Avrupa’nın şımarık çocuğu Yunanistan, birilerine maşalık yaparak Türkiye’yi tahrik etmeye devam ediyor. Son bir hafta içerisinde Türk jetlerine karşı mütecaviz hareketlerini artıran Yunanistan, ateşle oynadığını acaba ne zaman anlayacak! Ege ve Akdeniz üzerinde hem de uluslararası sahada seyreden Türk jetlerine radar kilidi atılmasının akıl ve mantıkla izahı olabilir mi? Aklıselimle davranmasını zaten beklemediğimiz Yunanistan’ın, hukuku ve dostane ilişki kurma ilkesini de alenen çiğnediği çok açık değil mi?

Yunanistan'ın S-300 füze sistemi ile Türk jetlerine tacizde bulunması, bir hususun iyice netleşmesini sağladı. Örneğin, ‘Türkiye Rusya’dan hava savunma sistemi aldı’ diye yaygara koparanların, Yunanistan’ın yine Rus yapımı olan S-300’leri kullanmasına gık diyemediği ifşa oldu. Rus silahlarının NATO sistemlerine uymadığını diline dolayanların, Rus S-300’leriyle NATO görevi icra eden Türk F16 jetlerini hedefe almasına göz yumduğunu da böylelikle görmüş olduk. Demek ki hem NATO hem de AB üyesi olan bir ülke, Rus yapımı silahlarla NATO uçaklarını taciz edebiliyormuş. Üstelik bunu, Türk jetlerinin NATO görevi kapsamında ABD uçaklarına eskortluk edeceğinin günler öncesinden duyurulmuş olmasına rağmen yapabiliyorlarsa, Yunanistan kimden cesaret ya da talimat alıyor diye düşünmek gerekir.

Bu noktada şunu sormak da bizim için farz olmuştur: Acaba Türkiye S-400’leri ile uluslararası alanda seyreden Yunan uçaklarına radar kilidi atsa sözüm ona NATO müttefiklerimiz ne derdi, neler yapardı? Aslında sorunun cevabı, bu sözde müttefiklerin geçmişteki tavrına bakılırsa hemen anlaşılabilir. Yunan’ın yaptığını Türkiye yapsa ne büyük gürültü kopardı, herkesin tahmin edebilir. Buradan da anlaşılacağı üzere, sözkonusu Türkiye olunca bazı ülkelerin tavrı birdenbire tersine dönüveriyor. Ortada bir ikiyüzlülük olduğunu söylemeye gerek dahi yok.

Bunda da aslında şaşıracak bir şey yok. Topraklarını ABD üssünden geçilmez hale getiren, ABD’nin resmen egemenliğine boyun eğen, ABD’yi ve AB’yi arkasına aldığında Türkiye’ye kafa tutabileceğini sanan gafiller ordusu Atina, ülkenin ABD’ye peşkeş çekilmesi pahasına Türkiye’nin önüne sorun çıkarsın diye ortaya itilen şımarık çocuktan başka bir şey değil. ABD’nin pohpohlamasına kanıp kendini dev aynasında gören bu ülkecik, Türkiye karşısında sahte kabadayılık taslayarak egosunu tatmin etmeye çalışıyor.

Türkiye’nin etkin ve kritik zamanlarda stratejik adımlar atan bir ülke olması belli ki birilerini rahatsız ediyor. Mehmetçiklerimizin Libya’da, Azerbaycan’da, Somali’de, Kosova’da, Bosna’da, Irak ve Suriye’de Türk bayrağını dalgalandırıyor olması, 100 yıl öncesinin kuyruk acısını unutamayan Yunan’ı çileden çıkarmaya yetiyor olsa gerek.

Bariz şekilde görülüyor ki Atina, Türk ordusunun karada olduğu gibi, denizde ve havada Yunan’a üstünlük kurmasını bir türlü kabullenemiyor. Yunanistan, hâlâ Türkiye karşısında bir türlü içine sindiremediği “aşağılık kompleksi” ile bakmaktan kendini alamıyor. Zannediyor ki ülkesini silah deposuna çeviren ABD, Türkiye ile bir savaşa tutuşsa kendisini koruyup kollayacak! Oysa ABD’nin şimdiye dek kaç “müttefikini” yüz üstü bıraktığını yakın tarihe baksalar görecekler. Ancak, Türkiye kompleksi Atina’nın şirazesini öylesine kaydırmış ki, gerçek ile hayali, iyi ile kötüyü, doğru ile yanlışı ayırt etme yeteneği kalmamış bu küçük ülkenin zavallı yöneticilerinde.

Türkiye’ye muhasım ne kadar terör örgütü varsa besleyen, silahsızlandırılmasını kabul ettikleri adalara asker ve silah sevk eden, şimdilerde de ABD’nin ileri karakolu olmakla övünen Atina, ağır bir tahrikte bulundu. Bunun karşılığında S400’lerimizle Yunan jetlerine radar kilidi atılsa, “bu nasıl bir NATO üyesidir ki S-400 kullanıyor” diye bas bas bağıracağı kesin olan bu güruh, Türkiye’nin bu provokasyonlara aynen cevap vermesini bekliyor. Türkiye’nin vereceği cevabın ne olduğunu en iyi Yunanistan’ın 100 yıl önce denize dökülen ataları ve onun torunları biliyor aslında. Zaten bildiğinizi, tekrar hatırlatmak mı gerekiyor illa?