CHP İzmir milletvekili ve KİT Komisyonu üyesi Atila Sertel’in TÜRKGÜN için attığı iftiralara cevap, MHP Hatay Milletvekili Lütfi Kaşıkçı’dan geldi. Meclis’te basın mensuplarıyla bir araya gelen Kaşıkçı, TÜRKGÜN gazetesinin kamu bankalarından en çok gelir kazandığı iddialarını belgeleriyle çürüttü.

Gazetelerin alan ölçü birimlerini, reklam ücreti zanneden Atila Sertel, TÜRKGÜN gazetesinin Ziraat Bankası’ndan 13 milyon 495 bin TL reklam geliri aldığını iddia etmişti. Atila Sertel’in reklam geliri olarak paylaştığı verilerin sütun birimi olduğunu anımsatan MHP’li Kaşıkçı,‘’ Atila bey TÜRKGÜN gazetesinin Ziraat Bankası’ndan almış olduğu reklam gelirinin 13 milyon 495 bin TL olduğunu söyledi. Arkadaşlar buradaki rakam TÜRKGÜN gazetesinin Ziraat Bankası için ayırmış olduğu bir alan birimidir. Atila beyin öyle bir gözü dönmüş ki o rakamı nasıl bir matematikle çevirdi. Atila bey buradaki birimi para birimine çevirdi, yanına üç sıfır ekledi ve onu da kamuoyuyla paylaştı. Bu nasıl bir yalan?’’ dedi.

 

İşte Meclis’te basın mensuplarıyla toplantı yapan Kaşıkçı’nın sözleri;

‘’Cumhuriyet Halk Partisi yalan merkezi tarafından üretilen ve kendi yandaş kanalları tarafından topluma servis edilen bir yalan haberi sizlerle burada paylaşıp. Ve bu haberin gerçeğini yine sizler vesilesiyle kamuoyumuzla paylaşmak için buradayız.

Kamu bankalarının gazetelere vermiş olduğu reklam ücretleriyle ilgili bir yalan haber yine CHP yalan merkezi tarafından üretildi ve kendi yandaş basını tarafından paylaşıldı. CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel bey devreye girdi. Bu beyefendi Sözcü gazetesine bir mülakat verip, bu mülakatta Milliyetçi Hareket Partisi yayın organının kamu bankalarının ayırmış olduğu reklam bütçesinde, ‘’Aslan payını’’ aldığını ifade etti. Ertesi gün Atila Sertel’in bu ifadesi, Sözcü gazetesinde manşet olarak taşındı. Atila Sertel’in bu ifadesini okuduktan sonra ben de kendisine yine sosyal medyam aracılığıyla çağrıda bulundum.

Dedim ki Atila bey bir gün size gazetecilik meslek ilkelerini hatırlatacağım hiç aklıma gelmezdi. Ancak Sözcü gazetesine vermiş olduğunuz röportajda kullandığınız ifadeleri hayretle okudum. Buradan size bir çağrıda bulunuyorum. Buyurun dedim sizinle birlikte kamunun işletmelerini beraber 3 yıl boyunca denetlediysek, hadi buyurun beraber Cumhuriyet gazetesini ve TÜRKGÜN gazetesini birlikte gidelim denetleyelim. Bu iki gazetenin belediyeler dahil, kamudan aldığı reklam gelirlerini beraber öğrenip, ondan sonra birlikte. açıklayalım dedim. Ama Atila Sertel beyden hiçbir cevap gelmedi.

Ertesi gün Halk TV’ye çıktı, yalanın dozunu bir kat daha artırdı. Atila bey TÜRKGÜN gazetesinin Ziraat Bankası’ndan almış olduğu reklam gelirinin 13 milyon 495 bin TL olduğunu söyledi. Arkadaşlar buradaki rakam TÜRKGÜN gazetesinin Ziraat Bankası için ayırmış olduğu bir alan birimidir. Atila beyin öyle bir gözü dönmüş ki o rakamı nasıl bir matematikle çevirdi. Atila bey buradaki birimi para birimine çevirdi, yanına üç sıfır ekledi ve onu da kamuoyuyla paylaştı. Bu nasıl bir yalan? Kendisine dün ben Halk TV’de yapmış olduğu rakamın yalan olduğunu söyledim aradan 24 saat geçmesine rağmen bir açıklama yapmadı ve şunu söyledim ben yarın basının karşısına geçip TÜRKGÜN gazetesinin Ziraat Bankası’ndan almış olduğu reklam gelirini faturalarıyla açıklayacağım.

