Hayatta başarıların ödüllendirilmesinin gerekliliğini ifade etmek için “Marifet iltifata tabidir” sözü söylenmiştir. “Marifet iltifata tabidir” sözü müthiş bir söz! Tıpkı sevdiğini sevdiğin kişiye söylemek gibi. Güzellikler takdir edilmezse azalır. Bitmez belki evet, her zaman vardır karşılıksız dünyayı güzellikle donatmaya aday insanlar, ama hepsi çok güçlü değildir. Yılmasınlar diye takdir edilmeli; her güzel çalışma, her iyilik ve her güzellik…

Ülkemiz tarımı ve uygulanan tarım politikaları, yapılan ve yapılmak istenen çalışmalarla ilgili düşüncelerimi, öncelikle gazete köşemde sonra arkadaşlarıma, hocalarıma, kendime yakın hissettiğim yöneticilere, bürokratlara ve ilgili sandığım kimselere durmadan anlatmaya, konuyu devamlı gündemde tutmaya çalıştım. Fakat kimsenin bilgi ve çözüm odaklı fikirlerime iltifat etmediğini gördükçe, bunların yanlış olma ihtimalini sorgulamayı sürdürdüm. Olaylar ve neticeleri hep beni doğruluyordu. O halde ikna kabiliyetim sıfırdı. Çünkü ilgili sandığım hiç kimseyi bugüne kadar tenezzülen bile ilgilendirememiştim.

MARİFET Mİ İLTİFATA, İLTİFAT MI MARİFETE TABİDİR?

Ülkemiz tarımı adına önemli bir proje, “yerli ve milli traktör” projesidir.  Ne yazık ki Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından tasarlanan ve Türkiye'de üretilecek elektrikli otomobiline (TOGG)  gösterilen ilgi ve alakanın yüzde biri bile “yerli ve milli traktör projesine” gösterilmedi.  Hep arka planda bırakıldı. Proje Tarım Bakanlığının projesi olarak, kişilerin gölgesi altında kaldı. Tarım bakanlığı haricinde hiç bir bakanlık dile getirmedi. Adeta yattık, TOGG’la! Kalktık TOGG’la! Oysaki “yerli ve milli traktör” projesinde de bir emek var, zaman var ve para var! En azından banda çıkaran, teste sokmayı başaran insanlara birazcık iltifat edip güç verebilseydik keşke! Onu da yapamadık!

 

NİYETİNİZ HALİS, KENDİNİZ DE HASBİ OLURSANIZ, BU MİLLET SİZE DE İLTİFAT ETMEKTEN KAÇMAYACAKTIR!

Bulunduğunuz bölgede, yaşadığınız kentte, ilçede ve çalıştığınız kurumda; Önderler, Özkanlar, Mustafalar, Ertuğrullar, Süleymanlar, İsmailler, Tolgalar, Oktaylar, Vahitler, Bekirler, Müslümler, Nihatlar, Ayşeler, Fatmalar, İlknurlar, Burcular, Berraklar, Mineler, Tülaylar, Gülaylar, Haticeler, Büşralar sizler, güzel işler yapıyorsanız, yaptığınız bu güzel işler ses getiriyorsa ve yaptığınız işlerden dolayı da bölge insanı sizi seviyorsa yolunuz doğru, görevinizi iyi yapıyorsunuz demektir. Ve sizin doğru yaptığınızı gören gözlerde size olan ilgiyi artıracaktır. Kimileri de marifetlerinize iltifatla yaklaşacaktır. Ne demişti atalarımız; “Marifet iltifata tabidir…” İltifat, yani övülme güç verir bize. Enerjimizi yenileriz, iltifatkar sözlerle... Aşkımıza aşk, şevkimize şevk katarız. Yetenekli, becerili, üreten insan her zaman marifetlidir. Karşılık beklemeksizin yaptığı marifetler de mutlaka karşılığını bulur. Bu da çoğu kez, iltifatla şekillenir.  Yani sizin niyetiniz halis, kendiniz de hasbi (gönüllü, karşılık beklemeksizin) olursanız bu millet de size iltifat etmekten kaçmayacaktır.

TEDAVİ, DOĞRU TEŞHİS İLE MÜMKÜNDÜR!

Hekimlik, nasıl uzun ve meşakkatli bir eğitimi gerektiriyorsa, ülkemiz tarımının sorunlarını teşhis etmek de öylesine meşakkatli bir araştırmayı gerektiriyor. T.C.Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde bulunan il ve ilçe müdürlüklerinde çalışanlarının sayısı yaklaşık 45 bin kişi ve ortalama her bir şehir 550 teknik personelden oluşuyor. “Çalışan personel beş yüz elli kişi, ama çiftçiye fazladan beş yüz elli kilo verime bile vesile değiller”, maalesef!

Her şeyi devlet babadan bekleme afyonuyla uyuşmuş halkımızın, silkinip kendine gelmesi ve tarihteki eski başarılarını tekrarlaması, ancak elini taşın altına koyan, bir bakıma ilminin zekât ya da fitre mesuliyetini duyan eğitim gönüllülerinin gayretiyle olacaktır. Çiftçimizin devamlı eğitimi, devamlı üretim ve devamlı maddi, mali kaynakla mümkündür. “Türk çiftçisinin aklı gözündedir.” Dolaysıyla “Çiftçiye-üreticiye paranın ucunu göstermeye görün, yetiştiremeyeceği şey yoktur.” 

Son söz: Bütün makamlar siyasi, neredeyse güvenlik görevlisi emekçiler bile siyasi... Her yere siyaseten geliniyor. Yani uzmanlık, deneyim, birikim ve kişilik açısından bir arayış söz konu değil! Benim adamım, senin adamın! Bizim kıza ya da sizin oğlana iş politikası, ne zamana ve nereye kadar olacak bu iş? Ülkemiz tarımı bu arayışlarla yani liyakati göz ardı eden, tecrübeyi göz ardı eden, beceriyi ve verimi göz ardı eden yaklaşımlardan ürün çıkmaz! Verim çıkmaz! Randıman alınmaz, alınamaz! Ondan sonra Allah kolaylık versin ülkemiz tarımına… Pardon, Allah rahatlık versin ülkemiz tarımına, iyi uykular !...