Yok, yok biz bu Fenerbahçe’yi çözemeyeceğiz… Öyle bir takım ki, Moses dışında ne yaptığını bilen yok. Ne bir organizasyon, ne bir şut, ne bir oyun planı, ne de ferdi kabiliyet. Sanırsınız ki, Fenerbahçe ligin son maçlarını oynuyor, ligde orta sıralarda yer bulmuş, tüm futbolcular ‘ununu elemiş, eleğini asmış’ tatili bekliyor… Sanki düşme hattındaki takım onlar değil, sanki tehlikeyi ensesinde hisseden Fenerbahçe değil… Bir rahatlık, bir vurdumduymazlık, anlaşılır gibi değil. Moses’i al bir kenara, biraz da vuruş ustası Soldado’yu, ve maça geç giren Mehmet Ekici’yi de...

Gerisini koy sepete. Hele Sadık’a ve Harun’a ne demeli? Her ikisi de maç boyunca Fenerbahçe taraftarlarının yüreklerini ağızlarına getirdi. Anlaşılan iki futbolcuya da oynamadıkları süre yaramamış, ya da onlar da arkadaşlarına ayak uydurup, oynamaktan vazgeçmişler. Sadık’ın maç boyunca yaptığı hatalar saymakla bitmez. ‘Pimi çekilmiş el bombası’ gibiydi genç futbolcu. Hem eski Sadık’ı, hem de eski Harun’u aradık durduk. Bir de Ayew var. Göreceksiniz bakın, böyle giderse, çok kısa sürede o da, Slimani ve Benzia gibi ‘kızağa’ çekilecektir.

Gerçek şu… Fenerbahçe ne doğru dürüst pas yapabiliyor, ne atağa çıkabiliyor, ne duran topları kullanabiliyor, ne de şut atıp tehlike yaratabiliyor. “Al gülüm, ver gülüm” tarzıyla, yan toplar yapıp, sonra da rakibe topu teslim ediyorlar. Dünkü Fenerbahçe’yi gördükten sonra, izleyen herkes Valbuena’yı aradı durdu. Gerçekten Fransız yıldız Fenerbahçe için çok önemli. Coşkuyu yaratan, oyunu rakip alana taşıyan, takımı ateşleyen Valbuena’nın olmadığı Sarı-Lacivertli takım, ‘sönük fener’ gibi.

Fenerbahçeli futbolcular, teknik heyet ve yöneticiler artık şunu bilmeli… İstediğiniz kadar ‘büyüklük’ edebiyatı yapın, “Fenerbahçe düşer mi, kesinlikle düşmez” söylemlerinde bulunun. Böyle oynarsanız, düşersiniz kardeşim, hem de ‘bayağı, bayağı’ düşersiniz. Hiç bir rakibiniz size acımaz, hiç bir rakip sizin büyüklüğünüzü düşünmez, hiç bir rakip “Yazık yahu bu takım Fenerbahçe” demez. Vurur tekmeyi, ne olduğunuzu anlamazsınız. Allah’tan son dakikalarda Mehmet Ekici’nin golü geldi de, rahat bir nefes aldı Fenerbahçe.

Bu gol hayat verdi Fenerbahçe’ye, lige verilen aradan önce tribünleri dolduran taraftarlara “Ohh” çektirdi. Gerçi artık onlar da biliyor Fenerbahçe futbol oynamıyor, onlar da biliyor, futbolcularda ruh yok. Dünkü ‘homurdanmaları’ da bu yüzdendi, rakip takımı alkışlamaları da. Dua edin, bu kötü gidişte o cefakar taraftarlar sizi yalnız bırakmasın!