MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ YILMAZ KALEMİZDİR.

BU MİLLET İÇİN CANINI ORTAYA KOYAN ERLERİN MEYDANIDIR. KULLUĞU RABB’İNE,

SADAKATİ LİDERİNE,

HOŞGÖRÜYÜ MİLLETİNE,

BAĞIMSIZLIĞI ALNINA YAZAN PARTİDİR MHP!

“BU ÜLKE İÇİN YEMİNİM VAR” DİYEBİLENLERİN EVİDİR.

MHP “YA İSTİKLAL YA ÖLÜM” DİYEBİLEN KUVAYİ MİLLİYE RUHUNA SAHİP ÜLKÜCÜLERİNDİR.

Osman Turan Hocamızın tarif ettiği Türk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi’nin vücut bulmuş halidir MHP.

Kelime-i Tevhit sancağı taşıyanlarındır!

BAŞBUĞUMUZ   ALPARSLAN   TÜRKEŞ’İN   CKMP’SİNDEKİ   DOKUZ   IŞIĞIN   TAŞIYICISIDIR   MHP.

Mustafa Celalettin Paşa’dan Fuat Köprülü’ye, Ömer Seyfettin’den Nihal Atsız’a, Sadri Maksudi Arsal’dan Zeki Velidi Togan’a, Ziya Gökalp’e ve Erol Güngör’e kadar uzanan fikirlerin kalesidir! Varlık sebebini Türk Devleti’ne adayan Milliyetçi Hareket Partisi binlerce yıllık şanlı Türk Tarihi’ni omuzlarında    taşımaktadır.

15    Temmuz    Darbe    Girişimi    sonunda     Cumhur     İttifakı’nın     itici     lokomotifidir     MHP. TÜRK        YÜZ        YILININ GÖZ       BEBEĞİDİR          MHP. GÜCÜNÜ TÜRK-İSLAM ÜLKÜSÜNDEN, BEŞ BİN ŞEHİDİNDEN ALAN KUTLU DAVADIR MHP! MAVERAÜNNEHİR’DE, ŞARKI-TÜRKİSTAN’DA, YEDİ-SU VE SIR-DERYA BOYLARINDA, HAZAR VE KARADENİZ SAHİLLERİNDE, İTİL HAVZASINDA, İstiklal Harbi’nin kazanılmasında ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurulmasında cihan şümul bir fedakarlık örneği gösteren TÜRKLERİN YUVASIDIR MHP.

 

MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ’NİN KURULUŞUNUN 55. YILINDA; BİLGE LİDERİMİZ SAYIN DEVLET

BAHÇELİ’NİN vurguladığı gibi; yine aynı yerdeyiz, yine aynı çizgideyiz, yine aynı iradenin izinde; aynı ülkünün peşindeyiz. “Bir ülkünün peşinde 55 Yıl” geçti. Nice badireler, tuzaklar, oyunlar HAKK katından kendilerine geri döndü. Çünkü bu dava Türk- İslam davasıydı. Mazlumların sesi, hakikatin savunucusuydu. “Vazgeçilmez Yeminle 55 Yıl” geride kaldı. Yanımızda gerçek dava adamları, ülküdaşlar kaldı. Elekten elenenler elendi, sadece sadıklar kaldı… İkna edilmişler ayrıldı, “inananlar” kaldı.

GAZİ PAŞA’NIN SAMSUN’A ÇIKIŞINDAN 50 YIL SONRA millet yine kendi kaderini kendi belirleyecek bir adım bekliyordu, yeni bir hareket gerekiyordu; ipi göğüsleyecek, vatanın her karışı için canla başla uğraşacak, kendini davasına adayacak yeni bir Kuvayı Milliye oluşumu gerekiyordu. 1969’un 9 Şubat’ında o hareket fiili olarak hayata geçti. Adı; MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ, Amblemi ÜÇ HİLAL oldu. Milli Mücadele’nin en çetin şartlarda gerçekleştiği ADANAMIZDA O ŞANLI MEŞALE MERHUM BAŞBUĞUMUZ ALPARSLAN TÜRKEŞ tarafından yakıldı.

