Öyle yapardı…
Çay demlemeye veya yemek yapmaya başlamadan evvel mutlaka abdest alır, eğer abdestliyse de mutlaka tazelerdi…
“Bereketli ve daha lezzetli olduğunu” söylerdi…
Biz aksini hiç yaşamamıştık. Yaptıkları her zaman hem lezzetli hem de bereketli olurdu… Tadına doyamaz, çoğaldıkça çoğalırdı. Belki de bize öyle gelirdi…
O ise bizim duyduğumuz lezzetten ve yaptıklarının birçok insana yetmesinden dolayı büyük bir mutluluk duyardı.
Dışarıdan bakan birine göre bildiğin, herkesin yaptığı şeylerdi çaya veya yemeğe kattıkları.
Hani derler ya “içine sevgi” katmış diye, işte o sevgisini bu yolla yani “abdest alarak” katardı…
Aslında o yaptıklarını, hayatını; hepimizin hayatımızı MANALANDIRIRDI…
***
Paldır küldür bir hayat yaşayanlara üzülmeliyiz… Maddenin sınırlarına hapsolmuş, mana zirvelerine hiç uğramamış ve “değerler” yerine “ederlere” köle olmuş olanlara…
Parayı cüzdanları yerine kalbine koyanlara…
Puta tapmaz görünse de madde önünde eğilenlere…
İnsana insanca değer vermeyenlere…
Vatan toprağını babasından miras, çocuklarından emanet bir arsa olarak bile göremeyenlere…
Devlet, Cumhuriyet ve Milliyet gibi anlam yüklü kavramları hiçe sayanlara…
Vicdanın sesi yerine menfaatlerine yönelenlere…
Gönül Binasını, hesap makinesiyle çatacağını sananlara…
Bebek Katillerine, insanlık cellâtlarına ve kan emen vampirlere yardakçılık yapanlara…
Sadece kendini, cebini ve zevklerini düşünenlere…
Vefa, erdem ve fazilet gibi değerleri görmezden gelen yapay zekâlılara…
Yanalım ve üzülelim…
Gelin hep beraber bugün MANALI bir iş yapalım. Herkes gibi mahfilin arkasına geçer, mührü herkes gibi istediğimiz yere vurabiliriz. Ama gelin bu defa vurduğumuz mührün bir anlamı olsun. Kaybettiklerimize, bize kaybettirenlere inat gelin bugün güzel bir şeyler yapalım…
O kararda benim de emeğim var demek için…
“Ben bunu değerlerim için, çocuklarımız ve geleceğimiz için yaptım” demek için gelin hep birlikte güzel bir şey yapalım…
***
Evet bugün 31 Mart 2024 Pazar. Ülkemizin Yerel Yöneticilerinin belirleneceği seçimleri gerçekleştiriyoruz.
Liderimizin ifade buyurdukları gibi “Ayırmadan, ayrışmadan, aldatanlara ve ayrılıkçı emellere aldanmadan, elbette demokratik akıl ve ahlakla” neticeleneceğine inandığımız bu seçimlerde gelin güzel bir şey yapalım…
Çağın üzerimize yığılan molozları arasından sıyrılıp hep birlikte ayağa kalkalım.
Gelin bugün güzel bir şey yapalım. “Güçlü Yasama, Kararlı Yürütme, Uyumlu Belediye” anlayışını ülkemizde hâkim kılalım. Türk ve Türkiye Yüzyılı’nın henüz başında açılan bu parantezin içini mana ile dolduralım.
Şimdiden hayırlı uğurlu olsun.
