Kafa kafaya verip İBB’yi çiftlik gibi yöneten Ekrem İmamoğlu ve Murat Ongun ikilisi öyle bir patlayacak ki, siyaset dünyasında parçaları dahi bulunamayacak. Bunun nedenini bu ikili çok iyi biliyor. Korkuları da o yüzden zaten.

          Eskiden İBB’de böyle bir adet yoktu. Şimdi “sözcü” sıfatında her ihaneti, her usulsüzlüğü, her yolsuzluğu, her çapsızlığı tevil etmek için ballı üç maaş alan Murat Ongun isminde biri peydah oldu. Balon Ekrem’in Goebbels’i olma rolüne soyunuyor ama daha ziyade Gobel olarak kalıyor.

          Tarihteki gerçek Goebbels “Propaganda esnasında yalan söyleyin, inananlar olacaktır. Şayet başarısız olduysanız devam edin.” diyordu. Ekrem’in Gobel’i de onu taklit etmeye çalışıyor. Mesela “Fazilet durağı” yalanıyla bunu tatbik etmeye çalışıyordu, bu yalan mahkeme tarafından tescillenerek elinde patlamıştı.

          Bu çakma Goebbels Murat Ongun, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu AHaber’de İBB-PKK ilişkisine dair canlı yayında açıklamalar yaparken “Yurt içinde 150’nin altında ama İBB’de “557 kaydı olan terörist var.” Takdir Milletimizin” şeklinde meselenin ciddiyetini sulandırmaya yönelik bir paylaşım yaptı. Ben de misyonları aynı olan PKK-YPG irtibat ve iltisaklı Ahmet Nesin’e bu konuda yazdığım yazının şu bölümünü Murat Ongun’un çapsızlığını ortaya koymak için paylaştım:

          “Süleyman Soylu’nun bahsettiği “156 terörist” elinde silah dağlarda, mağara içlerinde fare gibi yaşayan, kafasını mağara deliğinden çıkarınca havaya uçanlar, İBB’de kadrolaşanlar ise “PKK ile iltisaklı/irtibatlı” olanlardır. Geri zekâlı, aptal, ahmak Ahmet Nesin “İBB içinde silahla bekleyen teröristler” diye bir cümle kuran oldu mu?”

          Bu çakma Goebbels Murat Ongun bu konunun içeriğine yahut muhataplığına cevap vermek yerine ne yaptı biliyor musunuz?

          Benim 8 yıl önce MHP ve AK Parti’nin kanlı bıçaklı olduğu döneme ait bir yazım içindeki cümlelerin ekran görüntüsünü “Şerefli (!) kardeşim yat uyu.” yorumuyla birlikte attı.

          “Dam Üstünde Saksağan Vur Beline Kazmayı” ya da “Ben ne söylüyorum, tamburam ne çalıyor?” hali değil de nedir bu hal?

          Tarihteki gerçek Goebbels “her zaman etrafınızda bir yalaka ordusu bulundurun” diyor ya, bu çakma Goebbels Murat Ongun da İBB bütçesiyle oluşturduğu binlerce trol ordusuyla bu yorumunu paylaştırıyor, beğendiriyor ve yorum yaptırıyor. Hepsi sahte hesap, hepsinin ortak paylaşımları PKK’lılar, FETÖ’cüler, hepsi İBB’nin beslediği trol hesaplar… Bunlardan biri yazmış “HDPPKK birlikteliği bizim için şeref” diye…

Ne hakaretler, ne küfürler… Zaten bir sahte hesap yorum yazdığında midem bulanıyor.

          Hakaretler, küfürlerle kirlenen sayfa temizlensin diye ilk attığım twiti silip, aynı cümleleri paylaştığım halde İBB’nin besleme gazeteleri ve lağım faresi trolleri “Murat Ongun Yıldıray Çiçek’e twit sildirdi” diye haber ve propaganda yaptılar. Aynı cümleler duruyor ya şeref yoksunları…

          Sonra bu durumu vurgulamak için “Çakma Goebbels Murat Ongun’un İBB beslemesi trol soytarıları altına hakaret doldurduğunuz twiti silip, yukarı da tekrar aynı cümleleri tekrar paylaştım. Şerefsiz PKK’lıların şeref yargısıyla şeref kazananlar şerefsizlerin ta kendisidir.” Yorumunu paylaştım. Ama lağım farelerini Çakma Goebbels beslemeye devam ediyordu.

