Kaza namazı bulunan bir Müslümanın öncelikli görevi, vakit namazlarını aksatmamak ve geçmişte kılamadığı farz namazlarını kaza etmektir. İslam’da namazın yeri ve önemi büyük olduğundan, kazaya kalan namazların en kısa sürede eda edilmesi tavsiye edilir. Peki kaza namazı borcu olan kimse sünnet namazları kılabilir mi? İşte Diyanet’in ve mezheplerin konuya bakışı…
Hanefî mezhebine göre hüküm
Hanefî alimlerine göre, kaza namazı borcu olan kimse farz namazların öncesinde ve sonrasında kılınan sünnetleri (revâtib) yerine getirebilir. Ayrıca teheccüd, kuşluk gibi nâfile namazları kılması da caizdir. Bununla birlikte, kaza borçlarını da ihmal etmeden en kısa sürede tamamlamaya gayret etmesi gerekir.
Şâfiî mezhebine göre hüküm
Şâfiîlere göre ise durum farklıdır. Bu mezhebe göre, üzerinde kaza namazı borcu bulunan kimse, geçmiş tüm namazlarını kaza etmeden hiçbir nâfile namaz kılamaz. Bayram ve vitir namazı dâhil sünnet-i müekkede ya da gayrimüekkede nafilelerle meşgul olması doğru değildir. Çünkü bu kişi bütün vaktini kaza namazlarını eda etmeye ayırmalı; sadece uyku ve zaruri ihtiyaçlar gibi kaçınılmaz sebepler için ara vermelidir.
