Buyurun işte… Korktuğumuz, başımıza geliyor, tehlike adım adım yaklaşıyor, biz hâlâ umursamıyoruz, kendi içimizde savaşı sürdürüyoruz.

Daha sezonun başı… Gün olmuyor ki, kulüpler birbirine girmesin, Federasyon, MHK suçlanmasın, mahkeme kapılarına gidilmesin.

Her gün ayrı bir kavga, her gün ayrı bir çekişme. Hiç kendisine bakan yok. Hepsi bir suçlu arıyor, saldırıda bulunuyor. Halbuki takımlarımız formsuz, hocalarımız çare üretmiyor, futbolcuların birçoğu sakat, kulüpler, hatta ve hatta federasyon parasız.

Devlet olmasa yerlerde sürünecekler, iflas bayrağını çekecekler. Bizde dert hâlâ aynı. Hakemlere yüklenmeler, Federasyonu yanlı ilan etmeler, büyük-küçük tartışması, sicil suçlamaları, çekememezlik iddiaları.

Hangi takım kötü gitse, gündemi değiştirmek için hemen saldıracak bir yer arıyor yöneticileri. Ayıptır, günahtır… Sizler bunlarla uğraşırken, başarısızlıklarınızı, yarattığınız tartışmalarla saklamaya çalışırken, elin oğlu boş durmuyor.

İşte iki ülke bizi solladı, sırada üçüncü ülke var. Hem de zehir gibi geliyor peşimizden, geçti geçecek. Allah korusun geçerse, yine parasız günlere dönersiniz, yine ağlamaya başlarsınız. Lütfen kendinize gelin artık, uyanın!

Birbirinize laf yetiştireceğinize sorumluluklarınızı yerine getirmek için çaba sarf edin. Yoksa bir bakmışsınız, Türk futbolu elden gitmiş… Yapmayın yeter!