          Murat Ongun bizim 8 yıl önce AKP’nin politikalarına karşı canla-başla karşı çıktığımız dönem Recep Tayyip Erdoğan’ın Ülkücülere yönelik söylediği “Mafya bozuntusu, kafatasçı, kovboy, ırkçı, it-kopuk, kandan beslenenler, hayvan, “ gibi sözlerine karşı söylenmiş şu sözlerimdi: “Ülkücüye bu kadar hakaret, küfür eden Tayyip’e oy verecek aramızda hiçbir şerefini, haysiyetini kaybeden ülkücü görmedim ben”

          Çakma Goebbels Murat Ongun, bu ve benzeri sözler gizli saklı sözler değil ki, senin gibi başka bir müptezel olan Barış Atay da aylar önce aynı sözleri kullanıp twit atmış, ben de zaten “Cumhur İttifakı 15 Temmuz akşamı kuruldu!” başlıklı yazım içinde o senin paylaştığın sözlerimin sebep ve sonucunu değerlendirmiştim.

Bak çakma Goebbels Murat Ongun…

          Ben Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçmişte 38 dava açtığı bir yazarım. Ben AK Parti kurulduğu günden 15 Temmuz hain darbe girişimi olan güne kadar politikalarına yönelik en ağır yazıları yazmış bir yazarım.

          Ben dün Habur’a, Dolmabahçe’ye, Oslo’ya, Çözüm Süreci’ne, İmralı görüşmelerine, cemaat (FETÖ) ilişkilerine, TSK’ya kurulan kumpaslara yönelik Türkiye’de en ağır yazıları yazmış bir yazarım. Aynı liderimin, partimin ve dava arkadaşlarımın verdiği mücadelenin ölçüsünde…

          Biz, dün ömrümüzü mahkemede geçirerek verdiğimiz bu mücadeleyi sizin PKK ile kurduğunuz şerefsiz, alçak ilişikler karşısında mı durduracağız?

Sizin HD(P)KK ile kurduğunuz cıvık cıvık aşağılık ilişkiler karşısında mı susacağız?

          Dün PKK açılımı yapan bu iktidara yaptığımız eleştiriyi, şimdi PKK’ya kan kustururken de mi yapacağız?

Yoksa 15 Temmuz sonrası yaptığımız gibi destekleyecek miyiz?

          Çakma Goebbels Murat Ongun, senin şerefin, kaliten, haysiyetin, namusun Kolpaçino Ekrem’in arkasına geçip

“PKK’lıların ölüsüne de, dirisine de sahip çıkacağız” ,

”PKK’lıların cenazesine gitmeyen HDP’li milletvekilleri hakkında soruşturma açtırırım”

“Gazetelere bakın büyük temizlik operasyonuymuş… Siz kimsiniz ya? Siz kimi nereden süpürüyorsunuz? Siz ancak bu toprakların kanalizasyonunu temizlersiniz. “

          “Biz PKK’yı silahlı halk hareketi olarak tanımlıyoruz. Bizim bugüne kadar, 1990’dan bu yana kurulmuş hiçbir partimiz PKK’yi terör örgütü olarak tanımlamadı.” şeklindeki sözlerin sahibi olan terörist Demirtaş için kurduğu ‘‘Sayın Demirtaş’a ben, 23 Haziran öncesi söylemleri ve ortaya koyduğu teşvikten ve destekten ötürü teşekkürümü etmiştim. Bu tutum ve davranışlar, elbette bizim için çok değerli. Zira bu çokça bize de soruldu. Tutuklu ama yani niçin tutuklu? Bunu herkes gibi ben de anlamak istiyorum.” cümlelerini pişkin pişkin dinlemeye müsait olabilir.

Ama bizim böyle bir şeye müsait olmadığımızı dün de gösterdik, bugün de…

Siz, siyasi ve kişisel menfaatler için PKK’lıları böyle yalayan adamlarsınız.

          Vicdansız, merhametsiz adamlar, daha Demirtaş teröristinin “Hendek kazanların ellerinden öpüyorum” diyerek PKK’lı teröristleri azmettirerek şehit ettirdiği askerlerimizin, polislerimizin yetim evlatlarının çığlıkları ulaştığı Arş-ı Âlâ’dan geri dönmedi.

