YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN

6+HDP masası seçimlere sayılı günler kaldığı halde hala adayını bulamadı. Bu ittifak içindeki 7 parti içinde en huzursuz, en agresif, en problemli, en tutarsız parti de Meral Akşener’in İP isimli partisidir. Siyasi menfaatleri için fırıl fırıl dönen bir parti imajından ötesine geçemediler. Neyi savunuyorlar belli değil, neye karşılar belli değil…

MHP’den ayrıldıklarında “Milliyetçiler-Ülkücüler ayrıldı yeni parti kurdu” diye pazarlandılar ama parti kurulur kurulmaz CHP-HDP çizgisinde faaliyet sürdüren menfaatperest topluluğuna dönüştüler. Zaten partiyi ilk kurduklarında “Bu parti Ülkücü bir parti değil” açıklamasını en yetkili kişiler yapmıştı. İlk iş olarak Başbuğ Alparslan Türkeş’in fotoğraflarının ve bozkurt figürlerinin kullanılmamasını talimat olarak duyurdular. Meral Akşener zaten Cumhuriyet gazetesine "MHP ile tabanlarımızın aynı olduğunu söylemek zor" açıklamasıyla en net açıklamayı yapmıştı.

Gelinen noktada zaten “HDP tabanına oynadıklarını” göstererek ne kadar haklı olduklarını ispatlamışlardır.

Büyük umutlarla İP’e alınan ve Şanlıurfa’da Meral Akşener’le boş caddeleri beraber selamladıkları Ahmet Eşref Fakıbaba geldikleri noktayı "HDP’nin kapatılmasını doğru bulmuyorum. Suçlar varsa ortaya çıkarılır. Veya seçim sonrasına ertelemek, vatandaşın daha özgür bir seçim oy kullanması adına böyle bir şahsım olarak düşünüyorum.  HDP’ye oy veren seçmenler inşallah partileri kapanmaz ama kapandığı takdirde seçmenlerinin millet ittifakına yöneleceğini düşünüyorum" diye açıklayarak İP’in nasıl bir tabansız parti olduğunu göstermiştir.

Fakıbaba şakır da Meral Akşener’in yardımcısı Salim Ensarioğlu susar mı?

O da Kürdistan 24 TV'ye yaptığı açıklamada 'yeni çözüm süreci' mesajı vererek  "Kürt sorununu herkes kabul etmeli. Kürt sorunu vardır. Konuşup çözeceğiz" açıklamasını yapmış…

İP’te tüm bu atmosferi sağlayan bizzat Meral Akşener’dir. Çıktığı bir programda “İktidara geldiğimizde Kürt açılımı yapacağız. Çözüm süreci başlatacağız” mealindeki açıklaması ve Diyarbakır’a gittiğinde “Mesele silahlara veda ve kan dökmeye tövbe etmekse biz varız. Biz konuşan Türkiye’den yanayız” diyerek Türk devleti ile terör örgütü PKK’yı eşitleyen çağrısı, İP’in HDP tabanına oynadığını göstermektedir.

MHP’den ayrıldığında Diyarbakırlı olduğunu açıklayan Meral Akşener ateşle oynamaktadır. CHP’nin HD(P)KK ilişkilerine susarak, menfaatleri için CHP ve HDP ile ittifak yaparak bugünlere gelen Meral Akşener şimdilerde direkt HDP’leşme yolunda ilerlemektedir. Biri Ankara’da, diğeri İzmir’de gerçekleşen kongrelerde darbe diyen, destekledikleri adayları kazandıramayan Koray Aydın ve Müsavat Dervişoğlu gibi isimler acaba gelinen HD(P)KK çizgisine ne diyorlar?

Meral Akşener’in MHP’yi bölme çabalarından sonra kurduğu partide "MHP ile tabanlarımızın aynı olduğunu söylemek zor" sözüyle İP’i getirdiği HD(P)KK noktası hakkında söyleyecek sözleri yok mu? Biraz da siyasi menfaatlerini değil de Türkiye’yi düşünsünler. MHP ve Ülkücü Hareket içinde bir şey öğrenmediler mi acaba? 5 parti değişmiş, bir ideolojisi ve davası olmadığını her türlü göstermiş Meral Akşener’in peşinden gitmeleri en büyük sınavları olmuştu. Sınıfta kalmışlardı. Belki hatalarından dönüp, içinde bulundukları HD(P)KK çizgisine bir tavır alırlar. Hiç umudum yok ama “Heval abla seninle yol yürünmeyeceğini anladık” diye bir çıkış bekliyoruz. Yoksa yeni bir “Kürt açılımı, Çözüm süreci” düşüncelerini desteklediklerini kabul edeceğiz.

"MHP ile tabanlarımızın aynı olduğunu söylemek zor" diyen Meral Akşener’in partisinde Milliyetçi-Ülkücü kimlik taşınmayacağı artık netleşmiştir. Artık bu partide bulunanlar birbirini “Heval-Serok-Biji” diye çağırırsa sıfatlar yerli yerine oturacaktır.

MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli Amasya’dan “İP Başkanı Diyarbakır’a gidip utanmadan, sıkılmadan, vicdanı sızlamadan silahlara veda mesajı vermiştir.

Ne hazindir ki, PKK’ya yeşil ışık yakmıştır.

Bölünmeye selam salmıştır.

Teröristlerle mütarekeye efendilerinin emriyle tamam demiştir.

Bunun adı demokrasi olamaz.

Bunun adı iyilik hiç olamaz.

Bu olsa olsa küresel güçlerin kafa kola aldığı, ağzına bir parmak bal çalıp zalim bir projede konu mankeni yaptığı çarpık siyasetçi hezimetidir” şeklinde seslenirken haksız mıdır?

Meral Akşener’in peşinden giderken duygusu istismar edilen, düşünceleri aldatılanlar, siz gelinen noktada HD(P)KK çizgisine figüran olmamalısınız. Özünüze dönmeli ve Heval Meral’in projelerine meze olmayı kabul etmemelisiniz. Meral Akşener’de zerre vatan sevgisi, HD(P)KK karşıtlığı olsaydı zaten hem CHP-HDP ortaklığında yancı olmaz hem de şimdi HD(P)KK sevdalısı Ekrem İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı adayı yapmak için kendini paralamazdı.

Meral Akşener konusunda ne yazdıysak hepsinde haklı çıktık. Çıkmaya devam ediyoruz. HDP’yi “Kürtlerin siyasal temsilcisi” olarak gördüğünü söyleyen birinden de beklenen zaten bu değil miydi?