Yakın zamanda İngiltere’nin Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) Başkanı, namı-diğer baş doktoru, hızlı ya da daha yaygın deyişle hazır gıdaların geleceğin sigarası olduğunu ifade etti. Bugün nasıl sigaranın sağlığa zararlı olduğu onlarca yıl sonra anlaşılmış ve sigara paketlerinin üzerinde bunun zararlı olduğu ile ilgili birçok ibare ve ötekileştirici resim yer alıyorsa, artık sıranın hazır gıdaya geldiği ifade ediliyor.

Hazır gıda kendi içerisinde sağlığa zararlı olmasına neden olan birçok unsur barındırıyor. Bunlardan bir tanesi kolayca sindirilen yüksek glisemik indeksi olan, hızlı insülin salgılanmasına neden olan malzemeler içermesidir. Fabrikalarda işlenen çoğu gıdadan beklenebilecek bu durum ayrıca kolayca sindirme ama sonrasında kolayca acıkmayı da getiriyor, zincirleme bir yeme dürtüsü ortaya çıkıyor. Hazır gıdalarla ilgili bir diğer tehlikeli unsur ise hazır gıdanın içinde kullanılan pancar haricindeki bitkilerden ve çoğunlukla da genetik teknoloji kullanılarak genetiği değiştirilmiş organizmalardan üretilen şekerler ve diğer bitkisel malzemeler. Dolayısıyla bünyemize aldığımız bir hazır gıda içinde gelen bu bileşenler bizim kendi hücrelerimizi dönüştürücü bir etkiye de sahip olmuş oluyor. Bunların haricinde hazır gıdalarda kullanılan çeşitli koruyucular da hazır gıdalarla beraber bünyemize giriyor ki bunlar aslında çeşitli kimyasal girdiler.

Peki, hazır ya da hızlı gıda tüketmenin sağlığa etkisinin ülkelerin sağlık sistemlerine maliyeti var mı? Bu konuda bazı araştırmalar var. Bir araştırmaya göre sadece Amerika’da sağlıklı gıda tüketilmesi hâlinde 3.28 milyon tıbbi sorunun ve 100 milyar dolardan fazla bir ulusal sağlık harcamasının engellenebileceği hesaplanmış. (Tufts Üniversitesi) Örneğin 1.93 milyon kalp damar sorunu, 120.000 diyabet hastalığı bunlardan sadece bir kısmı.

İngiltere’de yapılan daha eski bir araştırmaya göre de gıda ile ilişkili hastalıklar tüm hastalıkların %10’unu oluşturuyor ve İngiliz sağlık sistemine yıllık 6 milyar dolara mal oluyor. Bu rakamın trafik kazalarının ve sigaranın maliyetlerinin ayrı ayrı iki katı olduğu belirtiliyor.

Türkiye’de yapılan bir araştırmaya göre de sadece obezite ameliyatlarının ülkemiz ekonomisine maliyeti 20 milyar TL.

Bu duruma karşı sağlık sistemleri artık şu adımlar üzerinde çalışıyor.

  • İçeceklerden ve şekerli hazır gıdadan şeker vergisi alınması ve fiyatlarının yükseltilmesi
  • Zararlı bileşiklerden daha yüksek vergilendirme, bu sayede üreticilerin de daha sağlıklı bileşenlere yöneltilmesi
  • Hazır ve hızlı gıda ile ilgili reklamların yasaklanması
  • Okul girişlerine yakın hazır gıda dükkânların engellenmesi ve öğrencilere ücretsiz meyve
  • Süpermarketlerde aşçılık dersleri verilmesi ve vatandaşların kendi mutfaklarına yönlendirilmesi
  • Aşırı zararlı hazır gıdaların ve içeceklere aynı sigarada olduğu gibi “tek tip paketleme” ile “zararlıdır” ibareleri altında sunulması
  • Tıbbi reçetelere ilaç yerine bazı gıda yasaklarının ve beslenme programlarının konması
  • Yerli tohumlarla gıdaların üretilmesi ve kullanılmasının özendirilmesi


Evliya Çelebi her gittiği yerde hasta olmamak için o yörenin balından yediğini belirtmiş meşhur Seyahatname’sinde. Sağlıklı ve yerli gıdanın önemini daha iyi anlamak için bilim çevrelerinin ezbere konuşmaktansa yukarıda gerçek örneklerini verdiğim araştırmaları artırmaları ve karar vericilerin önüne koyması çok önemli. Ancak bu sayede gerçek maliyeti görebilir ve buna göre karar alabiliriz.

Bu yazıyı okuyan herkes içten içe bu zararları da hissediyordur. O hâlde devletlerin önlemlerini beklemeksizin hazır gıda tüketimini azaltalım, hemen bugünden itibaren.