Değerli arkadaşlar, TÜRKGÜN gazetesinin Ziraat Bankası’ndan almış olduğu reklam geliri 380 bin TL’dir. Faturaları da buradadır.

TÜRKGÜN gazetesinin yayın politikası Türkçe okuyup, Türkçe yorumlamak ve Türkçe yazmaktır. Ana sloganı da ‘Türkçe Düşün’dür. TÜRKGÜN gazetesi, helal-haram ayrımını bilecek bir kadro tarafından yönetilmektedir. TÜRKGÜN gazetesinin bir meselesi vardır o da Türkiye’dir. TÜRKGÜN gazetesinin bir meselesi vardır o da Türkiye’ye karşı konuşulan kirli kuşatmayı aşıp yıkmaktır. Yine TÜRKGÜN gazetesi kadrolar aracılığıyla yapmış oldukları analizde sadece bir merkezi analiz alırlar, o da Türkiye’nin menfaatleridir. TÜRKGÜN gazetesi ekibi içerisinde başka bir ülkenin başkentine hayranlık duyan aşk duyan, hiçkimse yoktur. TÜRKGÜN gazetesinin yayın kadrosunun aşk duyduğu, hayranlık beslediği bir başkent vardır, o da Ankara’dır.

Yaptıkları analizlerde de TÜRKGÜN gazetesi yetkilileri, başkent Ankara merkezli bir bakış açısıyla bütün olayları yorumlarlar. TÜRKGÜN gazetesinin köşe yazarları sayın Atila Sertel beyin hayranlık duydukları köşe yazarlarına benzemez. Atila Sertel beyin hayranlık duyduğu köşe yazarları, bulundukları gazetelerde, kaptıkları köşelerde, ellerini göbeklerine bağlayıp, Türkiye’ye karşı olan şer cephesiyle birlikte Türkiye’ye karşı ateş ederler.

Ancak TÜRKGÜN gazetesinin köşe yazarları, yayın politikasını belirleyen kadro, Türkiye’ye karşı açılan bu ateşin önüne can siperane girer, o merminin önünde dururlar. Dolayısıyla böylesine önemli bir gazeteyi bu tür iftiralarla töhmet altında bırakmak Atila Sertel beye hiç yakışmamıştır. Kendisinden beklentimiz şudur; TÜRKGÜN gazetesi ailesinden özür dilemesini bekliyoruz.

İçişleri Bakanlığı’na sesleniyorum. Atila Sertel beyin ehliyetine bir an önce el koyun. Adamın rakamlarla ilgili problemi var. Atila Sertel beyin karayollarında araç kullanmasının sakıncalı olmasını düşünüyorum. Araç kullanırken aracın kadranında 60 yazarken onu 120’ye, 200’e birden çevirebilir. Yine Atila Sertel beyin KİT komisyonu üyeliğinden bir an önce istifa etmesi lazım. KİT komisyonu, devletin çok önemli kurumlarını denetleyen bir komisyondur. Dolayısıyla burada rakamlarla problemi olan bir beyefendinin bulunması çok anlamsızdır.

Kamuoyunu yanıltıp özür dilemediğinden dolayı, tekzip yayınlamadığından dolayı Atila Sertel beyin elinden basın kartının alınması gerektiğini düşünüyorum. Atila Sertel bey özür dilemezse ne olur? Atila Sertel bey, TÜRKGÜN’den, kamuoyundan özür dilemezse, 30 yıl boyunca yapmış olduğu gazeteciliğin, verdiği tüm rakamların üzerine şaibe doğar. Aynı TÜRKGÜN için vermiş olduğu bu rakamlarda olduğu gibi.

Dolayısıyla ben kendisine buradan tekrardan sizin aracılığınızla seslenmek istiyorum. Çıkın, yalan haberinizi tekzip yapım, TÜRKGÜN gazetesinden özür dileyin, kamuoyundan da özür dileyin’’

Editör: Haber Merkezi