Trabzonspor’u anlamak mümkün değil…
Maçın başında golü bulacaksın, rakibinin gardını düşüreceksin herkes fark beklerken, bir türlü istediğin oyunu tutturamayacaksın. Üstüne üstlük geriye yaslanarak rakibini cesaretlendireceksin. Ve sonuçta hüsran yaşayacaksın.
Şu bir gerçek… Trabzonspor için Sosa- Sörloth ikilisi yetmiyor. Nwakaeme’nin de, Ekuban’ın da sahada olması gerekiyor. Bu futbolcular olmayınca top kanatlara taşınamıyor, göbekten ince işler yapılamıyor, Sörloth beslenemiyor, golcü de çevresinde besleyecek adam bulamıyor. Ne gücünü henüz toplayamayan Abdülkadir Ömür, ne de Guilherme eksik iki futbolcunun yerini dolduramıyor. Hatta oyuna sonradan alınan Bilal bile. Bu futbolcular olmayınca kaza kurşununa gitmemek için kenar bekler, Novak ve Pereira da çıkamıyor. Sonuçta rakibe mahkum oynamaya başlıyorsun, bir puana razı oluyorsun. Ankaragücü aslında çok iyi bir takım, bu lige de, oynadığı futbol ve mücadele ile yakışıyor. Başkent ekibinin tek sorunu teknik direktör istikrarsızlığı. Takımla bu kadar oynanırsa, her gelen değişiklik yaparsa, yeriniz ligin dibi olur. Kurtulmak için çırpınır durursunuz. Ligde yarışın kızıştığı haftalarda Trabzonspor’un futbolunda, sakatlıklar nedeniyle bir düşüş görünüyor. Üstüne üstlük Pereira da cezalı duruma düştü ve haftaya Galatasaray deplasmanında oynayamayacak. Bordo Mavili ekibinin kulübesi, bu zor haftalarda gidişatı değiştirecek zenginlikte hiç değil. Teknik heyetin bu kötü gidişe bir an önce çözüm bulması gerekiyor. Yoksa bu oyunla şampiyonluk hayal olur.
