İsrail, kamu binaları, okular, hastaneler, çocuk parkları, sivil yerleşim yerlerine yönelik gerçekleştirdiği terör saldırılarıyla mazlum ve masumları doğrudan hedef almaya devam etmektedir. Tüm dünyanın gözü önünde İsrail’in gerçekleştirdiği soykırımda Gazze’de hayatını kaybedenlerin sayısı en az 10 bini çocuk 7 bini kadın olmak üzere 25 bine yaklaşmıştır.
Tarih boyunca Ortadoğu’nun huzuru sadece bölgesel değil küresel anlamda da geniş çaplı ve çok boyutlu etkilere sahip olmuştur. İsrail’in Hamas bahanesiyle Gazze’de yürüttüğü soykırım Ortadoğu’nun hali hazırdaki huzursuz ortamını daha da kaotik hale getirmiş, İsrail’in 7 Ekim’den beri sürdürdüğü terör saldırıları küresel barışı tehdit eder hale gelmiş, bölgesel savaş riskini de artırmaya başlamıştır.
Ortadoğu’daki huzur ve barış ortamının kalıcı olarak sağlanması insanlığın huzurunun sağlanması adına en önemli gelişmelerden birisi olacaktır. Bu kapsamda Ortadoğu’daki problemlerin temeli olarak görülen Filistin meselesinin bir an evvel çözüme kavuşturulması elzem bir durumdur. Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin Filistin meselesinin kalıcı ve hakkaniyetli olarak çözüme kavuşturulması adına 14 Kasım 2023 tarihinde TBMM Grup Toplantısındaki konuşmalarında ifade buyurdukları 6 adım iyi anlaşılmalı ve ivedilikle uygulanmalıdır.
“İlk olarak, İsrail ile Filistin arasındaki çatışmaların durması, sürdürülebilir barış ve ateşkes ortamının tesis edilmesi ve insani yardım koridorlarının açılması şarttır. İkinci olarak, İsrail’e kapsamlı yaptırım programı uygulanmalı, Gazze’yi harap etmesinden dolayı tazminata mahkum edilmelidir. Üçüncü olarak, İslam ülkelerinin katılım ve desteğiyle barış gücü oluşturulmalı, garantörlük kurumu işletilmelidir. Dördüncü olarak, uluslararası barış konferansı toplanmalıdır. Beşinci olarak, iki devletli çözüm iklimi acilen yeşermeli, 1967 sınırlarına haiz, başkenti Doğu Kudüs olan egemen, toprak bütünlüğünü sağlamış bağımsız Filistin devletinin tanınması sağlanmalıdır. Altıncı olarak da, eli ve vicdanı kanlı Netenyahu ve yönetimi işledikleri savaş suçlarından dolayı Lahey Adalet Divanı’nda yargılanmalıdır.”
***
Türkiye, İsrail terörü karşısında sessiz kalmamış Filistinli masumların umudu olmuş, Gazze’deki zulme karşı uluslararası kamuoyu ile kurumların harekete geçmesi için öncü bir rol üstlenmiştir. Bu kapsamda İsrail ve yönetiminin Uluslararası Adalet Divanında yargılanması adına girişimlerde bulunmuştur.
Gelinen aşamada Güney Afrika Cumhuriyeti’nin, “Gazze'deki Filistin halkına soykırım yaptığı” gerekçesiyle İsrail hakkında açtığı dava Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı’nda görülmeye başlandı. UAD’de başlayan dava insanlığın arzu ettiği barış ortamı için kapı aralamıştır. ABD Dışişleri Bakanı Blinken’ın İsrailli yetkililerle görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, “Güney Afrika'nın İsrail'e karşı Uluslararası Adalet Divanında dava açmasının Gazze Şeridi'ndeki tırmanışı kontrol altına alma çabalarını dağıttığını” ifade etmesi dikkatlerden kaçmamıştır. Filistin’de devam eden soykırımdan İsrail’e verdiği gizli ve açık destek ile ABD de sorumludur.
Mazlum ahı asla yerde kalmayacak, zalimden hesap elbet sorulacaktır. Son dönemde birbirlerinin sapkın suçlarını ifşa etmeye başlayan çevreler günü ve zamanı geldiğinde işledikleri her suçun bedelini tüm insanlığa karşı ödeyecektir.