          Çakma Goebbels Murat Ongun, benim 8 yıl önce zaten kavgalı, zaten mücadele ettiğim AK Parti’nin politikalarına yönelik yazdıklarımı değil de Ekrem İmamoğlu’nun buluşup yemek yediği DİAYDER yöneticilerinin teröristbaşı Öcalan’a özgürlük istedikleri açıklamalarını, PKK’lı teröristlerin cenaze törenlerindeki nursuz suratlarıyla ortada nasıl dolaştıklarını, ateist terör örgütü PKK’ya “din adamı” maskesi altında nasıl hizmet ettiklerini paylaşsaydın…

          Çakma Goebbels Murat Ongun, benim zaten o dönem vermiş olduğum mücadeleden dolayı davalık olduğum AKP’ye yazdıklarımı değil de İBB’ye sekreter olarak aldığınız Sevtap Ayman’ın sosyal medya sayfasında yaptığı Kandil, Murat Karayılan, PKK paçavralarıyla ilgili paylaşımlarını paylaşsaydın. Ama sen nasıl bir müptezel adamsın ki, terör örgütü üyesi olmak suçundan hakkında soruşturma açılmış PKK’lı Sevtap Ayman’ı hala “Çalışanımız mesleğinin gereği görevine devam edecek” diye korumaya çalışıyorsun. Sevtap Ayman’ı niçin izne ayırdınız Çakma Goebbels?

          Çakma Goebbels Murat Ongun, benim zaten hiçbir mücadelemizi inkâr etmediğim paylaşımlarım, hepsi kitaplarda, arşivlerde kayıtlı olan yazılarım yerine, Kandil’deki tüm teröristbaşlarının Ekrem İmamoğlu’na teker teker seçim öncesi ve sonrası çektikleri destek videolarını paylaşsaydın.

          Çakma Goebbels, hala gerçek Goebbels’in “Propagandada kullanılan yalanlar ne kadar büyük olursa insanların onlara inanması kolaylaşır, yalanın etkisi artar.” düşüncesini o çapsız halinle uygulamaya çalışıyorsun değil mi?

          Bir de bu Çakma Goebbels Murat Ongun benim 8 yıl önce yazdığım yazıları tam ne zaman paylaşıyor biliyor musunuz?

          Çizgi film kılıklı Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin gelmiş geçmiş en çapsız Dışişleri Bakanıdır.”, “ileri derecede gerizekâlı”, “karikatür gibi adam” dediği Ahmet Davutoğlu ile yemekli baş başa görüştüğü gün. Peki, Ahmet Davutoğlu Kemal Kılıçdaroğlu’na ne diyordu: “Adam değil”, “Kaset operasyonuyla CHP’nin başına gelmiş kişi,” “Benim ömrüm CHP ile mücadeleyle geçti”

          Hadi biz sizin yoldaşınız PKK’ya kan kusturmak için Cumhur ittifakını kurduk, siz niçin yanyana geldiniz Çakma Goebbels?

          2017 yılında “Meral Akşener geçmişi kirli siyasetçi, namussuz” diyen, tüm terör örgütleriyle aşna fişne olan Canan Kaftancıoğlu ile beraber Meral Akşener’in evine girerken nasıl bir duygu yaşadın ki İBB-PKK ilişkisi tartışılırken, 8 yıl önceki MHP-AK Parti kavgasını hatırlattın bize Çakma Goebbels?

          “Bizi bitirecek malum patlama ne zaman olacak?” diye geceleri kâbus görmekten uyuyamıyorsun değil mi?

Diyet ödediğiniz PKK’lı yoldaşlarınızla bu yolculuğunuz çok kısa sürecek Çakma Goebbels.

          Bizdeki şeref, PKK’lılara ve PKK’lılara sahip çıkan herkese karşı mücadele verecek kadar güçlüdür. Bunu dün de gösterdik bugün de gösteriyoruz.

Şahsi menfaatler için PKK’lılarla bile düşen kendi şerefinizle bizi karıştırmayın!

          Sizdeki şeref ise PKK’lı alçakları övecek, onlara methiye düzecek, onlarla düşüp-kalkacak kadar düşüktür.

Şerefi olan bir adam, PKK’lı terörist Demirtaş’ı över mi?

Şerefi olan bir adam, İBB’de PKK kurucusu teröristbaşı Sakine Cansız’ın kitabını satar mı?

Şerefi olan bir adam, PKK’lı Pervin Buldan’ın kadınlar gününü kutlar, onunla fidan diker mi?

          Şerefi olan bir adam, PKK’ya yardım ve yataklıktan dolayı görevden alınmış HDP’li belediye başkanlarının ayağına kadar Diyarbakır’a gidip destek verir mi?

Tüm bunlar senin aklınla oluyorsa, vay o Balon Ekrem’in haline vay…

Şerefli Çakma Goebbels (!)yat uyu bakalım, uyuyabiliyor musun?

Kabuslar seni uyutmuyor değil mi?