2019 yerel seçimlerinde büyük bir talihsizlik sonucu İstanbul halkının başına musallat olan Ekrem İmamoğlu, son düzlükte İBB Başkanı olarak son 3 ayının kaldığının farkında ve o süreyi yine bildik kibir abidesi, yapmacık, tutarsız tarzda tamamlamak istiyor. Bir insan bu kadar mı itici olur? Ekrem İmamoğlu’na bakınca bunun olabildiğini görüyoruz. Geçen günlerde Sözcü Tv’ye çıkmış, karşısında acınacak haldeki gazeteciler, yağdanlık görevlerini yerine getirip bunu adeta yağlıyorlar, ballıyorlar. O manzarayı görünce bir an sanki Adnan Hoca ve onun kedicikleri sahnesi var sandım…

Bir adamın her konuşması ve davranışı iğreti durur mu?

Sözcü Tv’de bol bol bu duruşu sergiledi.

Ekrem İmamoğlu, bu programda TOKİ ile ilgili asılsız iddialarda bulundu. Bunun üzerine TOKİ Başkanı Ömer Bulut'un yanına bağlanmak istemesiyle çılgına dönen İmamoğlu, sunucu Senem Toluay Ilgaz'ı "Senem Hanım kusura bakmayın. TOKİ Başkanı sizin için neyi ifade ediyor bilmiyorum ama bir gün isterse KİPTAŞ Genel Müdürüyle oturur konuşur. İkidir tekrar ediyorsunuz. Yarın bir gün İstanbul Belediye Başkanı ya da İstanbul Belediye Başkan Adayı'yla konuşacak kişi o değildir. Sizin üzerinizden prim yapmaya gayret ediyor. İşine baksın. Yarın bir yerde cevabını verir. İşini görsün, işine baksın. Bence yanlış bir anons yaptınız onu da söyleyeyim.” şeklinde adeta fırçalamıştır.

Türkiye’de İBB Başkanı’nın yapması gerekenlerin dışında her konuya burnunu sokan, Türkiye’de gerçekleşen olaylar karşısında kendini Cumhurbaşkanı, Bakanlar ve milletvekilleriyle yarıştıran Ekrem İmamoğlu’ndaki kokan kibrine bakar mısınız?

Hz. Mevlana’nın “Bir kimsede kibir varsa, söz söylediği zaman soğan gibi kokar.” diyor ya… Kokuyorsun be Ekrem…

Gelinen noktada Ekrem İmamoğlu’nun en büyük şakşakçısı, üniversite yıllarında Ekrem İmamoğlu’nun ev arkadaşı olan ve çok samimi sarılma pozları olan Fatih Portakal bile dayanamayıp Sözcü Tv’de soğan gibi kokan kibir sahibine karşı "Gazeteciye ayar çekemezsiniz, özellikle karşındaki bir kadınsa" diye başladığı cümleyi "Siz bizimle aynı seviyedesiniz, hepimizle aynı seviyedesiniz. Bize ayar vermek gibi had bildirmek yapamazsınız. Varsa psikolojik bir sorununuz sıkıntınız Ekrem Bey tedavi olun diyeceğim size. O yüzden gazetecinin de işine karışmayın" şeklinde çok ağır sözlerle bitirdi. Fatih Portakal, kavgada bile söylenmeyecek sözleri milyonların huzurunda ekranlardan söyledi. Kibir abidesi Ekrem İmamoğlu’na “Psikolojik sıkıntı/Tedavi” içeriğinde çağrıyı artık kendi yandaşları bile söylüyorsa, gerisini siz düşünün.

Böyle bir adamın İstanbul’un başına bela edildiği yetmiyor gibi, Türk siyasetindeki bazı yarım akıllılar tarafından bir de Cumhurbaşkanlığı makamına aday olarak çıkarılıp bela edilmek için çok uğraşıldı.

İBB Başkanı olmaktan çok CHP Eşbaşkanı olma rolünü oynayan Ekrem İmamoğlu, Sözcü Tv’de bir de kendisinin en son yahut hiç yorum yapmaması gereken terör konusunda çeşitli ahkâmlar kesmiş…

Ekrem İmamoğlu cümlelerinin özetinde utanmasa terörü hükümet yaptı diyecek… Şu cümlelerdeki tona, imaya bakar mısınız?

“Terörün artmasının ya da terörle ilgili tedbir alınmamasının sorumlusu hükümettir. Hükümetin sorumlusu da sayın Cumhurbaşkanı'dır. Hesap vermesi gereken kişi odur. Ne için insanlarımız şehit oldu? Birçok şeyin üstü kapandı memlekette. Terör saldırısı oldu ama neden ve nasıl oldu? Birçok şeyin üstü kapatılıyor. Bu sefer cambaz oyununu milletimiz tarafından çöpe atılacağını düşünüyorum. “

Bu cümleleri kuran kim?

2019’da gerçekleşen yerel seçimde Kandil’deki tüm teröristbaşlarının, HDP Eşbaşkanları ve örgüt üyelerinin, PKK’lı Demirtaş’ın açıktan oy verdiği, desteklediği Ekrem İmamoğlu!

