Belki ‘Barış Pınarı Harekatı’ hırslandırdı futbolcularımızı…

Moral vermek için, güç vermek için biran önce skoru yakalamak istediler. Hırsla gittiler rakibin üzerine acele ettiler, bileti erken kesmek istediler. Ama olmadı, bir türlü istediğimiz oyunu sergileyemedik.

Hem Arnavutluk takımının sertliği, hem de orta sahamızın ileri üçlüye yeterli desteği sağlayamaması, belki de en kısır maçımızı oynamamıza neden oldu. Halbuki daha sakin oynamalıydık, top çevirmeliydik, rakip alana yavaş yavaş ve organize bir şekilde yerleşmeliydik.

Duygusal davranıp, şuursuzca rakibin üzerine yüklendik.

Öncelikle Mehmetçik için, bir an önce moral olacak skoru elde etmek istedik… Eksiklerimiz de vardı oyun içerisinde.

Bir kere sol kanadı yeteri kadar kullanamadık. Umut çok fazla çıkamadı, etkili olmadı o kanatta. Umut çıkmayınca Hakan Çalhanoğlu da yalnız kaldı, yeterli mücadeleyi gösteremedi.

Ataklarımız hep sağ kanattan olunca, Arnavutlar hemen önlemini aldılar, kapatmaya çalıştılar bu kanadı, başarılı da oldular.

Ne Burak, ne de Cenk günündeydi, Hakan da öyle.

Böyle olunca iş rakibin hatasına kaldı ve o hata da 90. dakikada geldi, Cenk affetmedi.

Arnavutluk iyi bir takım, güçlü bir kadrosu var. İyi mücadele ediyorlar, oyun disiplininden kopmuyorlar. İlk maçta deplasmanda yendiğimiz takım hiç değil. Özellikle ilk yarının sonuna doğru kullandıkları frikikte “Yüreğimizi ağzımıza getirdiler” diyebiliriz. Allah’tan Mert zamanında müdahale etti de, derin bir nefes aldık.

Şimdi artık sevinme zamanı. Bu maç çok önemliydi. Asıl bu final maçıydı ve iyi oynamadığımız maçtan galibiyetle çıkmayı başardık. Hem de İzlanda’nın sahasında Fransa’ya yenildiği haftada. Artık finallere katılma yolunda yolu yarılamadık, yarısını da geçtik. Şimdi Fransa’dan deplasmanda alınacak bir beraberlik ‘kaymaklı tel kadayıf’ olur.

Tabi sakin olmamız, dikkatli olmamız lazım.

Acele etmeden mücadeleyi bırakmadan oynamalıyız.

Sonrasında gelsin İzlanda. Fark 6 puan, bir beraberlik bile bize yeter, alır bizi götürür finallere…

Belki de lider olarak…

Neden olmasın, yeter ki bu çocuklar istesin…