Meral Akşener ve avanelerinin Kemal Kılıçdaroğlu’nu itibarsızlaştırma çabaları son sürat devam ediyor. Bu yolu İP’lilere açan CHP’ye karşı nezaketsiz, nankör davranan Meral Akşener olmuştu. Meral Akşener normalde nezaketli ve vefalı biri olsaydı, Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına yönelik eksik ve yanlış gördüğü yönleri baş başa yahut 6’lı masa toplantısında dile getirmesi gerekirdi. Bunu medya üzerinden yapmaya başlayınca İP içinde sabah ilk kalkan “Kemal Kılıçdaroğlu ile olmaz” demeye başladı.
Kemal Kılıçdaroğlu kendi partisine yönelik “Siz gerçekten benimle birlikte misiniz? Artık karar verin” diye sormuş, ilk karşılığı yoldaş Mansur Yavaş “Adil yarınlar, huzurlu bir gelecek için her zaman yanınızdayım. @kilicdarogluk” şeklindeki twitiyle, Ekrem İmamoğlu ise “Her koşulda Sayın Genel Başkanımızın #yanındayım @kilicdarogluk” twitiyle vermişti.
Meral Akşener, Yavaş ve İmamoğlu’nun Kemal Kılıçdaroğlu’na bu destek açıklamaları ortada iken bir hafta sonra çıkıp "Aday olmalarıyla ilgili de bir problemim yok. 1 yıl evvel önce bu iki arkadaşımızın ismi önde gidiyordu. İki arkadaşımızın seçmeninin taraftar haline dönmesi yarına yönelik problem yaratır dedim. İster Mansur Bey, ister Ekrem Bey aday gösterilecekse biz varız, itirazımız yok dedim. Aday olurlar, olmazlar, aslolan kazanmaktır" diyerek Yavaş ve İmamoğlu’nu Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı yine kışkırttı. CHP’ye en ağır sözü de aynı gün “Bizim CHP’ye borcumuz yok, eğer bir borç vardıysa biz onu 31 Mart'ta ödedik, hala alacaklı haline döndük" cümlesiyle söylemişti. Demek ki, kendilerini alacaklı gördükleri için sürekli “Kemal Kılıçdaroğlu kazanamaz” diye itibarsızlaştırıyorlar.
Meral Akşener ve avanesi baş başa yahut 6’lı masa toplantısında söyleyeceklerini kamuoyu önünde tartışarak hem tribünlere oynuyorlar hem de Kemal Kılıçdaroğlu’nun itibarını bitirmeye çalışıyorlar. Kemal Kılıçdaroğlu’nun itibarının, kendi kurdurduğu ve beslediği bir parti tarafından zedelenmesi de CHP adına ibretlik bir ders niteliğindedir.
Son günlerde Kemal Kılıçdaroğlu’nu itibarsızlaştırma işini en çok İP milletvekili Yavuz Ağıralioğlu üstlenmiş görünmektedir. Bu durum aynı zamanda İP’in ikiyüzlülüğünü bir kez daha ortaya çıkaran durum olmuş ve Yavuz Ağıralioğlu’na CHP’den gelen “Kulağını çekin” talimatını da yerine getirmişlerdir.
Yavuz Ağıralioğlu’nun "Kılıçdaroğlu aday olursa kazanamaz endişesi duyuyoruz. Klasik sağ seçmen, camide bile safın soluna durmaz. Bu refleksi görmezden gelemeyiz. Ben kaybetme korkusunu dillendiriyorum, endişeli davranıyorum. Bu seçmen isteksizliğini gözardı etmesek mi diyorum" sözü üzerine, CHP Grup Başkanvekili Engin Altay "Her evin çocuğunun kusuruyla ilgili kulağı çekilecekse evin reisi çeker. Ben ne diyeyim, daha bu böyle olmalı, bunu bekliyoruz. Bugün benim izlediğim video hoş bir video değil" cevabını vermişti.
Kendi gibi ikiyüzlü olan partisi İP’in görüşünü yansıtan sözcü Kürşad Zorlu, Yavuz Ağıralioğlu’nun açıklamaları için “Vekilimizin açıklaması şahsi görüşüdür" diyerek bir nevi CHP’nin “Kulak çekme” talimatını yerine getirdi.
Meral Akşener, “Kılıçdaroğlu kazanamaz” diyerek iki çapsız, vizyonsuz, sosyal medya algısıyla ayakta duran CHP’li Başkanının aday olması için isimlerini zikretmedi mi de, Yavuz Ağıralioğlu’nun sözleri “Şahsi görüşü” olsun?
HDP’nin sözde bir milletvekili Yavuz Ağıralioğlu’na geçmişte 'Yavuz it havlamış yine' diye hakaret ettiğinde de İP’ten bir tane sahip çıkanı olmamıştı. Şimdi bile bir nevi Meral Akşener’in sözlerini tekrarladığı hâlde, CHP’nin “Çocuğun kulağını çekin” talimatına uygun yine onu ortada bıraktılar.
Genel Başkan Yardımcılığından alınan, HDP ve CHP’nin hakaret ve aşağılamaları karşısında sürekli yalnız bırakılan Yavuz Ağıralioğlu neyin karşılığında hâlâ İP’e katlanmaktadır? Tuttuğu İP bir gün kopacaktır. Ama içine düştüğü rezil hâl her zaman sorgulanacaktır.
Yavuz Ağıralioğlu HDP paçandan ısırdı, CHP kulağından tuttu.
İP de ortaklarına sustuğuna göre, sen daha neyin derdindesin?
İP’i çürük bu yapıdan ayrılmak için daha neyi bekliyorsun?