Hükümet, Irak’ta, Suriye’de ve Türkiye sınırları içinde terör örgütleriyle başarılı bir şekilde mücadele eden taraftır. Her konuda da hesabını verecek durumdadır. Peki, kibir abidesi Ekrem İmamoğlu, senin hangi gün terör örgütlerine, teröristlere karşı bir mücadelen ve duruşun oldu? Elinde silahla Kandil’de poz veren teröristler, İBB’nin içinde senin çalışanın olarak gözaltına alınmadı mı? Yakalanmamak için Yunanistan’a kaçan PKK’lı çalışanın olmadı mı?

Terör örgütü PKK’nın kontrolündeki sözde Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (DİAYDER) üzerinden, sözde “Değer ailesi” adı verilen PKK’lı teröristlerin ailesine İBB bünyesinde maddi yardım yapıldığı ortaya çıkmadı mı?

HD(P)KK desteğiyle seçilince bol bol diyet ödedin değil mi?

Zaten ne diyordun? "HDP'lilerin başımın üzerinde yeri var. HDP’lilere layık olmaya çalışıyorum"

Kibir abidesi Ekrem İmamoğlu, sen bunları yapınca terör artmıyor da hükümet terörle mücadele edip onbinlerce terörist öldürünce mi terör artıyor?

Daha neler yaptın neler?

PKK hizmetkârı HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan ile ağaç dikme pozların…

PKK’ya yardım ve yataklıktan dolayı görevden alınmış HDP’li Belediye Başkanlarına destek için Diyarbakır’a gitmen…

Sonra, Diyarbakır’da “Hafıza Odası” adı altında açılan sanat galerisine HDP Eşbaşkanı Mithat Sancar ve "Mustafa Kemal'in askeri değil generali olsanız ne yazar it sürüleri.” diyen PKK’lı Sırrı Sakık ile katılıp poz vermen… Bu sözlerin sahibi Sırrı Sakık gibi PKK’lı biriyle sırıtarak poz verdiğin halde, bir de utanmadan Galatasaray ve Fenerbahçe’nin iptal edilen maçı üzerinden Atatürk istismarı yapıyorsun. Ne utanmaz bir adamsın sen yahu?

Türk devleti ve hükümeti terör örgütü PKK ile mücadele etmek için Barış Pınarı Harekâtı düzenliyor ama sen çıkıp bu mücadeleyi sulandırmak için “Askerlerimizin yanındayım ama kafam rahat değil' diyordun. Mesela PKK’lılara sahip çıkarken, onlarla poz verirken kafan gayet rahat oluyordu değil mi?

Mesela “PKK’lı gencin ölüsüne de, dirisine de sahip çıkacağız”, “Hendek kazanların alnından değil, ellerinden öpüyorum”, “Hendeklerde halkımız şanlı mücadele veriyor. Direniyor” diyerek 793 asker ve polisimizin şehit olmasında PKK’lı teröristleri azmettiren PKK’lı Demirtaş için "Sayın Demirtaş'ın siyasi çizgisini beğeniyorum. Barışçıl, uzlaşmacı ve evrensel değerleri öne koyan bir dili var." diyen ve böyle PKK’lı birinin niçin tutuklu olduğunu anlamadığını “Sayın Demirtaş'a 23 Haziran öncesi söylemleri ve ortaya koyduğu teşvik ve destekten ötürü teşekkür etmiştim. Bu tutum ve davranışlar elbette bizim için çok değerli. Zira bu çokça bize de soruldu. Tutuklu ama yani niçin tutuklu? Bunu herkes gibi ben de anlamak istiyorum. Bu bağlamda özellikle hukuk açısından mağdur edilmiş her kim var ise ben yanında olduğumu ve bu sürecin bir an önce bitirilmesi gerektiğini, insanların suçu belli değilken yaratılan ortamda yıllarca hapis yatan insanların hayatlarını kaybettiğini biliyoruz.” cümleleriyle ifade eden kibir abidesi kendine gel, terör senin gibiler yüzünden bitmiyor hala anlamadın mı?

Ekrem İmamoğlu, senin terör örgütü PKK’nın mensuplarına yaptığın şirinlikler, güzellemeler, sahiplenmeler ortada iken “terör niye artıyor?” diye bir daha saçmalama tamam mı?

Şehit cenazesinden koştura koştura “Öldürülen PKK’lılara sahip çıkacağız, mücadelelerini yaşatacağız” diyen DEM’lilerin ayağına giden bir CHP Genel Başkanı varken terörü pohpohlayan siz olmuyor musunuz?

PKK’lı bir hain olan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Özgür Özel’in ziyaretinde ona "CHP'nin Eş Başkanı diyesim geldi..." dediğinde nasıl hoşuna gitti değil mi?

Açık ve net söylüyorum Ekrem İmamoğlu gibi adamlar bu ülkede yönetici olduğu sürece terör asla bitmez. Adama bak PKK’lılarla düşüp kalkıyor ve sonra çıkıp “Terör niye artıyor?” diyebiliyor.

Ekrem İmamoğlu İBB koltuğunda son 3 ayın kaldı. Fatih Portakal’ın “Varsa psikolojik bir sorununuz sıkıntınız Ekrem Bey tedavi olun diyeceğim size” diyerek bahsettiği tavsiyesine uy bence… Fatih Portakal’a katılıyorum. Senin çok ciddi sağlık ve karakter problemlerin var bence. Ama bunun kanıtlanması için en kısa sürede bir tedavi merkezine gitmelisin.

Yıldıray ÇİÇEK