Belki de ilk kez bu kadar dikine oynayan, gol arayan, sağlı sollu bindirmeler yapan, şut çeken ve pozisyonlar bulan bir Fenerbahçe izledik. Belki de ilk kez topu kendi alanında kabul eden, ani ataklarla gol arayan ama bunda başarılı olamayan, etkili ayakları yeteri kadar kendini oyuna veremeyen, pozisyon yaratamayan, ikinci yarıda biraz kıpırdanan bir M.Başakşehir izledik. “Fenerbahçe’de görevini yapmayan futbolcu var mıydı?” diye sorarsanız, “Hayır” cevabını alırsınız.

Belki zaman zaman pozisyon hatası yapan ve göğüs pası ile rakibe pozisyon veren Dirar’ı sayabiliriz o kadar. Onun da takıma ofansif katkısı bu hatasını örtbas etti. Sarı-Lacivertliler her anlamda rakibinden üstün bir oyun ortaya koydu. Topa sahip olmada, ortada, şutta, preste, pozisyonda hep öndeydi Fenerbahçe. Ama öyle yan pasla, geriye pasla, kaleciye dönmeyle topa sahip olmadı, hep hücumu düşündü, hep gol aradı. Defansta Jailson ve Serdar Aziz mükemmele yakın oynadı. Isla sakatlık psikolojisini üzerinden atmış. Tolga ve Ozan her zamanki gibi enerji doluydu. Gustavo, kaptan Emre’nin görevini üstlenmiş bile. O tam bir “Örümcek adam… ”

Lig’de ilk yarı boyunca eleştirdiğimiz Kruse belki de en olumlu futbolunu sergiledi M.Başakşehir karşısında. Muriqi bildiğiniz gibi çok koştu, çok çalıştı, zaman zaman Rodrigues’in görevini üstlendi, markaj nedeniyle kenarlara kaçtı. Çok çalıştı Fenerbahçe, çok istedi. Tam da Ersun Yanal’ın istediği gibiydi, baskılı, pas yüzdesi yüksek, dikine oynayan, golü düşünen bir takım görüntüsündeydi. Belki ikinci yarıda yorgunluk nedeniyle oyundan biraz düştü Sarı-Lacivertli takım ama yine de maçı bırakmadı. Tek eksiği vardı, Fenerbahçe’nin…

Gol… Onu da maçın son bölümlerinde sahanın en iyisi Kruse ve Vedat Muriqi’in ayağından buldu. Zaten futbol böyle bir şey değil mi? Bazen iyi oynarsınız, gol atamazsınız, hatta yer, başınız önde sahadan ayrılırsınız. Bazen de oynarsınız ama golleri geç bulursunuz, sonunda kazanırsınız. Dün de böyle oldu işte. Fenerbahçe iyi oynadı, golleri son bölümde buldu, zirve yolunda çok önemli bir üç puanı daha hanesine yazdırdı.

Ve hakem Fırat Aydınus. İlk yarının son bölümünde Fenerbahçe lehine öyle bir penaltı verdi ki, pozisyonu yaşayan Tolga bile inanamadı. Allah’tan ‘VAR’ devreye girdi. Yoksa bu penaltı Fenerbahçe’nin iyi oyunu ve galibiyetine gölge düşürecekti.