Avrupa Birliği (AB) ile Batı Balkan ülkeleri arasında Brüksel’de gerçekleştirilen AB–Batı Balkanlar Zirvesi’nin sonuç bildirisi yayımlandı. Zirveye AB üyesi ülkelerin yanı sıra Bosna Hersek, Arnavutluk, Kosova, Karadağ ve Kuzey Makedonya katıldı.
Sonuç bildirisinde, Batı Balkan ülkelerinin geleceğinin Avrupa Birliği üyeliğiyle bağlantılı olduğu ifade edilerek, “Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırı savaşı ve artan jeopolitik zorluklar, AB ile Batı Balkanlar arasında daha da güçlü bağların kurulması gerektiğini ortaya koymaktadır.” değerlendirmesine yer verildi.
AB’nin genişleme sürecine ilişkin bölümde ise bu sürecin yalnızca siyasi değil, aynı zamanda stratejik bir gereklilik olduğuna dikkat çekildi. Bildiride, “Genişleme, Granada Deklarasyonu’nda belirtildiği gibi barış, güvenlik, istikrar ve refah için jeostratejik bir yatırımdır.” ifadeleri kullanıldı. Aday ülkelerin reform çabalarını hızlandırması gerektiği belirtilirken, AB’nin de iç hazırlıklarını ve reform süreçlerini eş zamanlı olarak sürdürmesi gerektiği vurgulandı.
Bildiride ayrıca tarafların, Ukrayna’ya ve Birleşmiş Milletler Anlaşması ile uluslararası hukuka dayalı kapsamlı, adil ve kalıcı barışa destek verdiği kaydedildi.
Göç yönetiminin taraflar arasında temel öncelik olmaya devam ettiği belirtilen metinde, Batı Balkan ülkelerinin göçmen kaçakçılığıyla mücadele, sınır yönetimi ve vize politikaları alanlarında daha fazla adım atmasının önemine işaret edildi.
Kosova ile Sırbistan arasındaki ilişkilerin normalleşmemesinin, her iki ülkenin AB sürecini olumsuz etkilediği ifade edilen bildiride, bu sorunun çözümü için AB arabuluculuğunda 2011 yılında başlatılan Belgrad–Priştine Diyalog Süreci kapsamında varılan anlaşmaların uygulanması gerektiği hatırlatıldı.
Yolsuzluk, uyuşturucu kaçakçılığı, organize suç ve terörle mücadele alanlarında ortak çabaların sürdürülmesinin gerekliliğine de dikkat çekilen bildiride, bölgesel iş birliğinin güçlendirilmesi çağrısı yapıldı.
Batı Balkanlar’da Kosova hariç beş ülke AB’ye “aday ülke” statüsünde bulunurken, Kosova “potansiyel aday” konumunda yer alıyor.
