Merdiven altı üretilen kaçak rakılar birçok kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Birçoğunun da akli melekelerini yitirmesine…

Aynı masada kadeh tokuşturduktan sonra evinin yolunu bulamayanlar, hayatının rotasını değiştirenler oldu.

Masaya oturduğu güne lanet edenler kadar, masadan kalktığı için bir araba dayak yiyenler günlerce konuşuldu.

Kimi görme yetisini, kimi işitme duyusunu, kimi de ruhsal sağlığını yitirdi. Kimi tüm mal varlığını kimi de gelecek yıllarını bıraktı o masada…

Hem “kafayı bulanlar” hem de “kafa bulanlar” burnunun ucunu göremez ve düz çizgide yürüyemez hale geldi. Bu masada demlenenler ölmedi ancak “ölsek daha iyiydi” dedi.

CHP işte, DEM’lendiği bu masada komaya girdi…

13 seçim kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu sayesinde 13 rakamı uğursuz kabul edildi. Çiçeği burnunda Genel Başkan Özgür Özel tarafından her ayın 13’ünde kayıp yılların anısına mumlar dikildi.

Sandıktan umudunu kaybeden CHP sağa sola çaput bağlamaya, demirlere asma kilit takmaya başladı.

Seçim vaatlerinin gırla uçtuğu anlarda adaylar tek ayağını kaldırıp, işaret ve orta parmağını birbirine bağladı. “Size söz, bu sefer iktidarı deviriyoruz…”

İktidara gelmek için doğru muhalefet yapmak yerine büyü yapmaya, astrolojiye kafa yorup koltuk sayıklamayla vakit geçirdi.

Adayları belirlerken istiareye yatmaya, rüyalarında gördüğü kaybetme senaryolarını tersine yormaya, kurultay kâbusuyla korkularını yenmeye çalıştı.

CHP’nin yüzde kaç oy alacağını önüne koyduğu şeffaf küreye sormaya, seçim sonuçlarını AA’dan önce üçkâğıtçılardan almak için ekip kurmaya başladı.

Belediye başkan adayını önseçim ve anketle araştırmasıyla bulamasa da eline aldığı iskambil kâğıdıyla hem papazı hem de maça kızını anında buluverdi.

Kurultayda adı ‘tavşan aday’a çıkmış olsa da tavşanlara olan ilgisini seçmenin hislerini öğrenmek için niyet çektirmek amacıyla kullandı.

Ankara ve İstanbul’un akıbetini öğrenmek için fal baktırdı. Fal’da İmamoğlu ve Yavaş belirene kadar kahve parası bayıldı.

“Kent Uzlaşısı” çerçevesinde aday değişikliğine gitmek için “sağlık sorunları” bahanesine sığındı. Hastalanan aday seçime kadar yataktan kalkamasın diye yollarına kurşun döktürdü.

Seçim sonrası CHP’nin yaşayacağı kara günlere engel olmak için partinin önünden kara kedileri geçirmesin diye tek dostu ŞERO’ya altın tepside mama sundu.

Yürüyen merdivende yürüyemeyen Genel Başkan vakasını bir daha yaşamamak için 31 Mart’a kadar hiçbir merdivenin ne altından ne de üstünden geçmeme kararı aldı.

Aday belirleme sürecinde Parti Meclisinde yaşanan kavgaları engellemek için “cin çıkarma” protokolü imzaladı.

100 yılın CHP’si Aziz Atatürk’ün milli mücadelesinden, sözlerinden, ilham almayı bırakıp ruh çağırma seansıyla fikir almaya çalıştı.

Özgür Özel, Atatürk’ün kendilerinden CHP’yi iktidar yapmalarını, İstanbul’u kaybetmemelerini ve İzmir’de de rekor kırmalarını istediğini söyledi.

Oysa, DEM ile paylaştığı masada el ele tutuşarak hain Şeyh Sait’in ve Seyit Rıza’nın ruhlarıyla dans etti.

Şuurunu medyumluğa teslim eden CHP, 3 Mart “Laiklik Günü” olsun istedi.