Adamın birisi aynı yıl iki kızını da evlendirmiş. Damatlarından biri çömlekçilik, diğeri de çiftçilik yapıyormuş. Düğünden birkaç ay geçtikten sonra karısı:

“Gidip kızları bir yokla bakalım, ne yapıyorlar, durumları nasıl demiş.” Adam önce çömlekçi damadına gitmiş ve biraz sohbet ettikten sonra işlerini sormuş. Aldığı yanıt ilginçmiş:

“Bu yıl, bankadan da kredi kullanarak, çömlek işine büyük yatırım yaptım. Havalar ısınmaya başladığında, seri bir şekilde üretime girişeceğim. İnşallah havalar da iyi gider, yağmur falan yağmaz, hava hep güneşli olur, güneşte çömlekler kurur, ben de bu yıl iyi para kazanırım.”

Adam, damadına moral verip, çiftçi olan diğer damadına gitmiş. Hâl hatır sorduktan sonra, işleri hakkında da bilgi almak istemiş. O da: “Bu yıl borçlanıp bir de traktör aldım. Toprağı iyice sürüp, mahsulü ektim. Komşunun toprağını kiralayıp onu da ektim. İnşallah, bol yağmur yağar, ben de iyi bir ürün alır, çok iyi para kazanırım demiş.” Adam eve döndüğünde, karısı kızların durumunu sormuş. O da şu yanıtı vermiş:

Hanım, bu yıl kızlardan biri kesinlikle hapı yutacak ama hangisi onu bilmiyorum.”

Fıkra gibi; “bu yıl tüketici veya üreticilerden biri hapı yutacak ama hangisi onu ben de bilmiyorum!” Bilinen bir şey var ki “böyle devam ederse hem üretici hem de tüketici olan çiftçinin hapı yutacağıdır!”

Döviz düşük, TL aşırı değerli olursa; ithalat artıyor ve ürünlerini ithal edenler iyi para kazanıyorlar. Döviz yükselirse; bu defa ürünlerini ihraç eden ve döviz cinsinden geliri olanlar iyi para kazanıyorlar. Dövizle borçlananlar perişan oluyor, ürünlerini ithalat edenlerin tatlı kazanç furyası bitiyor.

Görüldüğü gibi, son yıllarda ekonomi ve tarım sektörünün durumu tıpkı çömlekçi ve çiftçinin durumu gibi...

Tarımsal girdilerin ana kalemlerinden birisi olan gübre de âdeta bu fıkra gibi. Genel olarak tarımda bilgi kirliliği çok fazladır. Özellikle son zamanlarda gübre konusunda da bilgi kirliliği artmıştır. Küresel salgından sonra özellikle tarımsal ham madde ve ürünleri dış satıma (ihracat) veren ülkeler gerek gıda güvenliği gerekse kendi üreticisi ve tüketicisi açısından ya kısıtlama yoluna gitmiş ya durdurmuş ya da kendini kapatma yoluna gitmiştir. Bunların sonucunda; “tedarik zinciri bozulmuş, fiyatlar öngörülebilirlikten uzaklaşmıştır.”

Dolayısıyla tarımsal girdilerde dünya ülkelerinde hatırı sayılır oranlarda artışlar olmuştur. Örneğin Hollanda, Almanya gibi ülkelerde gübre fiyatlarında yüzde 100 oranlarında (300 eurodan 600 euroya çıkış) artışlar görüldü.

Ülkemizde taban gübreleri, bahar (üst) gübreler (dönemi olmadığı hâlde) artış oranı neredeyse yüzde 550’yi buldu. Acaba neden? Tek suçlu döviz kuru mu? Doğal gaz fiyatlarının artışı mı? Yoksa gübre ham maddesinin piyasada ki yokluğu mu? Bu artış oranını normal, yasal (legal) göstermek için her bir bahane ayrı ayrı kullanılmıştır. En yakın dönemde; “dolar kurunu bahane ederek, gübre piyasasını âdeta uçurdular!”