 

Yıllar boyu TURAN hayalinin hasretini çektik, esir Türklere ulaşmaya çalıştık, “Ulaşıldıkça ulaşılmaz olan, yaklaştıkça uzaklaşan, yanaştıkça mesafeyi açıp giden bir gayedir, bir ufuktur ülkümüz.” Diyerek inandığımız TÜRK İDEALİNDEN bir an olsun vazgeçmedik. Kaynağımızı ÖTÜKEN’DEN, kavgamızı KÜRŞAD’DAN alarak geldik. Komplolardan, oyunlardan, kumpaslardan geçerek geldik! Zaman oldu, sadece ülküdaşlarımız değil, adeta davamız yargılandı, adeta varlığımız sorgulandı. Hakkımız yenildi, teslim edileceği günü bekledik… Taş medreselerde sadece Allah’tan diledik, O’ndan istedik… Tarihin her köşesinde adımızı bu vatanın kalbine yazdık. Bu yoldaki tek ışığımız milletimize olan sevgimiz oldu. Bizimle olan dertleri de tam olarak buydu… Bu bağlılıktı.

DEVLET ATAMIZIN titreten sesiyle; Yeri geldi Kerkük’te Gökbayrak, Karabağ’da ağıt, Kaşgar’da gözyaşı, yeri geldi Bosna’da umut, Halep’te beklenen, Akmescit’te gözlenen olduk. Biz hep beklenen TÜRK OLDUK! 1980 Darbesi’nde dört buçuk yıl cezaevinde kalan Alparslan TÜRKEŞ’İN yakınlarına “Beni burada tutmalarının sebebi, üzüntüden hasta olup ölmemi sağlamaktır…” dediği yerde KİNİMİZİ DİRİ TUTMAYI ÖĞRENDİK! GİDEN HER BİR ŞEHİTTE, DÜŞEN HER BİR ATEŞTE BU ÜLKEYE YEMİNİMİZ VAR DEDİK!

 

BAŞBUĞUMUZ’UN DAVAYI KURDUĞU YERDE BULDUK KENDİMİZİ; “Atalarınızın Viyana’da ne işi vardı?” sorusuna cevaben “HAÇLI SEFERLERİ’NE İADE-İ ZİYARET” diyen 31 Mart 1965 günü TÜRKEŞ’LE, Dündar Taşer’le, Rıfat Baykal, Ahmet Er’le beraber MHP’NİN kurucularından Osman Bölükbaşı’yla aynı ruhta ve istikamette KIZIL ELMA’YA DOĞRU GİTTİK! MHP’NİN GENLERİNE İŞLENEN “İLAYİ KELİMETULLAHLA” YÜCE DİLEĞE DOĞRU YÜRÜDÜK!

SERDENGEÇTİLERE ABİLİK YAPAN, HAMİYET, İLİM, İRFAN, FAZİLETLE DAVAYI YÜKSEKLERE TAŞIYAN

Liderimiz Sayın Devlet BAHÇELİ’NİN vurguladığı şu sözlerde mevzilendik: “MHP, kuruluşundan beri TURANCI bir ideolojiyi benimsemiş ve Türk Milliyetçiliğini siyasette bütünleştirici bir tutkal olarak görmüştür. Cesaretimizin kaynağı tarihtir, ilhamımızın kaynağı ecdadımızdır, istiklalimizin kaynağı bu topraklara sere serpe uzanmış yatan kahraman şehitlerimizdir, irademizin kaynağı da büyük Türk Milletidir. Bizim tek düşüncemiz Türk Milleti ve Türkiye’dir.”

 

Bizler Oğuz Kaan’ın “Ey Oğullarım! Çok savaştım, çok yaşlandım. Gök-Tanrıya borcumu ödedim” dediği yerdeyiz. Bu davaya, MHP’YE gönül vermiş her bir BOZKURDUN VE ASENANIN savaşarak ALLAH’A, ARDINDAN MİLLETİNE BORCUNU ÖDEMESİ GEREKMEKTEDİR! ŞEHİTLERİMİZ İÇİN, BU BAYRAK İÇİN, BU VATAN İÇİN!

 

“Vatan; Ne Türkiye'dir Türklere, Ne Türkistan, Vatan; Büyük ve müebbet bir ülkedir; Turan.” ZAFER BİSMİLLAH!