Koronavirüslü dünyanın bugünü ve sonrası

Virüs salgını şu anda her şeyin önündedir ve dolayısı ile gündem alınan tedbirler, uygulamalar, teşhis ve tedavideki gelişmelere odaklanmış durumdadır. Ancak geride bırakacakları uzun süre konuşulacağı gibi, dünyanın gidişatına yeni bir şekil vermesi de kaçınılmaz görünmektedir. Bütün bunların yanında bir de bazı komplo teorilerinden söz edilmektedir.

Abone Ol

Koronavirüs salgınının akıbetini belirleyecek olan şey, aldığımız tedbirlere ne kadar uyacağımıza bağlıdır. Bunu biz söylemiyoruz, bütün dünyanın bizzat yaşadığı ve bu yaşadıklarından çıkardığı ders ve sonuçlar ortaya koyuyor. Henüz kesin netice veren bir ilaç veya aşı bulunamadı. Ne zaman bulunabileceğiyle ilgili söylenenler de tahmin ve temenniden ileri gitmiyor. Ancak teması kesmenin ve bunun için alınan tedbirlere sıkı sıkıya uymanın bir çözüm olduğu ispatlanmıştır ve şu anda yapılabilecek tek şey bunu sağlamaktır. Bütün dünyanın yapmaya çalıştığı da budur.

SAĞLIK HER ŞEYDEN ÖNEMLİ

Artık herkesin bildiği bu durumu tekrar hatırlatmamızın sebebi, alınan bütün tedbirlere rağmen hâlâ bazı kaçakların olmasıdır. Oysa, bir an önce selamete çıkabilmek için bu kuralı her ne pahasına olursa olsun kesin olarak uygulamak zorundayız. Elbette her şey bu tedbirleri alıp ilan etmekle bitmiyor. İnsanların geçim derdi var ve çalışmak zorunda olan insanları yok sayamayız. Evde kalmanın getirdiği başta psikolojik sorunlar olmak üzere farklı sıkıntılar olabilir. Diğer taraftan sadece ülkeler değil, dünya ekonomileri alarm veriyor. Ancak hayatta kalmak, sağlığımızı korumak ve en kısa zamanda normal düzene geçebilmek her şeyden önemli. Bütün tedbirler bunun için alınıyor.

KİMSEYE MİNNETİMİZ YOK

Türkiye Cumhuriyeti Devleti de bunun için seferber olmuş durumdadır. Hükümetimiz her gün yeni bir tedbir açıklıyor. Bu tedbirler sadece günü kurtarmak için değildir ve muhtemel gelişmeler de dikkate alınmaktadır. Sayın Cumhurbaşkanının vakaların en çok görüldüğü ve yayıldığı il olan İstanbul için 2 sahra hastanesi kurulacağını açıklaması, daha çok ileriye dönük bir tedbirdir. Bugün için sağlık sistemimizde bir sıkıntı bulunmuyor. Her türlü ekipmana, malzemeye sahibiz ve tamamına yakınını kendimiz üretiyoruz. Kimseye minnetimiz yok. Bir miktar maske için koca devletlerin birbirlerine girdiğini ibretle izliyoruz. İlaç stokumuzun da rahatlıkla yeterli olduğu açıklanmıştır. Taramaların, testlerin ücretsiz yapılması sosyal devlet ilkesi bakımından olduğu kadar, vakaların tespiti ve buna bağlı olarak alınan tedbirlerin etkinliği bakımından da hayati önemdedir. Aynı şekilde, alınan yeni tedbirler arasında bulunan kalabalık yerler ve kapalı alanlarda maske takılması mecburiyetine bağlı olarak ücretsiz maske dağımı yapılması, son derece isabetli ve yerinde bir karardır. Millet olarak da dayanışmanın, yardımlaşmanın en güzel örneklerini veriyoruz. Kimsenin aç ve açıkta bırakılmaması için başta devletimiz olmak üzere herkes elinden geleni yapıyor.

YAZI DİZİSİ YARIN BAŞLIYOR

Bu virüs belasının atlatılmasından sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını artık herkes görüyor, biliyor ve söylüyor. Daha önce biz de birkaç defa yazdık. Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak salgını atlattıktan sonrası ile ilgili planlarımızın olduğunu, hazırlıklar yapıldığını Sayın Cumhurbaşkanı açıklamıştır. Bugünkü noktada ileriye baktığımız zaman ne olacağını anlayabilmek için, dünya tarihinde yaşanmış benzer salgınların doğurduğu sonuçları iyi tahlil etmek gerekiyor. Kabaca söylenecek olan şudur: Her salgın sonrasında dünyanın gidişatı başka bir seyir izlemiştir. Bu defa da böyle olacağı muhakkaktır. Yaşanan örneklere, yapılan analizlere, uzman görüşlerine ve devletlerin durumu, gidişatı ve açıklamalara dayalı olarak hazırlanmış bir yazı dizisi yarından itibaren gazetemizde yer alacaktır. Ankara Temsilcimiz Kadir Yıldız’ın hazırladığı bu yazı dizisi, koronavirüs salgınının tarihin akışına nasıl bir yön vereceği, nelerin değişebileceği ve muhtemel gelişmeler konusunda Türk medyasında yer alan ilk kapsamlı araştırma olacaktır.

BİYOLOJİK SAVAŞ İDDİASI

Virüs salgını şu anda her şeyin önündedir ve dolayısı ile gündem alınan tedbirler, uygulamalar, teşhis ve tedavideki gelişmelere odaklanmış durumdadır. Ancak, eninde sonunda bu salgın atlatılacaktır. Geride bırakacakları ise uzun süre konuşulacağı gibi, dünyanın gidişatına yeni bir şekil vermesi de kaçınılmaz görünmektedir. Başta Türkiye olmak üzere bütün dünyanın bundan sonrasına yoğunlaşacağı, özellikle medyanın ağırlıklı olarak bu konu üzerinde duracağı şimdiden bellidir. Bütün bunların yanında bir de bazı komplo teorilerinden söz edilmektedir. Biyolojik savaş naraları atılmaktadır. Hepsi incelenmeye, konuşulmaya ve detayları ile ortaya çıkarılmaya muhtaçtır. Bu aşamada bizim söyleyeceğimiz şudur: Bu bir biyolojik savaş ise, bunu yapan kim veya kimlerdir ve nasıl bir fayda elde etmektedir? Çok daha önemlisi ve bu iddiayı ortaya atanların mutlaka cevap vermesi gereken bir soru daha var: Bu nasıl bir biyolojik savaş ki, istisnasız hiçbir devlet, hatta Trump ve diğer emperyalist ülkelerin devlet başkanları dâhil hiçbir lider, bu tehdidin etkisi dışında kalamıyor?