Güya 29 Mayıs İstanbul’un fethi vesilesiyle Fatih’in türbesini ziyaret ediyor…
Bir aymazlık, bir kabadayılık, bir hodbinlik… Eller arkada, sanki kamptaki esirlere hava atıyor…
Neyin, kimin intikamını alıyor acaba?
Bizans’ın, Yunanistan’ın ya da Haçlı’nın mı?
Yoksa KKTC’nin, mavi vatanın, Libya’nın hıncını mı?
“İstanbul’da seçimi bir Yunan kazandı” manşeti atan Yunan gazetesini teyit edercesine…
PKK’lı Ahmet Kaya’nın mezarında saygı duruşunda ama Fatih’in türbesinde kabadayı!
*
FETÖ’cüsü, PKK’lısı, devşirmesi, Yunan’ı, Haçlı’sı, iş birlikçisi hepsi faaliyette…
Vay efendim, Ayasofya Camii’nde nasıl Kur’an okunurmuş?
Vay efendim, Cumhurbaşkanı nasıl Fetih Suresi’nin Türkçe mealini okurmuş?
Hepsi çıldırmış gibi aynı anda saldırıya geçti…
Bunlardan biri alçak, hain firari Abdullah Bozkurt denen deyyus…
T.C. kimliği ile Avrupa’dan havlayıp duruyor, Ayasofya Camii’nde Kur’an okunmasını Batı’ya şikâyet edip cibilliyetini gösteriyor.
*
Olaydan rahatsız olanlardan biri de TELE 1 adlı iş birlikçi kanalın yönetmeni Merdan Yanardağ…
Bu iş birlikçi dönme, Fetih Suresi’nin okunmasından rahatsız...
Bu densize göre “Ayasofya’da Fetih Suresi’nin okunması 21. yüzyılda modern bir devlete, çağdaş bir topluma uygun düşmüyormuş”…
Bu tescilli iş birlikçiye göre, “Fetih, sömürgecilik ve talan demek”miş!
Çüşşş desek abartmış olmayız, memleketin ekmeğini yediği kaba pisleyen nankörlük…
Durumdan vazife çıkarmakla görevli bu “müstemleke gazetecisi”, geçenlerde Menderes’e de “Bebek katilinden demokrasi kahramanı çıkmaz” deme küstahlığını göstermişti.
*
“Gelecek’e İP’e sapa gelmez Deva” olmakla görevlendirilen AKP atıklarından Yeneroğlu da Yunan’dan farksız:
“Doğru olmadığını düşünüyorum. Türkiye’nin bunları aşmış olması lazım artık. Böyle saçma sapan gündemlerle meşgul olmak bile bir Deva Partili olarak beni rahatsız ediyor ciddi manada.”
*
Derken Dersimli Kemal’in papağanı Özgür Özel, raydan çıkmış Habertürk’te Başbuğ üzerinden ahkâm kesmeye kalkıyor.
Kara bir cehalet, 27 Mayıs’ı darbeye dönüştürenin İnönü ve komünistlerin olduğunu hatırlamıyor… Nerede mikrofon ve kamera görse koşan bir adam…
Aynı anda, tutuklu FETÖ’cüleri ziyaret ederken ettiği lafları dökülüveriyor piyasaya!
*
Sonra bir şarlatan… Sosyalist din taciri(!) biri giriyor topa…
“Fetih değil, işgalmiş” İstanbul’un alınışı…
Üstelik alçakça İstiklal Harbi öncesi Fransız’ın, Rus’un, İngiliz’in şehirlerimizi işgaliyle bir tutuyor İstanbul’un fethini…
Yani “proje tetikçiler” birer birer sahnede…
Ne kadar alçak, kahpe, ahlâk fukarası varsa…
Yunan’ın ezikliğini anlarım, İstanbul’dan kovuluşunun, Ege’de denize dökülüşünün, Kıbrıs’ta ezilişinin hıncıyla haline bakmadan ürüyüp duruyor…
Yunan gazeteleri “Büyük meydan okuma!” manşetleri atarken, içimizdeki kılıç artıklarının bu kirli ve kindar iş birliğine denecek söz kalmadı artık!
Ne yaparlarsa yapsınlar “Türk asrı” na engel olamayacaklar!
