Suriye’de Baas rejiminin 61 yıl sonra devrilmesi, ülkenin yakın tarihine damga vuran en çarpıcı dönüm noktalarından biri oldu.
Rejimin çöküşüyle birlikte, yıllardır sır gibi saklanan insanlık suçları bir bir gün yüzüne çıkmaya başladı.
Özellikle Şam’ın kuzeyindeki Sednaya Hapishanesi, sistematik işkence ve infazların merkezi olarak anılıyor.
Uluslararası insan hakları örgütlerine göre, binlerce tutuklu burada korkunç yöntemlerle öldürüldü.
Eski mahkûmlar, hücrelerde aç bırakıldıklarını, elektrikle işkenceye maruz kaldıklarını ve ölülerin gizlice gömüldüğünü anlattı.
Sednaya’da yaşananlar, modern çağın en karanlık sayfalarından biri olarak tanımlanıyor.
Hapishanede yıllarca süren sessizlik, rejimin yıkılmasıyla birlikte yerini acı dolu tanıklıklara bıraktı.
Uzmanlar, burada yaşananların bir “devlet eliyle soykırım” örneği olarak uluslararası mahkemelere taşınabileceğini belirtiyor.
Şimdi gözler, Sednaya’nın enkazı altında kalan adalet arayışının nasıl bir sonuca varacağına çevrildi.
Dünya kamuoyu ise Suriye’deki bu karanlık mirasın, bir daha asla tekrarlanmaması için uluslararası adaletin devreye girmesini istiyor.
