Bu başlığı birilerine hakaret etmek için yazmadım. Birilerine edilmiş hakaretleri hatırlatıyorum sadece… Hani onlar bize sürekli 10 yıl önce AK Parti-MHP arasındaki mücadele günlerinde Ülkücülere yönelik söylenmiş bazı olumsuz sözleri hatırlatıyorlar ya…
“Cumhurbaşkanı Erdoğan geçmişte Ülkücülere şunu söyledi ,bunu söyledi.” şeklinde sosyal medyada sürekli Ülkücüleri tahrik etmek için, Ülkücüler arasına fitne sokmak için görseller, videolar gezdiriyorlar. Aynı zamanda bizim Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve AK Parti’ye geçmişte verdiğimiz cevapları ve yazıları da gezdiriyorlar.
CHP, İP, PKK, FETÖ unsurları, yöneticileri, trolleri bunu artık bir misyon hâline getirdiler. Tek hedefleri, Cumhur İttifakı içinde taraflara “Biz nasıl yanyana geldik” sorgulamasını bir fitne olarak yaptırmak…
Fakat bugün daha ziyade İP üzerinde duracağım. Zaten İP’e verilen her cevap CHP’ye, FETÖ’ye, PKK’ya gider.
İP’in birçok yönetim kadrosu, MHP’nin 1 Kasım seçimleri sonrası arınması neticesinde biriken havuzdakilerden oluşturulmuş kişilerdir. Hepsinin sosyal medya sayfasına, geçmişteki yazılı ve sözlü açıklamalarına bakın AK Parti ve MHP arasında geçmişte yaşanan siyasi kavgada etliye sütlüye karışmayan, MHP’de sıfat taşırken MHP’nin hakkını, hukukunu savunmayan bunlar şimdi sanki bu konularda çok hassas gibi “Geçmişte Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli’ye şunu söyledi, Devlet Bahçeli, Recep Tayyip Erdoğan’a bunu söyledi” propagandası yapıyorlar. Biz o günlerde her sözün karşılığını verdik, biz o günlerin her türlü mücadelesini açılmış davalar karşısında adliye koridorlarında yaptık. Peki, siz ne yaptınız?
O gün de menfaatlerinizi düşünerek sustunuz, şimdi de kurduğunuz İP isimli partiye ortaklarınız tarafından edilen hakaretler karşısında susuyorsunuz. Biz geçmişin hesabını mücadelemizle kapattık. Sizin hesap niçin sürekli açık hâlde duruyor?
AK Parti-MHP arasında 10 yıl önce yaşananları bırakın da bugün sizin ortaklarınızın size ettiği hakaretler karşısında niçin susuyorsunuz?
Küresel projelerinizdeki siyasi menfaatleriniz için değil mi?
Mesela CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun, 2017 yılında Meral Akşener ile ilgili “Geçmişin kirli siyasetçisi” ve “Akşener’in geçmişte namussuz ve aktif siyaset yaptığı dönemlerdeki duruşunu unutmayanlardanım” dediğine dair sözleri ortaya çıkmıştı. İP’ten buna cevap veren oldu mu?
Kaldı ki 1 Kasım 2015 seçimlerinden bu yana İP’liler CHP’lilerle birlikte hareket ediyor, o süreçte bile CHP Genel Merkezi’nden çıkmıyorlardı.
Bir tepki vermedikleri gibi Meral Akşener kendine “namussuz, geçmişi kirli siyasetçi” diyen, terör örgütlerine sevdalı Canan Kaftancıoğlu’nu iki defa evinde baş konuk olarak ağırladı.
Geçtik Canan Kaftancıoğlu’nu…
Gelelim CHP’li İlçe Başkanı İbrahim Turan’ın “İYİ Parti kim? Sokağın çöpçüsü bunlar. Sokağın çöpçüsü” şeklinde yaptığı aşağılamaya… Bu aşağılamaya niçin cevap vermediniz?
Ah o siyasi menfaatler değil mi?
