İsmail Kartal istediği kadar “Şampiyonluğu sonuna kadar kovalayacağız, kalan maçlarımızı kazanacağız” dese de bence futbolcuların kafasında iş bitmiş. Hatta ayaklarında bile bitmiş. Nerede Sivasspor karşısındaki Galatasaray’ın oyunu, nerede düşme hattından uzaklaşmak için çaba sarf eden Konyaspor karşısında, Fenerbahçe’nin futbolu? Oyun planı yok, uyum yok, şut yok, korneri bile yok ama kendi aralarında tartışma çok! Şampiyonluğa oynayan takım ilk yarı boyunca iki “Cılız” pozisyonda kalır mı? Sonra diyorlar ki, “Rakipler, TFF, hakemler” falan filan. Hadi canım siz de. Başlama düdüğü ile birlikte çıkın oynayın, alın puanınızı, şampiyonluğa ortak olduğunuzu gösterin. Tadic sahada yok, Dzeko desen aynı, İsmail’siz, Fred topal kalmış! Biraz İrfan Can’ın gayreti, biraz da topluca defansın. İşte ilk yarının özeti.
İkinci yarıda İsmail Kartal, yine yabancı-yerli hesabını yaparak, defansın da dengesini bozdu. Bir de üstüne Osayi ve İrfan Can Kahveci’nin sakatlıkları, işin “tuzu biberi” oldu. Ne değişti, girenler ne katkı verdi? Koca bir hiç! Kartal’ın sahaya sürdüğü ne Cengiz Ünder fayda etti ne de Serdar Dursun. Dzeko ve Batshuayi ile bulunan pozisyonlar, günün başarılı ismi kaleci Slowik’te eridi.
Fenerbahçe, Sivas deplasmanından sonra Konya’da da iki puan bırakarak, bizim görüşümüze göre şampiyonluk umutlarını tüketti.
Güya, rüya takım için her şey buraya kadarmış!