İzmir’deki Türkiye-Çin ve İstanbul’daki Türkiye-Hindistan iş forumlarında işadamları ticareti arttırmanın yollarını tartıştı. Hindistan’ın Ankara Büyükelçisi Sanjay Bhattacharyya, 10 yıl içinde 100 milyar dolarlık yatırım yapacaklarını belirterek Türk şirketlerini ülkesine davet etti.

Küresel ekonomi ağırlığının doğuya kayması Çin, Hindistan ve Pakistan gibi ülkelerin önemini arttırıyor. Türkiye’nin bu ülkelerle olan ticaret ilişkisi de artan bir seyirle yükseliyor. Dünya nüfusunun yarısına yakınını bakındıran Çin ve Hindistan stratejik konumu gereği Türkiye ile daha fazla ticaret yapmak istiyor. Bu amaçla dün iki forum birden düzenlendi. Öte yandan ABD Ticaret Bakanı Wilbur Ross da Türkiye'ye geldi. İki ülke arasındaki ticaretin 100 milyar dolara çıkarılması hedefleniyor.


88. İzmir Enternasyonal Fuarı (İEF) Uluslararası İzmir İş Günleri kapsamında düzenlenen Türkiye-Çin Halk Cumhuriyeti İş Forumu’na çok sayıda Çinli şirket katıldı. İEF’e Çin’den 9 eyaletten 61 şirket ve 150 kişiyle katılıyor. Türkiye ise kasım ayında Çin İthalat Fuarı’na 55 şirket ile katılması bekleniyor. Türkiye; kiraz satmakta başarılı olduğu Çin pazarına Antep fıstığı ve süt ürünleri de satmak istiyor.

ÇİN İLE TİCARET AÇIĞIMIZI DÜŞÜRMELİYİZ


İzmir iş dünyasının yoğun katılım gösterdiği Türkiye-Çin İş Forumu’nda konuşan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan “Türk firmalara sesleniyorum; Çin, satın almak için uzak değilse satmak için de uzak değil. Çin pazarı biraz zor olabilir ama sabırlı olmanızı bekliyorum” dedi. Pekcan, dış ticaret açığımızı en fazla Çin ile verdiğimizi belirterek, “3 milyar dolar ihracatımıza karşılık ithalat 20 milyar dolar. Dış ticaret açığımızın büyük kısmını Çin ile veriyoruz. Bu ticaret açığını, ticaret hacmini düşürmeden, hatta artırarak nasıl dengeli hale getiririz bunun üzerinde çalışıyoruz” dedi.

ÇİN SATMAK İÇİN DE UZAK DEĞİL

Türkiye şirketlerine de seslenen Bakan Pekcan, şunları kaydetti: “Çin, satın almak için uzak değilse satmak için de uzak değil. Çin pazarı biraz zor olabilir ama sabırlı olmanızı bekliyorum. Yapacak çok işimiz var, bunun için niyetimiz var. Çinli firmalara da ‘gelin Afrika’ya, Orta Doğu’ya açılalım’ diyorum. Türkiye’de yapılacak yatırımlara Çin devlet firmaları öncü olabilir. İş dünyamıza vize süreçlerinin kolaylaştırılması lazım.”

TÜRKİYE’YE YATIRIMDA GEÇ KALMAYIN

2001 yılında Çin ve Türkiye arasındaki 1,1 milyar dolar olan ticaret hacminin 2018 23,6 milyon dolara ulaştığını belirten Bakan Pekcan, “Çin bizim Almanya ve Rusya’dan sonra ticaret partneri olduğumuz 3. ülke. Çin ile ticaret artışımız dengesizliği de beraber getiriyor. 3 milyar dolar ihracatımıza karşılık ithalat 20 milyar dolar. Dış ticaret açığımızın büyük kısmını Çin ile veriyoruz. Bu ticaret açığını, ticaret hacmini düşürmeden, hatta artırarak nasıl dengeli hale getiririz bunun üzerinde çalışıyoruz. Ayrıca Türkiye’de 61 de Çinli yatırımcı firma var. Çin’in sadece 2018’de dünyaya yaptığı doğrudan yabancı yatırım 129 milyar dolar. Çinli yatırımcıların Türkiye’de yatırım yapmakta geç kaldıklarını görüyorum. Türkiye, yatırımlar açısından çok avantajlı konumda. Teknolojik yatırımlarda Türkiye olarak stratejilerimizi teknoloji odaklı projelere yönlendiriyoruz. Birlikte gidilecek çok adım var” dedi.

“YENİ YOL HARİTALARINA İHTİYACIMIZ VAR”

Çin ile Türkiye arasında ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi üzerine çalışmalar yaptıklarını kaydeden Pekcan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Küresel ekonomide çok yönlü dönüşümler dikkatimizi çekiyor. Korumacılık önlemeleri, ticaret savaşları, küresel ekonomiye etkisini hissettiriyor. Küresel ekonomi teknolojik dönüşümden geçiyor. Yapay zeka, dijitalleşme gibi dünya ekonomisini yeniden şekillendiren teknolojik dönüşümden geçiyoruz. Buna uygun yeni stratejilere, yeni yol haritalarına ihtiyacımız var. Gelişen Türkiye, 21. yüzyılda ikili düzeyde tüm alanlarda işbirliği ile ve teknolojik alanında ortak iş kültürü yapmakla daha yüksek gelirli ülkeler seviyesine ulaşacaktır.”

Bugün milat olsun

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, “Türkiye İhracatçılar Meclisi olarak 85 üyeyle, ticareti bakanlarımızın çizdiği kurallar bazında ticaret hacmini geliştirerek olan biziz. Çin ile ticareti geliştirmek konusunda gayret gösteriyoruz. Vize konusunda sorunların çözülmesini rica ediyoruz” dedi.

Fazlasını hak ediyoruz

Dış Ekonomik İlişler Kurumu (DEİK) Başkanı Nail Olpak da, iş dünyası olarak cesur olmaları gerektiğini ancak devletlerin de kendilerine daha fazla destek olması gerektiğini belirtti. Çin’in tüm dünyaya yaptığı ithalatın 2 trilyon iken, Türkiye’nin bu rakamdan aldığı payın binde 1,5 olduğunu söyleyen Olpak, “Bunu hak etmiyoruz. Turizmde biz işbirliğini artmasını istiyoruz ama bunu sadece turizm gelirleri ile sınırlandırmayalım” dedi.

Antep fıstığı ve süt ürünleri Çin yolunda

Çin Halk Cumhuriyeti Ticaret Bakan Yardımcısı Li Chenggang ise Çin’in, Türkiye’nin 3. büyük ticaret ortağı haline geldiğini, bu senenin temmuz ayında Türkiye’nin kirazlarının Çin vatandaşların sofralarına sunulduğunu söyledi. Antep fıstığı ve süt ürünlerinin de Çin pazarına gireceğini kaydeden Li Chenggang, “Türkiye ile daha dengeli ticaret ve ekonomik ilişkilerin gelişmesi konusunda mutabakatta bulunduk. Altyapı tesisleri konusunda işbirliğimiz mevcut. Çinli şirketlerin Türkiye’deki altyapı tesisleri 15 milyar dolara ulaştı. Yatırım konusundaki işbirliği çok önemli ivme kazandı. Çinli şirketler Türkiye’de 2,78 milyar dolar yatırım yaptı. Turizm işbirliğinin ciddi potansiyeli var. 2018, Çin’de Türkiye yılıydı. 400 bin turist Türkiye’ye geldi” dedi.

Editör: Haber Merkezi