Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası(TCMB), haftalık gösterge repo  faizinde piyasa beklentileri doğrultusunda değişikliğe gitmedi. TCMB Para Politikası Kurulu(PPK) toplantısının ardından yapılan  açıklamaya göre, haftalık repo faizi yüzde 19,00 olarak kaldı. TCMB, önceki 3 toplantısında da beklentilere paralel olarak faizi sabit bırakmıştı.

Toplantı sonrasında yapılan açıklama şöyle:

Gelişmiş ülkeler başta olmak üzere dünya genelinde aşılamanın  hızlanması küresel ekonomide toparlanma sürecini desteklemektedir.

Bununla birlikte, aşılama programlarında ilerleme kaydeden ekonomiler  kısıtlamaları hafifleterek iktisadi faaliyette daha güçlü bir  performans sergilemektedir. Küresel talepteki hızlı toparlanma, emtia  fiyatlarındaki artış eğilimi, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve  taşımacılık maliyetlerindeki artış uluslararası ölçekte üretici ve  tüketici fiyatlarının yükselmesine yol açmaktadır. Yükselen küresel  enflasyon ve enflasyon beklentilerinin uluslararası finansal piyasalar  üzerindeki etkileri önemini korumaktadır.

"CARİ İŞLEMLER HESABININ FAZLA VERMESİ BEKLENİYOR"

Yurt içi iktisadi faaliyet güçlü seyretmektedir. İkinci çeyrekte,  salgın kısıtlamalarına ve finansal koşullardaki sıkılaşmaya bağlı  olarak iç talep bir miktar ivme kaybederken, dış talep gücünü  korumaktadır. Aşılamanın toplumun geneline yayılarak hızlanması  salgından olumsuz etkilenen hizmetler ve turizm sektörlerinin  canlanmasına ve iktisadi faaliyetin daha dengeli bir bileşimle  sürdürülmesine olanak tanımaktadır. Ticari krediler ılımlı bir seyir  izlemektedir. Son dönemde açılma ve ertelenmiş talebe bağlı olarak  artış gösteren bireysel kredi kullanımında ise, alınan makroihtiyati  tedbirlerin etkileri izlenecektir. Olumlu dış talep koşulları ve  uygulanmakta olan sıkı para politikası cari işlemler dengesini pozitif  etkilemektedir. İhracattaki güçlü artış eğilimi ve aşılamadaki  kuvvetli ivmenin turizm faaliyetlerini canlandırmasıyla yılın geri kalanında cari işlemler hesabının fazla vermesi beklenmektedir.

"SIKI DURUŞ KARARLILIKLA SÜRDÜRÜLECEK"

Son dönemde ithalat fiyatları ve yönetilen/yönlendirilen fiyatlardaki  artışların yanı sıra, talep koşulları, bazı sektörlerdeki arz  kısıtları, açılmanın etkisiyle yaz aylarında enflasyonda görülebilecek  oynaklıklar ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler, fiyatlama  davranışları ve enflasyon görünümü üzerinde risk oluşturmaya devam  etmektedir. Diğer taraftan, parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç  talep üzerindeki yavaşlatıcı etkileri gözlenmektedir. Enflasyon ve  enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler dikkate alınarak, Nisan Enflasyon Raporu tahmin patikasındaki belirgin düşüş sağlanana kadar para politikasındaki mevcut sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir. Bu doğrultuda Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar  vermiştir.

ENFLASYONUN ÜZERİNDE KALMAYA DEVAM EDECEK

TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları  kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Enflasyonda kalıcı düşüşe  işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine  ulaşıncaya kadar politika faizi, güçlü dezenflasyonist etkiyi muhafaza  edecek şekilde, enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam  edilecektir.

Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki  düşüş, ters para ikamesinin başlaması, döviz rezervlerinin artış  eğilimine girmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi  yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu  etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının  sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin  oluşacaktır.

Kurul, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve veri odaklı bir çerçevede almaya devam edecektir.

Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti beş iş günü içinde yayımlanacaktır.

Merkez Bankası Piyasa Katılımcıları Anketinde enflasyon beklentisi yıl sonu için yüzde 15,64, 12 ay sonrası için yüzde 12,62 ve 24  ay sonrası için yüzde 10,43 seviyesinde bulunuyor.

TCMB'nin enflasyon beklentisi 2021 yıl sonu için yüzde 12,2, 2022 yıl sonu için yüzde 7,5 seviyesinde bulunuyor.

Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) Haziran ayında tüketici fiyatlarını  yıllık %17,53 olarak açıkladı.

TCMB'nin bir sonraki toplantısı 12 Ağustos'ta gerçekleştirilecek.

Merkez Bankası'nın faiz kararını değerlendiren Prof. Dr. Sefer Şener, Merkez Bankası'nın sıkı para politikasını Eylül-Ekim'e kadar sürdürebileceğini belirtti.

Şener'in açıklamaları şöyle:

Burada beklenen bir diğer unsur ise faiz yüzde 19'da bırakılacaktı ama ne mesajlar verilecekti. Bizim beklediğimiz sıkı duruş kararlılıkla sürecektir ifadesi önemliydi. Tıpkı bir önceki ayda olduğu gibi sıkı duruşun kararlılıkla süreceğini belirtiyor. Enflasyonda düşüş görülmedikçe faiz indirilmeyeceği deniliyor. Beklenen enflasyon ve gerçekleşen enflasyonun üzerinde faiz verileceği mesajı vardı.

Küresel piyasalardaki enflasyon gelişmelerine Merkez Bankası dikkat çekiyor. ABD'de enflasyon 5.3'ün üzerine çıktı. Küresel çapta da enflasyon yükseliyor. Haziran ayı enflasyonu da açıklanmıştı. Enflasyonun artışının devam ettiğini ve Merkez Bankası'nı politikasını değiştirmeyeceğini görüyoruz. Eylül ayı sonuna kadar değişmeyecek. Yılın son çeyreği beklenecek. Önemli şekilde enflasyonda değişim görülürse Temmuz rakamlarında beklentiyi öne çekebiliriz. Piyasaların beklentisi Eylül'den önce faiz indirimi olmayacağı niteliğinde.

Piyasa açısından önemli bir unsur. Piyasalar normalleşmeye başladı. Faizler piyasanın beklediği şekilde Eylül, Ekim'de faizde indirim gelirse krediye erişim daha kolay olacak. Tüketici açısından da MB'nin faizi önemli. Bunun için de enflasyondaki ivmelenmenin aşağı gelmesi bekleniyor.

Risk primi ülkenin CDS'i dediği 400 seviyelerinde bulunuyor olması da MB'nin politika değişimi açısından unsur olarak görülüyor. MB olumlu bildirimde bulunuyor. Makro ekonomik, sanayiye dönük, ihracata dönük verilerin hızlı şekilde iyileşiyor olmasından dolayı büyüme patikasının olumlu şekilde gerçekleşmesi açısından MB'nin faiz indirimlerine başlayabileceğini gösteriyor.

İlave sıkılaştırma sözünü kullanacak mı beklentisi vardı. Gördüğümüz kadarıyla ilave bir sıkılaştırmaya gerek görmüyor MB. Makro verilerdeki gelişmeleri bekleyeceğiz.

Dövizdeki stabilizasyona dikkat çekiyor. Döviz kurlarının çok ciddi anlamda oynaklık göstermediğini gösteriyor MB. Küresel piyasalarda olumluluk ve enflasyonda düşüş bekliyor. Eylül ve Ekim'de görmek mümkün olacak. MB bu rakamları net olarak iyiye gittiğini görürse ön yüklemeli olarak Ağustos ayında bir indirime gidebilir ama piyasalar Eylül-Ekim ayına aktarılmış görülüyor.

Editör: Haber Merkezi