hedef seviyesine 1100 metre kala, elde edilen bulgularla rezerv açıklanması bilimsel değildir. Yeni tespit kuyuları açıldıktan ve onlarda da sahanın uzanımı, geçirgenlik, gözeneklilik, vb. parametreleri, belirlenip uzun süreli akış testleri yapıldıktan sonra sonuçlar olumlu ise tahmini rezerv o zaman açıklanır. İlk kuyunun ortasında gaz gelişi varsa, bu bulgudur, kaynaktır. Rezerv için yukarıda belirttiğim ilave çalışmalar gerekir' demiştim." diyen Necdet Pamir, "Şimdi yeni kuyulardan elde edilen bilgiler doğrultusunda bir açıklama olacaktır. Ama bunların ne kadar gerçekçi olacağı hususunda bir veri yok elimde. Ben petrolcülüğün en temel ilkelerini söylüyorum." ifadelerini kullandı.

Yer üstü tesisleri ile ilgili bir anlaşma olabilir
Eski BOTAŞ Gaz Alımı Daire Başkanı Ali Arif Aktürk ise yer üstü tesisleri ile ilgili bir gelişme olabileceğini belirterek şu ifadeleri kullandı:

"Sakarya sahasında sondaj için yer üstü tesislerinin mühendislik çalışmaları devam ediyordu. Büyük ihtimalle onlar ile ilgili bir anlaşma imzalanacağını tahmin ediyorum. Açıklanan rezerv miktarında da bir güncelleme olma ihtimali yüksek."

Editör: Haber Merkezi