ARACILARI NEDEN KULLANIYORUZ?

Ülkemiz tarımının kaderi “hep aracıları beslemek” olmuştur. “Eti aracılar yer, sonra piyasada öyle bir algı yaparlar ki bulgur pilavı yiyen bizim gariban çiftçi et yediğini sanarak kürdanla dişlerini temizler” olay bu hâle gelmiştir. İç piyasada beslendikleri yetmiyormuş gibi bir de dış piyasadan da besleniyorlar. “Canlı hayvan dış alım (ithal) ederiz; aracılar. Et dış alım (ithal) ederiz; aracılar. Buğday dış alım (ithal) ederiz; aracılar. Gübre dış alım (ithal) ederiz; aracılar…”

Özetle, “Tarım sektöründe hayatı boyunca ayağı toprağa değmemiş, ahır yüzü görmemiş, traktöre binmemiş insanlar, aracılar para kazanmıştır, hâlâ kazanmaktadır.”

Gübre ve ham maddesi tedarikinde de aynı şeyler… Piyasadaki gübre fiyatlarını GÜBRETAŞ’ın uyguladığı fiyatlar belirler düşüncesiyle… “Ülkemizin en büyük çiftçi kuruluşu olan Tarım Kredi Kooperatifleri’nin şirketi GÜBRETAŞ” direkt (doğrudan) aracısız alamaz mı, gübre veya ham maddesini, diğer tarımsal girdilerini? Bir gemi, beş gemi, on gemi getiremez mi? Bünyesinde bir gümrükleme şirketi kurarak tıpkı “tarım ataşesi” çalışma prensibine göre personelini çalıştıramaz mı? Bunu yapmamaya engel nedir? Evrak işlemleri mi çok zor geliyor? Yoksa ambalajlama mı, paketleme mi çok zor? Söyler misiniz? Bu işi yapan aracıların sermayesi, makine- ekipmanı nedir?

“Tarım Kredi Kooperatifleri gümrükleme şirketi kurabilir ve dış alımlarını doğrudan yapabilir.” Aynı şekilde “kamu kurum ve kuruluşları (TİGEM, TMO vb.) bünyelerinde gümrükleme şirketi kurabilir ve dış alımlarını doğrudan yapabilir.” Böyle bir yasal çalışma yoksa da acilen bir yasal düzenleme ile çözüm üretilebilir.

İnsanlar şimdilerde gübre fiyatlarındaki düşüşün sebebini merak ediyorlar! Hiç kusura bakmayın, buradan da kendinize pay çıkarmaya da çalışmayın! “Gübre fiyatlarındaki bu düşüşler hiç kimsenin başarısı değil! Tamamen dış güçlerin…

“Rekabeti artıran, pazarın bu hâle gelmesindeki başaktör; Hindistan ve Etiyopya’dır.” Bu ülkeler özellikle Hindistan tek kalemde 1.5-2 milyon ton gübre alımları yapan ülkedir. Hindistan mevcut gübre fiyatlarını pahalı bulup alım ihalesinden çekildiği için gübre fiyatları düşmüştür. Eğer Hindistan dış alım yapsaydı gübre fiyatları “dolar kurunun artmış olduğu fiyattan(!)” bizde de satışı devam edecekti. Hiç olmazsa, 2022 Nisan ayına kadar bu süreç böyle devam ederse en azından bu fiyatlardan (mevcut fiyatlar da pahalıdır) çiftçilerimiz biraz daha rahat nefes alacak ve gübreyi ihtiyacı kadar kullanmaya çalışacaklardır.

Son söz: “Çiftçilerin yaşadığı sıkıntıları bilmeyen, evine ekmek götürme telaşesindeki insanların önceliklerini anlamayan, hâlâ gündelik işleri takip eden siyaset terzilerinin makası, ülkemiz tarımının kumaşını pürüzsüz kesemeyecek kadar kördür ve işlevsizdir.”