Kadir YILDIZ / TÜRKGÜN

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin terörle mücadelesinde bazı müttefik ülkelerin takındığı tutumu eleştirerek, “Müttefiklerimiz ise maalesef destek değil, Paris’teki saldırılar, teröristle kol kola girmenin bedelini bir kez daha gösterdi.” dedi. Bakan Çavuşoğlu, Ankara'da basınla 2022 değerlendirme toplantısında konuştu.

Esad ile “bakan” düzeyinde veya siyasi düzeyde görüşme olmadığını belirten Çavuşoğlu, Şam ile ikinci temas ne zaman olacak sorusuna şu yanıtı verdi: “İkinci aşama dışişleri bakanları düzeyinde bir toplantı yapılması, ne zaman gerçekleşeceği konusunda somut plan yok. Üçlü liderler için de somut tarih yok. Ocak ayı erken bir tarih, bizim görüşmemiz için bile erken olabilir. Bunların planlanması ve somut adımların atılmasına dönük olması lazım. O nedenle ocak ayında olmaz.”

Çavuşoğlu, 2022'de küresel belirsizliklerin arttığını, Rusya-Ukrayna savaşı ve akabinde patlak veren gıda ve enerji krizi ile küresel ekonomik durgunluk ve enflasyonun yıla damgasını vurduğunu belirtti.

Bakan Çavuşoğlu, normalleşme ve ara buluculuğun bu yıl iki önemli başlıkları olduğuna işaret ederek "Normalleşme çalışmalarımız kapsamında Emirlikler ve Suudi Arabistan'la önemli mesafe aldık. İsrail'le büyükelçileri karşılıklı olarak atadık. Mısır’la normalleşme süreci daha yavaş da olsa ilerliyor. Ara buluculuk alanında Rusya-Ukrayna dışında da aktif olduk. Bosna-Hersek, Kosova-Sırbistan, Kırgızistan-Tacikistan, Etiyopya, Somali-Somaliland, Venezuela ve Filipinler gibi dosyalarda yıl boyunca gayret gösterdik" dedi.

Çavuşoğlu, Rusya-Ukrayna savaşının başından bu yana Türkiye'nin barış için çaba gösterdiğini belirterek iki ülke dışişleri bakanlarını Antalya'da, müzakere heyetlerini de İstanbul'da buluşturduklarına, Montrö Sözleşmesi'ne titizlikle uyulduğuna işaret etti.

Türkiye ve BM ara buluculuğunda imzalanan tahıl koridoru anlaşmasına da değinen Çavuşoğlu, "BM ile İstanbul Tahıl Anlaşması'nı hayata geçirdik. Bilahare, uzatılmasını sağladık. Böylece küresel gıda kriziyle mücadeleye önemli bir katkı sağladık" diye konuştu.

Türkiye, merkezi konumda

Çavuşoğlu ayrıca Türkiye'nin, Zaporijya Nükleer Santrali'ne dair risklerin kontrol altında tutulmasına yardımcı olduğunu, Rusya ile Ukrayna arasındaki esir takasına da aracılık ettiğini anımsattı. Türkiye'nin dış politikada oynadığı role değinen Çavuşoğlu, "Cumhurbaşkanımızın lider diplomasisi ve iki ülkeyle yıllara dayanan güven ilişkisi, Türkiye'yi merkezi bir konuma getirdi. Küresel sistemde önemli bir aktör hâline geldik" dedi.

Çavuşoğlu, terörle mücadelenin gündemlerindeki en önemli konulardan biri olduğunu ve bu konuda yürüttükleri diplomatik çabalara işaret ederek "Yoğun gayretlerimiz sonucunda, NATO Stratejik Konsepti, terörizmi, İttifak'a temel iki tehditten birisi olarak teyit etti. İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyelikleri bağlamında, teröre ilişkin kaygılarımızı müttefiklerin gündemine tekrar soktuk. PKK'nın yanı sıra PYD-YPG ve FETÖ'yü ismen belirten bir metne ilk kez zirve bildirisinde atıf yapıldı." ifadelerini kullandı.

Köstek olmaya devam ediyorlar

Terörle mücadelede bazı müttefik ülkelerin tutumunu eleştiren Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Müttefiklerimiz ise maalesef destek değil, köstek olmaya devam ediyorlar. Paris'teki saldırılar, teröristle kol kola girmenin bedelini bir kez daha gösterdi. Hep söyledik: Ateşle oynayan bir gün kendini de yakar. Umarız müttefiklerimiz bundan gerekli dersleri çıkarır ve terörle mücadelede daha samimi davranır."

Libya’da başka bir aktör yok

Türkiye'nin, Libya'da 2019'dan bu yana ortaya koyduğu iradenin somut sonuçlarını almaya devam ettiğini söyleyen Çavuşoğlu, "Libya’da, Türkiye'nin rolünü oynayabilecek başka bir aktör yok. Ekim ayındaki ziyaretimizde imzaladığımız Hidrokarbonlar Mutabakat Muhtırası önemli bir kazanım oldu. Libya'nın tüm kesimlerinin 2019 Deniz Yetki Alanları Mutabakat Muhtırası'na sahip çıkması önemlidir" dedi. Çavuşoğlu, ABD ile ilişkilerde, PKK-PYD-YPG'ye Suriye'de verilen destek, FETÖ, CAATSA (Amerika'nın Hasımlarına Yaptırımlar Yoluyla Karşı Koyma Yasası) yaptırımları gibi anlaşmazlıklara ve Türkiye düşmanı lobilerin çabalarına rağmen, 2022'de mesafe aldıklarını belirtti.

İsveç de anlıyor Finlandiya da

Çavuşoğlu, Türkiye'nin İsveç ve Finlandiya ile ilgili tutumunun NATO'yu zayıflatmadığını, NATO için iki tehdidin Rusya ve terör olduğunu ifade ederek "Birinden o iki ülke tehdit görüyor, diğerinden de biz muzdaribiz. Biz onların güvenlik kaygısını anlıyoruz da bizim de güvenlik kaygımız var. Biz ikisini birlikte gerçekleştirelim diyoruz. Bir mutabakat muhtırası imzaladık burada atılacak adımlar var. Bunu İsveç de anlıyor, Finlandiya da anlıyor" diye konuştu.