Rusya, 2000’li yılların başından itibaren Londra’da yaşayan bazı Ruslara yönelik suikastlar sebebiyle İngiltere ile gerilim yaşamaya başladı. Rusya her defasında bu iddiaları reddetti ama kimi Wagner Lideri Yevgeny Prigojin ile aynı sonu paylaştı kimi de ölümden kıl payı kurtuldu. Hepsinin ortak noktası Putin karşıtı olmalarıydı…

Putin’in intikam hevesi İngiltere ve Avrupa ile olan diplomatik ilişkilerin seviyesinin düşürülmesine neden oldu. Birçok diplomatik misyon görevlisinin başta İngiltere olmak üzere diğer Avrupa ülkelerinden ayrılması istendi. Putin de bu duruma aynıyla mukabele gösterdi. Rusya’nın dünyadan soyutlanmasının başlangıcı olan bu intikam hırsı Ukrayna’ya yapılan saldırıyla daha da hızlandı. Yine birçok Avrupa ülkesi ilişkisini en alt düzeye çekerken kimileri de ABD ve Avrupa’nın uyguladığı ambargolara katıldı. Rus diplomatlar istenmeyen adam ilan edildi.

Putin’in, Rusya’nın içinde bulunduğu bu darboğazdan kurtulması için elinde bulundurduğu birçok silahı vardı. Bunlardan birisi doğal gaz ise diğeri de Rus toprakları dışındaki stratejik hamlelerini yapacağı paralı asker grubu Wagner’di.

Putin’in bir denge unsuru olarak sahaya sürdüğü ve büyük önem atfettiği Wagner’in bir gün kendine silah doğrultacağından zerre şüphesi olsa Prigojin’in infazı bugüne kalmadan gerçekleşirdi.

Rusya-Ukrayna savaşının ortası veya sonu kabul edilebilecek bir dönemde Wagner, Rus ordusuna karşı savaş açtı ve darbe teşebbüsünde bulundu. Prigojin’in ifadelerine göre, tek hedefi Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu ve Rusya Genelkurmay Başkanı Valery Gerasimov’du. Onlara karşı açtığı savaş aslında doğrudan Putin’e açılmış demekti…

Rusya’nın iç savaşı anlamına gelebilecek bu tehlike Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko’nun aracı olmasıyla son buldu. Ya da Prigojin son bulduğunu zannetti…

Putin’in kendi eliyle kurduğu, güvendiği bir isme emanet ettiği Wagner nasıl oldu da süreç içinde Rusya için bir tehdit hâline geldi? Prigojin’in infazı Putin’in zaferi gibi görünse de aslında önemli bir gücünü kaybettiği anlamına gelmiyor mu? Putin’in elindeki Wagner silahını kim aldı? İşte asıl soru bu.

 

Rusya bu infazı elbette üstlenmeyecek, hatta reddedecek. Tıpkı bundan önceki zehirleme yoluyla gerçekleştirilen infazlar gibi… Ancak Rusya’nın başkentinde gerçekleşen bu infaz birçok soru işareti ve endişeyi de beraberinde getirdi.

Putin, Prigojin’in ölümünü fırsata çevirmek için yeni bir saldırı planlayacak mı? Prigojin’in ölümünden dolayı kimi ya da kimleri hedef gösterecek?

Putin’in de memnun olacağı bu ölüm Rusya için daha büyük bir tehdidin kapısını aralayacak mı?

Prigojin ile anlaşma sağlanmasına rağmen öldürülmesi içeride Putin’e olan güveni sarsacak mı?

En basit görünümüyle Prigojin’in ölümünden Putin sorumlu tutuluyor olsa da ya gerçekler tam tersiyse? İnfazı Putin’in üzerine yıkmak isteyen çevreler bu suikastı planladıysa?

Daha da önemlisi…

Wagner, artık kimin adına çalışacak? Parayı verenin mi yoksa kelleyi alanın mı?