Oruç tutmak, Oruç ibadetini yerine getirmek sadece manevi doygunluğa ulaşmak için değil, vücudunuza sağladığı faydalar için de oldukça önemlidir.

Her ne kadar yılda sadece bir kere Ramazan ayında oruç tutulabilir gibi gözükse de İslam aleminde Oruç tutulan pek çok dönem bulunmakta.

Nafile Orucu da bu tutulan Oruçlardan birisi olarak karşımıza çıkmakta. Nafile Orucu bilinenin aksine sünnet değildir. Sünnet kavramı daha çok, Peygamber efendimiz tarafından düzenli olarak yapılanlara denilir. Nafile Orucunu sünnetten ayırarak “Müstehap” olarak nitelendirebiliriz.

Nafile Orucu tutmak için bazı noktalara dikkat edilmelidir. Ramazan’da tutulan Oruçtan farklı şekilde tutulan Nafile Orucu, Oruç ile aynı kurallara sahip olsa da niyet konusunda farklılıklar ile karşılaşılmasına neden olmakta.

Orucc-1

Nafile Orucu Nedir?

Nafile Orucu, kazası olmayanlar için çok büyük sevaplar sağlamaktadır. Nafile Orucunun faziletleri öyle yüksektir ki, bir kimse her ay üç gün olacak şekilde Nafile Orucu tutarsa tam bir yılı Oruçlu geçirmiş gibi sevap kazanır buyurulmuştur.

Nafile Orucu nedir? Nafile Orucu, özellikle Ramazan gibi dönemlerin dışında tutan kişiye farz veya vacip olmadığı hâlde belirli dönemlerde tutuğu oruçlar olarak bilinir. İsteğe bağlı şekilde, tamamen içinden gelmiş şekilde tutulan Oruçlar Nafile Orucu olarak nitelendirilir.

Nafile Orucu da diğer ibadetler gibi devamlılığı olması gereken bir ibadettir. Başlandıktan sonra tutulamaması, devam edilmemesi durumunda mutlaka kaza edilmesi gerekmektedir.

Nafile Orucu için niyet etmek, Ramazan’da tutulan Oruç kadar önemlidir. Bir kimse, sahura kalkması durumunda niyetlenmiş sayılsa da niyeti dil ile tekrar etmek menduptur.

Kalben niyet etmek mümkündür ancak bu niyet sahih değildir, niyetlerin en doğrusu ve sağlıklı olanı dil ile tekrar etmektir.

Nafile Orucu tutabilmek için sahurda dil ile “Niyet ettim ya Rabbim senin rızan için Nafile Orucu tutmaya” denilmesi gerekmektedir.

Nafile Orucuna niyet etmek önemli olduğu kadar tutulduğu ayar da oldukça önemlidir. Özellikle üç aylarda nafile Orucunun tutulması gerekmektedir. Bu aylar;

·         Recep ayının ilk üç günü,

·         Muharrem ayının ilk 10 günü,

·         Her ayın ise 13, 14 ve 15. günü.

Olarak bilinmekte. Her ay Nafile Orucu tutmaya devam edilecekse her ayın 13, 14 ve 15’i içinde olunduğundan emin olunmalıdır.

Kefaret Nedir?

Ramazan Orucu, Nafile Orucu veya niyet edilen herhangi bir Oruçta kefaret ödemek zorunda kalabilirsiniz.

Kefaret, niyetinizin yerine getirilememesi ile birlikte ödemeniz gereken ve sizi dini açıdan, günah açısından affettirecek önemli bir detaydır.

Kefaret ödemek için sadaka verilebileceği gibi kefaret sayısı kadar Oruç tutulması da uygun olacaktır.

Kefaret Orucu tutulması için Orucun bile isteye bozulması ve 61 gün olarak cezaya maruz kalınması gerekmektedir.

Kefaret ödeyebilmek için 61 gün boyunca oruç tutulmalı veya 2 kameri ay boyunca mümkün olduğu zaman Oruç tutularak söz konusu Kefaret ödenmelidir.

Kefaret Orucu tutabilecek güçte olmayanların kefaretini ödeyebilmek için Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından belirlenen tutar kadarını 61 güne bölerek ihtiyaç sahiplerine dağıtması gerekmektedir. 2024 yılı itibari birlikte Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından belirlenen gün ücreti 130TL değerindedir.

Sahura Kalkmadan Oruç Tutulur mu?

Sahura kalkmadan Oruç tutulur mu? Sahura kalkmadan Oruç tutmak mazeret olarak kabul edilmemekle birlikte Oruç tutmaya engel değildir.

Bir kimse, sahur yapmadan, gece uyanamadan, bir şeyler yemden ve içmeden uyandığı sabah Orucuna niyet ederek tutmaya devam edebilir.

Ramazan dışında sahura kalkmadan Oruç tutulur mu konusu da sıkça sorulan sorulardan birisi olarak karşımıza çıkıyor.

Ramazan dışında tutulacak olan kefaret Oruçları, Nafile Oruçları için sahura kalkılamaması, sahur yapılamaması durumunda Oruç için bir engel oluşmamakta.

Ramazan’da tutulan Oruçlar gibi, sabah uyanıldığında niyet edilerek Oruç tutmaya devam edilmelidir.

Bilinenlere göre sahuru atlamak, sahuru geciktirmek Peygamber Efendimiz tarafından da uygulanan ve sünnet olarak yapılan bir eylem. Sahuru hafif yapmak, kimi zaman sahur yapmamak dayanma gücünü doğrudan etkileyerek direnci arttırabilir.

Özellikle İftar zamanında karnını doyurma fırsatı bulamamış kimselerin sahura dikkat etmesi, uyanma şansı yoksa yedikten sonra direkt olarak yatması önerilmekte.

Doktorlar tarafından sahurun atlanması çok önerilmese de çoğu zaman sağlık açısından sorun yaşanmamakta.

Bilinenin aksine Oruç ibadeti sahura hiç kalkmadan da gerçekleştirilebilir ancak sahurun fazileti, dua için imkan tanıması ve istiğfar için sağladığı ortam dolayısı ile Oruç döneminde önemli bir noktaya sahiptir.

Kaynak: Haber Merkezi