Türkçe Düşün
İstanbul
HAFİF YAĞMUR
27°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Türkgün Dünya İsrail'in işgaline Batı'yı örnek verdi: Tipik bir Avrupa sömürgeciliği

İsrail'in işgaline Batı'yı örnek verdi: Tipik bir Avrupa sömürgeciliği

Middle East Monitor Direktörü Davud Abdullah, İsrail'in Filistin'de 1948'den bu yana devam eden işgal yöntemini Avrupa'nın sömürgecilik taktiklerine benzeterek, 'İsrail'in işgali tipik bir Avrupa sömürgeciliği örneği. Avrupalılar, Amerika'da, Avustralya'da, Afrika'da gittikleri her yerde bu tavrı sergiledi. Toprağı ele geçir, mümkün olduğunca çok toprak al ve direnenleri yok et.' dedi.

3 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
İsrail'in işgaline Batı'yı örnek verdi: Tipik bir Avrupa sömürgeciliği

Londra merkezli basın izleme kuruluşu Middle East Monitor Direktörü ve eski Britanya Müslüman Konseyi Genel Sekreter Yardımcısı Abdullah, AA muhabirine, Filistin'de yıllardır süren İsrail işgali ve 7 Ekim 2023'ten bu yana devam eden saldırılara ilişkin değerlendirmede bulundu.

Abdullah, İsrail'in "Hamas'ı bitirme" iddiasıyla aylardır Gazze Şeridi'ne yoğun bombardıman düzenlediğini belirterek, "Bir ideolojiyi yenemezsiniz. Topraklarınız işgal edilmişse direnme hakkınız vardır ve işgal devam ettiği sürece bu fikir devam edecek, bir nesilden diğerine geçecek." diye konuştu.

İsrail'in Gazze'de halihazırda abluka altında yaşayan Filistinlileri Mısır'a sürmek istediğini anlatan Abdullah, şöyle devam etti:

"İsrail'in amacının oldukça açık olduğunu düşünüyorum. İsrail, Filistinlilerin ya da Arapların olmadığı özel bir Yahudi devleti olmak istiyor. Gazze Şeridi'ndeki Filistinli nüfusunu azaltmak istiyor. Kuzeyde şu anda yapmaya çalıştıkları şey, tampon bölge dedikleri, Filistinlilerin olmadığı bir alan oluşturmak, Cibaliye ve Beyt Hanun gibi bölgeleri Filistinlilerden arındırmak istiyorlar. Böylece İsrail'e bir tehdit oluşturmayacaklarını düşünüyorlar."

"FİLİSTİNLİLERİN YURTLARINDAN ATILMALARI SÜRECİ 1948'DEN BU YANA DEVAM EDİYOR"

Abdullah, İsrail'in bağımsızlık ilanıyla sonuçlanan Balfour Deklarasyonu'nun yayımlandığı 1917'de, Filistin'deki Yahudi nüfusunun sadece 56 bin olduğuna dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu:

"1922'de İngiliz manda rejimi kurulduğunda kapılar Yahudilere tam anlamıyla açıldı ve göçler 1939-1945 savaş yılları boyunca, 1947'deki bölünme planına kadar hızlandırılarak devam etti. Bölünme planı açıklandığında sayıları 665 bini bulmuştu. Bunun nedeni İngiltere'nin o dönemde Filistin'de manda yönetiminde olmasıydı. Bu, İngiltere'nin idareci, baş yönetici olduğu anlamına geliyordu ancak yönetici olmanın mal sahibi olduğunuz anlamına gelmediğinin altını çizmek gerekir. Egemenlik hiçbir zaman İngiltere'ye devredilmedi."

İngiltere'nin desteğiyle Filistin'de Yahudi nüfusu artırılırken, Filistinli Arapların ana vatanlarından sürüldüğüne dikkati çeken Abdullah, İsrail'in bağımsızlığını ilan ettiği 1948'de yerinden edilen Filistinlilerin sayısının 750 binden fazla olduğunu hatırlattı.

Abdullah, Filistinlilerin yurtlarından atılma sürecinin devam ettiğine işaret ederek, "Filistin'in 1948'den önce kendi kurumları vardı, mahkeme sistemi, hukuk sistemi, posta hizmetleri, gelişmiş tarımı, kültürel kurumları, tiyatroları, kütüphaneleri, bunların hepsi ellerinden alındı. 1948 öncesinde gelen işgalciler, bu mülkleri, fabrikaları, dükkanları, çiftlikleri, kütüphaneleri, hepsini ellerinden aldı. Bu bir felaket, bir toplumun devam eden yıkımı, halkının parçalanması ve bu ne yazık ki hala devam ediyor." ifadesini kullandı.

 "İSRAİL'İN İŞGALİ TİPİK BİR AVRUPA SÖMÜRGECİLİĞİ ÖRNEĞİ"

Siyonist milis gruplarınca yüz binlerce Filistinlinin katledilmesine rağmen İsrail'in kuruluşunda aktif rol üstlenen Batılı devletlerin bugün benzer tutum sergilediğine işaret eden Abdullah, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İngiltere ve ABD gibi Batılı hükümetler, bu saldırganlığı desteklemek için sıraya girdi ve ellerinden geldiğince destekledi. Hatırlarsanız savaşın ilk günü, 7 Ekim'de, (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu ABD'den yardım istedi. Amerikalılar, o günden bu yana her gün silah ve bomba sevkiyatı yapıyor. İngilizler keşif uçakları, Kanadalılar da özel birlikler gönderdi. Tüm bu ülkeler bunun bir parçası. Pek çok insan 'Bu sadece İsrail'in işi' diye düşünüyor ama hayır. İsrail ve müttefikleri Gazze Şeridi'nde Filistin halkına karşı savaşıyor. Gerçek bu."

Abdullah, İsrail'in Filistin'de 1948'den bu yana devam eden işgal yöntemini Avrupa'nın sömürgecilik taktiklerine benzeterek, sözlerini "İsrail'in işgali tipik bir Avrupa sömürgeciliği örneği. Avrupalılar, Amerika'da, Avustralya'da, Afrika'da gittikleri her yerde bu tavrı sergiledi. Toprağı ele geçir, mümkün olduğunca çok toprak al ve direnenleri yok et. Toprak gaspı ve etnik temizlik, bu tipik bir Avrupa sömürgeciliğidir." şeklinde tamamladı.

Yorumlar
E
Erdoğan sinirli 5 ay önce
Yahudi Hitler'i Almanya'nın başına Fuhrer yapanlar da Siyonistlerdi. İkinci dünya savaşı bu Siyonistler yüzünden çıkarılmıştır Allah'ın lanetli kavimi Yahudiler bu dünyadan Yok olsa daha huzurlu olur dünya. Hitler de Yahudi dir. Şuandaki Ukrayna'da ki zelenski de AYNEN Yahudi. Onuda darbeyle Ukrayna'nın başına bela eden Siyonistler dir.
begenme BEĞENME
0
cevapla CEVAPLA
MOSSAD bağlantılı olduklarını itiraf ettiler! İşte soruşturmadan yeni detaylar

MOSSAD bağlantılı olduklarını itiraf ettiler! İşte soruşturmadan yeni detaylar