CHP’li Bülent Tezcan, Akşener’in yardımcısı Koray Aydın’a “Haddinizi bilin! Sizin varlık nedeniniz biziz!”demişti. Bu aşağılama karşısında süt dökmüş kedi gibi yine susmuşlardı. Menfaatleri için davalarını, partilerini satmış bu adamların CHP’liler aşağıladı diye tepki gösterecek hâli yok ya…
Daha 6 ay önce İP’in yerel seçimler ve siyasi proje ortağı HDP’nin İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu, İP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu’na “Yavuz it havlamış yine...”diye hakaret etmişti. Bu İP’liler yine kuyruklarını sıkıştırıp, bu hakaret karşısında susmuşlardı. Ne Meral Akşener, ne İP’li bir yönetici Yavuz Ağıralioğlu’na yapılan “İT’lik” ithamı karşısında sesini çıkarmamıştı. İttifak denkleminde HDP’nin hem CHP, hem kendileri için çok önemli olduğunu bildikleri için HDP’ye zerre tepki gösteremiyorlar. Ya susuyorlar, ya görmezden geliyorlar.
Meral Akşener ve avanesi, HDP sayesinde kazandıkları belediyelerde menfaatlerine bakıyor. İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de, Antalya’da, Adana’da, Mersin’de adamları kadrolaşıyor, ihale kovalıyor. Mansur Yavaş İP’li milletvekiline 73 milyon liralık ihaleyi boşa mı verdi?
İP Samsun Milletvekili Bedri Yaşar aldığı ihaleyi “İhaleyi alan firmanın başında çocuklarım duruyor. İhaleyi çocuklarımın başında durduğu firmanın aldığını bende sonradan öğrendim” şeklinde kabullenmişti.
Meral Akşener kendi genel başkan yardımcısını da seçimlerden hemen sonra İzmir Büyükşehir Belediyesine müdür olarak gönderdi. Bunların zihniyeti bu işte…
O yüzden ne CHP’ye, ne HDP’ye çıtlarını çıkaramazlar
HDP Eş Başkanı Pervin Buldan, Meral Akşener eşinin öldürülmesinden iki yıl sonra İçişleri Bakanı olduğu hâlde Meral Akşener’e “kocasınınkatili, azmettirici” olduğunu söylediği hâlde siyasi menfaatleri için referandumda, yerel seçimlerde, anayasa değişikliği taslakları oluşturmada, terörist Demirtaş’a sahip çıkma konusunda, HDP’li belediyelere kayyum atanmaması ve HDP’nin kapatılmaması konusunda aynı noktada durdular ve iş birliği yaptılar. Meral Akşener, HDP’yi Kürtlerin siyasi temsilcisi bile yapmıştı bu sözlerden sonra…
MHP ve AK Parti’nin birbiriyle kavgalı olduğu, âdeta kanlı bıçaklı olduğu dönemler birbirine söylediklerinin izini sürenler ve sürekli onun tekrarını yapanlar…
Biz size ortak olduğunuz döneme ait CHP ve HDP tarafından size yapılan hakaretleri, aşağılamaları hatırlatıyoruz. Var mı bunlara bir cevabınız?
Cevabınız olmaz. Çünkü sizin için sadece siyasi menfaatleriniz önemli değil mi? Size hakaret etsinler, küfür etsinler, aşağılasınlar umurunuzda olmaz. Dikkat buyurun bunları dışarıdan yapmıyorlar, bizzat kendi ortakları yapıyor.
Cumhur İttifakı’nın ölçüsü ve ilkesi ortada iken, kendi hâllerindeki acınacak durumlarına bakmadan bir de ahkâm kesmeye kalkıyorlar. Bunların siyasi menfaatleri için yapmayacağı siyasi karaktersizlik kalmamıştır.
İP Adana Milletvekili İsmail Koncuk, Meral Akşener’in partisinden istifa ederken ne demişti: Akşener ve ekibi seçimleri kazanmak için PKK talebine bile evet der.
İP’e her türlü hakareti, küfürü edebilir, her türlü aşağılayabilirsiniz ama asla menfaatlerine dokunmayın. Bunlar menfaatleri için MHP’yi satmışken, satmayacak değerleri mi olur?
