Sosyal medyanın “Kolpaçino Ekrem” adını verdiği Ekrem İmamoğlu Türkiye turuna çıktı. Sosyal medyada “İstanbul’a da gelecek, karşılama yapılacak” diye dalga geçiyorlar. Ekrem İmamoğlu Trabzon, Bayburt, Elazığ, Gümüşhane, Diyarbakır gezilerini gerçekleştirdi. Bundan sonra başka yerleri ziyaret edecek mi onu bilmiyorum. Ama o Türkiye turunda iken İstanbul halkı hâlâ bozulan, motorundan duman çıkaran, istop eden İBB’nin otobüslerini itmeye devam ediyordu.

         Düşman İstanbul halkının başına bir felaket istese sanırım Ekrem İmamoğlu gibi vizyonsuz, çapsız, hormonlu algılarla şişirilen birini bulamazdı.

         İstanbul halkı “Herşey güzel olacak” sloganına aldanarak böyle birini seçti. Seçtiğine bin pişman ama son pişmanlık neye yarar?

         İstanbul’da sel oldu Bodrum’dan tatil pozu verdi. Millet tepki gösterdi diye bizahmet geldi ve hemen geri giderek tatiline devam etti. Elazığ’da deprem oldu, oraya gidip pozunu verdikten sonra oradan ailesiyle hemen kayak tatiline gitti. Ortaya hiçbir proje koymadan gelir gelmez İBB’yi önce Almanlardan, sonra Fransızlardan aldığı kredilerle borç batağına sapladı.

         Belediye Başkanlığı yapmıyor ama onun dışında herşeye burnunu sokuyor. Siyasi konularda boyundan büyük işlere kalkışıyor. Milli ve manevi hangi konu varsa düşman safından sesleniyor. HDP’ye sahip çıkmak için Türkiye’yi Batı’ya şikâyet ediyor. Ayasofya’nın açılışına karşı olduğunu ilk Yunan medyasına yaptığı açıklamalarla gösteriyor. Terörist Demirtaş’ın avukatlığını bir saniye bile bırakmıyor. Demirtaş’ın kitabından sahneye uyarlanan tiyatroyu organize ediyor, teröristlerin kitaplarını belediye bünyesinde sattırıyor. PKK’lı Pervin Buldan ile fidan dikme pozları veriyor.

Bu adam inanın bu toprakların insanı değil…

        Bu toprakların duyuşu, hissedişi ve davranışı kesinlikle onda yok. Yunan medyası bile onun Yunanistan ziyaretini “Ekrem İmamoğlu atalarının Atina’da inşaa ettiği yerleri ziyaret etti” diye dünyaya duyurdu. Ekrem İmamoğlu’nun buna zerre bir tepkisi olmadı.

         Soyu-sopu kendinin olsun ama Türkiye’de yine bir siyasi projede figüranlık yapmaya çalıştığı ortada. İstanbul kendine teslim edildi, İstanbul’un hali ortada… Zillet ittifakı Cumhurbaşkanı adayını defalarca kendi arasında toplanıp dağıldığı halde henüz resmi olarak açıklayamamışken Ekrem İmamoğlu’nun Türkiye turuna çıkması neyin nesidir?

         Sorumlusu olduğu İstanbul’a çivi çakmıyor ama gezdiği illerde siyasi pozlar veriyor. İstanbul halkı her gün otobüsleri iterek işkence çekerken, Kolpaçino Ekrem Elazığ’da okul açılışı pozu veriyor.

        İstanbul’un hali ortada iken Türkiye gezilerinin tepki çekeceğini bildiği için “Türkiye’de belediye başkanlığı yapan herkes, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının her birinin başkanıdır” demiş Kolpaçino Ekrem…

         İstanbul’u hallettin de, Türkiye’deki herkesin başkanı olacaksın öyle mi? Ekrem İmamoğlu’nun ve Mansur Yavaş’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığı sorulduğunda Kemal Kılıçdaroğlu “Büyükşehir belediye başkanları bir dönem daha devam etmeli” dediği halde her iki isim için ajansların figüranlık rolü verme ısrarı devam ediyor.

         Zillet ittifakından birinin Cumhurbaşkanı seçilmesi hayal bile değildir. Zillet ittifakının büyük ihtimal adayı Kemal Kılıçdaroğlu olacaktır. Türk milletinin böyle birine Türkiye’yi teslim etmesini düşünmek bile zekâlara yapılacak büyük bir hakarettir.

         Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanlığı adaylığı noktasında şansını zorlamak için Türkiye turnesi düzenliyor. O olmazsa CHP Genel Başkanı olma hayali için çabalamaktadır. Böyle birini Fatih Sultan Mehmet Han’a benzeten Meral Akşener de Ekrem İmamoğlu’ndan yana kulis figüranlığı yapmaktadır. Mansur Yavaş’ı zaten bir şeye benzeten yok…

         İstanbul halkı artık Ekrem İmamoğlu’na “Evine (İstanbul’a) dön” çağrısı yapmalıdır. Dönsün gelsin de İBB’nin otobüslerini halkla beraber itmeye yardımcı olsun. Artık siyasi proje figüranlığını bıraksın ve belediye başkanı olduğunu fark etsin…

Ah İstanbullu ah… Herşey güzel mi oldu?